ABD Başkanı Donald Trump, Çin ürünlerine uygulanan gümrük vergisini yüzde 104'e yükselterek ticaret savaşını yeni bir boyuta taşıdı. Bu hamle, küresel piyasalarda dalgalanmalara yol açarken, Türkiye'nin bu gerilimden nasıl etkileneceği merak konusu oldu.
TİCARET SAVAŞINDA SON PERDE: YÜZDE 104'LÜK GÜMRÜK VERGİSİ ŞOKU
ABD ile Çin arasındaki ticaret gerilimi, 8 Nisan 2025 tarihinde Trump'ın Çin mallarına yüzde 104 oranında gümrük vergisi getiren kararnameyi imzalamasıyla zirveye ulaştı. Beyaz Saray, bu kararın, Çin'in ABD ürünlerine uyguladığı yüzde 34'lük misilleme vergisine yanıt olarak alındığını açıkladı. Bu karar, küresel piyasalarda büyük yankı uyandırırken, Türkiye'nin bu çekişmeden nasıl etkileneceği sorusu gündeme geldi.
ABD'NİN ÇİN'E KARŞI VERGİ POLİTİKASI: ADIM ADIM GERİLİM
ABD'nin Çin'e yönelik gümrük vergisi uygulaması, 2 Nisan 2025'te yüzde 34'lük ek vergi ile başladı. Çin'in 10 Nisan'da aynı oranda misilleme yapmasının ardından Trump, 7 Nisan'da yüzde 50'lik ek vergi tehdidinde bulundu. Çin'in geri adım atmaması üzerine, ABD 8 Nisan'da gümrük vergisini yüzde 104'e yükseltti. Beyaz Saray, bu kararın Çin'in haksız ticaret uygulamalarına karşı bir cevap olduğunu vurguladı. Bu gelişme, Çin'den ABD'ye ithal edilen ürünlerin maliyetlerinde önemli bir artışa neden olacak.
YÜZDE 104'LÜK GÜMRÜK VERGİSİ: EKONOMİK VE JEOPOLİTİK ETKİLERİ
Yüzde 104'lük gümrük vergisi, ABD'nin Çin ile ticaretini neredeyse durma noktasına getirecek bir adım olarak değerlendiriliyor. Trump, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, bu vergilerin ABD'ye günlük 2 milyar dolar gelir sağladığını iddia etti ve Çin'in anlaşma için kendileriyle iletişime geçeceğini öngördü. Ancak Çin Ticaret Bakanlığı, bu vergileri "hatalar silsilesi" olarak nitelendirerek geri adım atmayacaklarını belirtti. Bu durum, iki ülke arasındaki gerilimin sadece ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik bir hesaplaşmaya da dönüştüğünü gösteriyor. Küresel ekonominin yüzde 43'ünü oluşturan ABD ve Çin arasındaki bu gerilim, dünya genelinde endişe yaratıyor. Borsalarda yaşanan değer kayıpları da bu endişeyi destekler nitelikte.
TÜRKİYE'NİN ROLÜ: FIRSATLAR VE RİSKLER
Türkiye, Çin'den önemli miktarda ithalat yaptığı için, bu durum kısa vadede maliyet artışlarına yol açabilir. Ancak uzmanlar, ABD pazarında Çin'in yerini alma fırsatı yakalayabileceğini belirtiyor. Bu etkinin uzun vadede gerçekleşmesi beklenirken, kısa vadede artan maliyetlerin piyasada belirsizlik ve risk oluşturabileceği öngörüldü.