Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK üyesi ve parti Avukatı Kemal Yavuz, helikopter pilotu Kaya İstektepe’nin otopsi raporunda herhangi bir zehirleme bulgusuna rastlanılmadığını söyledi. Adana Adli Tıp Kurumu’ndan konuya ilişkin raporu aldıklarını kaydeden Yavuz, “Yine de kuşkularımız bitmiş değil. Henüz kaza demek için erken” dedi.

Pilotun kalbiyle ilgili sorununun olduğu, bir spazm geçirip geçirmediği ile ilgili net bir bulgu olmadığına dikkat çeken Yavuz, pilotun kaza öncesinde önemli ölçüde var olan bir kalp rahatsızlığının bulunduğunun Adli Tıp raporuyla sabit olduğunu vurguladı. Yavuz, yaptığı açıklamada helikopterde bulunan navigasyon cihazına da dikkat çekerek bazı kuşkularını açıkladı.Yavuz, "Helikopterin üzerinde çok gelişmiş bir navigasyon aleti var. Bu hem denizden yüksekliği veriyor, hem karaya yüksekliği veriyor, hem dağlara mesafeyi veriyor. Dolayısıyla bu özellikleri bulunan bir helikopterin böyle profesyonel bir pilot tarafından çok rahatlıkla sisin içerisinde de bu kaza gerçekleşmeden sevk ve idare edilebileceğini düşünüyorum. Buna rağmen kazanın gerçekleşmiş olmasını anlayamıyorum." dedi.

Yavuz, dün akşam düzenlediği basın toplantısıyla, helikopter kazasıyla ilgili son gelişmeler hakkında bilgiler verdi. Adana Adli Tıp Kurumu’nun raporuyla, pilot Kaya İstektepe’nin tahlillerinde herhangi bir bulguya ulaşılmadığını kaydeden Yavuz; “BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun vefatı ile ilgili gerçekleşen helikopter kazasında, kamuoyunun ve bizlerin, Muhsin başkanı sevenlerin merakla beklediği bir husus vardı. Bu da ‘acaba pilotla ilgili bir olumsuzluk var mıydı?’. ‘Pilota her hangi bir şekilde etkisiz hale getirecek, daha önceden bir işlem gerçekleşmiş miydi?.’ Bununla ilgili kaygılarımız vardı. Bu konuda Adana Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından hazırlanan bir rapor bekliyorduk, bu rapor geldi.

Bu rapora göre helikopterin pilotu Kaya İstektepe’nin gerek kan tahlili, gerek diğer tahlillerinin tamamında herhangi bir uyarıcı, uyuşturucu bir madde bulgusuna rastlanmadığı, Kaya İstektepe’nin sağlıklı olduğu yönünde bir rapor. Netice itibariyle, ‘pilotun helikopteri kumanda edemeyecek kadar etkisiz hale geldiği’ ile ilgili oluşan soru işaretlerinin önemli ölçüde pilot yönünden dağıldığı kanaatindeyiz” dedi.

Yavuz, helikopterin içerisindeki nevagasyon aletinin çok gelişmiş olduğunu ve bu konu üzerinde önemle durduklarını söyledi. Yavuz, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM)’nün nevagasyon cihazının içerisinde bulunan çiple ilgili de kamuoyunu aydınlatması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Fakat bize göre şu an önemli bir konu şu. Helikopterin üzerinde çok gelişmiş bir nevagasyon aleti var. Bu alet, hem denizden yüksekliği veriyor, hem karadan yüksekliği veriyor, hem dağlara mesafeyi veren çok gelişmiş bir nevagasyon.

Dolayısıyla bu özellikleri bulunan bir helikopterin, böyle profesyonel bir pilot tarafından, çok rahatlıkla sisin içerisinde bu kaza gerçekleşmeden sevk ve idare edilebileceğini düşünüyorum. Buna rağmen kazanın gerçekleşmiş olmasını, yani dağa olan mesafeyi ölçen bir aletin bulunmasına rağmen, bu kazanın gerçekleşmiş olmasını anlayamıyorum. Bu bizi yeni soru işaretlerine bizi sevk ediyor. Var olan nevagasyon cihazının çipinin Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından alındığını ve bunun incelemede olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu yönlü bize bir açıklama yapılmadı. Biz bu açıklamanın tez elden yapılmasını, yol haritasının netleşmesini, helikopterin yol haritası, hızı ve yol bilgilerinin tamamının çarpma anına kadar çok net olarak bize verileceğini, adeta bunun bir kara kutu gibi değerlendirileceği düşüncesindeyiz. Bu konuda Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden bir açıklama bekliyoruz. Bu şu ana kadar en merak ettiğimiz konulardan biri. Nevagasyon cihazının çipinin, nevagasyon cihazı üzerinde bulunmadığı, alınmış olduğu, alınmış ise bununla ilgili bilgilerin kamuoyuyla paylaşılması gerektiği, bununda Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün inisiyatifinde olduğu, böyle bir delil durumu var” diye konuştu.

Yavuz, Kaya İstektepe’nin, SHGM raporlarını incelediklerinde 6 aylık periyotlarla alması gereken raporu almadığı bilgisine ulaştıklarını söyledi. Yavuz; “Yine helikopterin teknik özellikleri itibariyle, pilotun yeterliliğini, SHGM dosyasının üzerinde yaptığımız incelemelerden anlamış buluyoruz. Ancak bir hususu daha önce de ifade etmiştik. Pilotun her 6 ayda bir rapor alması gerekirken, pilotun 28 Haziran 2008 tarihinden bu yana raporunun bulunmadığını da görmüş durumdayız. Dolayısıyla süresinde rapor alınmadığı da bilinen bir şey. Ama bu helikopterlerdeki tecrübesi yeterli. 9 bin 600 saat uçuş saati var. Bunlar uçuş için yeterli unsurlar. Ama böyle gelişmiş bir cihazın bulunmasına rağmen bu kazanın böyle profesyonel bir pilot tarafından gerçekleştirilmiş olmasıyla ilgili oluşan soru işaretlerinin hala dağılmadığı görüşündeyiz” ifadelerini kullandı.

Yavuz sözlerinin sonunda tüm olayları takip ettiklerini belirterek; “Hem teknik hususiyetleri itibariyle, gerek Sivil Havacılık Kurumu kaza kırım ekibinin, gerekse BBP genel merkezi tarafından getirilen Alman ekibin teknik raporlarının sonuçlarını bekliyoruz. Çünkü bu raporların ön raporları açıklanmış olmakla beraber, son teknik incelemelerde, yeni şeylere elbette ulaşılabilir, yeni şeyler elbette çıkabilir. Henüz kaza demek için erken” diyerek sözlerinin tamamladı. (www.kanal46.com)



YASAL UYARI: HABER METNİ İLE FOTOĞRAFLARIN BASIN-YAYIN ORGANLARI VE İNTERNET SİTELERİ TARAFINDAN 'KANAL 46' ADI KAYNAK VE MAHREÇ GÖSTERİLSE DAHİ İZİNSİZ OLARAK İKTİBAS EDİLMESİ KESİNLİKLE YASAKTIR. BU YASAĞA UYMAYANLAR İDARİ VE MALİ CEZALARI PEŞİNEN KABUL ETMİŞ SAYILIRLAR. KANAL 46 BU KONUDAKİ TELİF VE YAYIN HAKLARINI SAKLI TUTAR.. KAMUOYUNA SAYGI İLE DUYURULUR...