Cumhuriyet Halk Partisi’nin 22. Olağanüstü Kurultayı öncesinde yaptığı başvuruyla adını duyuran Şahin Kurt, Ankara merkezli siyasi platformlarda uzun süredir aktif bir isim. Parti içi demokrasi, seçim süreci şeffaflığı ve hukuk temelli eleştirileriyle bilinen Kurt, kamuoyunda daha çok CHP’deki olağanüstü kurultay tartışmalarıyla gündeme geldi.
CHP’NİN KURULTAYINA “TAM KANUNSUZLUK” İTİRAZI
CHP'nin 21 Eylül 2025 Pazar günü düzenlemeyi planladığı 22. Olağanüstü Kurultay'a yönelik ilk itiraz Şahin Kurt’tan geldi. Kurt, kurultayın yapılmasına dair sürecin hukuka uygun işlemediğini öne sürerek, “tam kanunsuzluk” gerekçesiyle Ankara Çankaya 4. İlçe Seçim Kurulu’nun kararına itiraz etti. Ardından, dosyayı Ankara İl Seçim Kurulu’na taşıdı ancak bu başvuru “yetki aşımı” gerekçesiyle usulden reddedildi.
KURULTAY SÜRECİNİ YSK’YA TAŞIDI
İl Seçim Kurulu’ndan sonuç alamayan Şahin Kurt, itirazını bu kez Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) sundu. Başvuru YSK gündemine alındı ve kurulun bugün saat 15.30’daki toplantısında karara bağlanması bekleniyor. YSK’dan çıkacak sonuç, yalnızca CHP’nin kurultay süreci için değil, tüm siyasi partiler açısından da emsal teşkil edecek nitelikte olacak.
SİYASİ DÜZEYDE ETKİ YARATTI
Şahin Kurt’un başvurusu, sadece CHP’de değil, genel siyasi gündemde de önemli bir karşılık buldu. Parti içi dengeleri etkileyebilecek bir süreci başlatan Kurt, hukuk bilgisi ve kararlı duruşuyla özellikle seçim hukuku çevrelerinde konuşulan bir isim hâline geldi. CHP içindeki muhalif söylemleriyle de tanınan Kurt, kurultay kararına karşı başlattığı hukuki mücadele ile dikkatleri üzerine topladı.
YSK KARARI PARTİLER İÇİN KRİTİK ÖNEM TAŞIYOR
Yüksek Seçim Kurulu’nun vereceği karar, sadece CHP’nin kurultay takvimine değil, Türkiye'deki siyasi partilerin iç işleyişlerine yönelik benzer süreçlerde de belirleyici olabilir. Olası bir iptal ya da onay kararı, hem parti içi güç dengelerini hem de siyasi partiler hukukunu doğrudan etkileyebilir.