Kahramanmaraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz, ‘Felsefe, Edebiyat ve Değerler’ Sempozyumunda yaptığı konuşmada, “Bizler edeple zenginleşir, sanatla coşar, düşünce ve edebiyatla var oluruz.” dedi.


Belediye, Sütçü İmam Üniversitesi ve Türk Felsefe Derneği işbirliğiyle düzenlenen sempozyumda akademisyen ve öğrencilere seslenen Poyraz, düşünen kitlelerin azaldığı, insan olmanın ve o şekilde kalmanın giderek zorlaştığı bir dönemin yaşandığını söyledi. “Ekonomik, siyasi, askeri, politik, dini ve kültürel kavramları doğru bir şekilde ele almak için felsefi bakış gereklidir.” diyen Poyraz, şöyle konuştu:


“Cehaletten ve gafletten arınıp felsefeye kavuşarak, düşüncenin kıymetlendiği bir hakikattir. Felsefe tarihin derinliklerinden bu yana düşünen insanlarının yürüttüğü bir bilim dalıdır. Temeli antik Yunan’a dayandırılsa da bunun temeli Kur’anda da belirtildiği gibi Adem peygamberle başlamaktadır. Bu da felsefenin temellerinin ilk insanla eş zamanlı olduğu hakikatini ortaya çıkarmaktadır. Her alanda inandığımız değerler üzerine inşa edilen bir yapı olan felsefe, ancak düşünebilen insanların değerleriyle bütünleştiği zaman bir anlam kazanacaktır. O nedenle bizler edeple zenginleşir, sanatla coşar, düşünce ve edebiyatla var oluruz.”


KSÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Fatih Karaaslan ise, felsefenin bilgi sevgisi olduğunu söyledi. Felsefe sayesinde insanın kendisini ve hayatın anlamı üzerinde düşünebildiğini kaydeden Karaaslan, “Günümüzün en öncelikli sorunu ‘olduğu gibi görünmemek ya da göründüğü gibi olamamak’ yani sözünün eri olamamaktır. Bu nedenle etik değerlerin içselleştirilmesi işi oldukça önem arzetmektedir. Salt pozitivzm, insanı tabiata hükmedeceği bilgiyle donatıyor ama kendini bilmesine ve denetim altına almasına yeterli olmuyor. Erdeme ulaşabilmek için olgucu tabiat bilgisiyle, insanın kendini bilmesini ve denetim altına almasını sağlayan bilgelik duygusunun örtüşmesi gerekiyor. Dolayısıyla erdemlilik, doğru düşünen, güzel ifade eden ve iyiyi yaşayan kişilerce gerçekleştirilebilir.” diye konuştu.


Türk Felsefe Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Murtaza Korluelçi’de felsefe dendiği zaman akla insan zihninin geldiğini belirtti. Felsefeyle uğraşan toplumların başarıya ulaştığını ifade eden Korluelçi, Osmanlı’da Fatih Sultan Mehmet’le birlikte felsefeyle beraber devletin de büyüdüğünü dile getirdi. Dinle felsefenin süt kardeş olduğunu ve bir bütünün tamamlayıcısı olduğunu vurgulayan Korluelçi, şöyle konuştu:


“Bu nedenle bizlerin felsefeye büyük önem vermesi gerekiyor. Ancak YÖK tarafından alınan yeni bir kararla ilahiyat fakültelerinde felsefe tarihine yer verilmemiş. Bu neden yapıldı bilemiyorum. Ancak şu bilinmeli insan varolduğu müddetçe dini içtihatla felsefi içtihat birleştiği zaman ancak büyük netice alınır ve saadete erilir. Dolayısıyla müşterek bir bilim olan felsefeyi yasaklamak değil, desteklemek mecburiyetindeyiz.”


Açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi. Sempozyumun Prof. Dr. Ömer Naci Soykan tarafından yöneltilen ilk oturumunda Yazar Rasim Özdenören, Prof. Dr. Mustafa Korluelçi ve Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Öztürk felsefi konularda katılımcıları bilgilendirdi. İHA