İktisatçı Mustafa Sönmez, doların 1.80 TL'nin bandında dolaşmasında varlık barışının etkisi olduğunu iddia etti.

Sönmez, birçok firmanın gerçekte dışarıda olmayan dövizlerini 2 Mart'a kadar beyan ettiklerini belirterek, “Nisan sonuna kadar da bu beyanlarda yazan dolarları temin etmek gerek. İşte son günlerde ve önümüzdeki günlerde dolara olan talebi artıracak böyle önemli bir etken var” dedi.

İktisatçı Mustafa Sönmez yaptığı açıklamada, doların tırmanışına etki eden birçok etkenden söz edilebileceğini, bunların bir kısmının iç, bir kısmının ise dış dinamiklerle ilgili olduğunu ifade ederek, başta ABD’den olmak üzere dış dünyadan gelen haberlerin hep kötümser olduğunu dolayısıyla da yerli paraya güveni olmayanların dolara sığındıklarını kaydetti.

“DRAMATİK KÜÇÜLME SİNYALLERİ VERİLİYOR”

Bunun yanında dış yükümlülüklerin, borçlanmaların hep dolarla yapıldığını vurgulayan Sönmez, “Açık pozisyonları kapamak için dolara talep var. Avrupa Birliği’nin Doğulu 10 üyesi, tam ‘S.O.S.’ veriyor ve AB’nin neşede tasada birlik sözüne güven dibe vurmuş durumda. IMF ve Dünya Bankası her birkaç ayda bir öngörü yenileyip hızla 2009 için tüm dünyada negatif büyüme öngörüsüne geçtiler. Bunlar, 2010 için verilen canlanma umutlarını bir başka yıla ertelemekle eşit anlama geliyor” dedi.

İçeride ise açıklanan her göstergenin, Türkiye’nin 2008 son çeyrek büyüme verisinin çok düşük çıkacağını, daha önemlisinin 2009’da, tıpkı 2001’deki gibi “dramatik bir küçülme” yaşanacağının sinyallerinin verildiğini ifade eden Sönmez, özel sektörün dış borç ödeme yükümlülüklerinin IMF üstünden çözülmesi beklentisi olduğunu, Hükümetin 29 Mart’a kilitlenmesi nedeniyle IMF’nin henüz gündeme girmediğini kaydetti. “IMF ile anlaşma yapılsa bile girmesi beklenen dış kaynağın bu sorunun çözümünde kullanılıp kullanılmayacağı belli değil” diyen Sönmez, bunun da açık pozisyonu bulunanları tedirgin ettiğini ve dolara olan talebi diri tuttuğunu belirtti.

“VARLIK BARIŞI'NDAN UMULMADIK YARARLANMA BİÇİMİ ORTAYA ÇIKTI”

Hükümetin, geçer Ekim’de icat ettiği “varlık barışı” icraatından umulmadık bir yararlanma biçimini ortaya çıkardığını ileri süren Sönmez, şöyle devam etti:

“Yurt dışındaki ‘kara dolarları’ çekmeyi amaçlayan varlık barışı, bu dolarları getirenlere yüzde 2’lik bir ceza vergisi kesmekle yetinileceğini, buna karşılık, bu para sahiplerine bir örtülü vergi affı vaat ediyordu. Bu yönüyle yasa, dürüst olmayan ya da (kara para dahil) bazı gizlediği varlıklara kılıf hazırlayarak yasallaştırmak ve gelecekte bunların vergisi ve kaynağının sorulmasını önlemek isteyenler için ‘bulunmaz bir fırsat’ olmakla kalmamış, bu açılan kapıyı kullanmak isteyen birçok firmanın ek dolar talebine yol açarak doların tırmanmasında önemli bir kaldıraç oldu. ‘Birkaç milyon TL veya daha fazla ya da döviz beyan edip, yüzde 2'sini ödeyelim. Bu yüzde 2, bizi ileride geçmiş yıllara yönelik vergi incelemesi olursa, yüzde 20-30’ları bulacak vergi ve cezadan kurtarır’ cinliğini keşfeden birçok firma, gerçekte dışarıda olmayan dövizleri 2 Mart’a kadar beyan ettiler. Nisan sonuna kadar da bu beyanlarda yazan dolarları temin etmek gerek. İşte son günlerde ve önümüzdeki günlerde dolara olan talebi artıracak böyle önemli bir etken var.”(ANKA)