Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesinde emekli din görevlisi akademisyenlerden aldığı teknik destekle "dikensiz gül" yetiştirdi.


Çiftçi Hikmet Hakyol: "Diken kötülüğü çağrıştırıyor. Ben de güldeki bu kötülüğü kaldırmak amacıyla böyle bir çalışma yapmaya karar verdim"


İlçeye bağlı Altaş köyünde yaşayan emekli din görevlisi Hikmet Hakyol, 3 yıl önce kendisine ait bahçede hobi amaçlı gül yetiştirmeye başladı. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Ziraat Fakültesindeki akademisyenlerle de görüşerek "dikensiz gül" projesine başlayan Hakyol, ilk olarak "tozlanma" yöntemini kullanarak yabani güllerden tohum elde etti. 


İlk yıl tohumu yetiştirip büyüten Hakyol, projesinde başarılı oldu.


Görev yaptığı yerlerde evinin bahçesinde gül yetiştirdiğini belirten Hakyol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 3 yılın sonunda istediği sonucu aldığını belirtti.


"Diken kötülüğü çağırıştırıyor"


Gülün, Hz. Peygamberin güzelliğini anlattığını vurgulayan Hakyol, "Bundan dolayı insanlarımız güle karşı hep hassas davranmıştır. Dolayısıyla gülün bir de manevi yönü olduğunu düşünüyorum. Ancak bunun yanında diken ise kötülüğü çağrıştırıyor. Ben de güldeki bu kötülüğü kaldırmak amacıyla böyle bir çalışma yapmaya karar verdim" diye konuştu.


Çalışmada, akademisyenlerden teknik destek aldığını aktaran Hakyol, yabani güllerden tozlaşma yöntemiyle tohum elde ettiği tohumu ikinci yılda dikerek dikensiz gül yetiştirdiğini aktardı. 


Dikensiz gülü aşılama yoluyla çoğalttığını dile getiren Hakyol, yetiştirdiği güllere de "Hakyol" adını verdiğini anımsattı.


Gülün yaprakları dökülmüyor


Gülün diğerlerinden farklı olarak yapraklarının da dökülmediğini anlatan Hakyol, şunları kaydetti:


"Yapraklar üzerinde kuruyor. Rengi kırmızı ve çok güzel bir kokusu var. Ortaya çıkan gülün ayrıca şöyle bir özelliği var. Diğer güller dalında kaldığında yaprakları dökülür ve tohumlanır. Ama benim yetiştirdiğim gülde yapraklar dökülmüyor ve kendi üzerinde kuruyor ayrıca bunun tohumu da olmuyor."


Hakyol'u ziyaret eden Afşin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Hüseyin Öner ise çalışmayı görünce çok heyecanlandığını belirtti.


Bu tür yöntemlerin üniversitelerde veya araştırma merkezlerinde biyogenetik çalışmalarda kullanıldığını hatırlatan Öner, "Kendisi bu konuda araştırma yapmış ve deneme-yanılma yoluyla amacına ulaşmış. Ortaya çok güzel bir ürün çıktı. Kurum olarak bundan sonra yapacağı çalışmalarda  gerekli desteği sağlamaya hazırız" dedi. AA