Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, demokratikleşme paketiyle ilgili "Kim olursa olsun, hangi siyasi iktidar olursa olsun, eğer bir özgürlük alanında genişleme yapılıyorsa ben bundan her zaman mutluluk duyarım" dedi.


Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, yeni yasama yılı dolayısıyla Meclis'te düzenlenen resepsiyonda gazetecilerin sorularını yanıtladı. 


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı demokratikleşme paketine ilişkin görüşleri sorulan Kılıç, "Anayasa Mahkemesi Başkanı olarak söyleyebileceğim çok bir şey yok. Çünkü yapılacak olan bu düzenlemeler yarın önümüze gelebilir. Gelme ihtimali oldukça da yüksek. Dolayısıyla da benim işiM detayına girerek herhangi bir değerlendirme yapmam mümkün değil" diye konuştu. Kılıç, şöyle devam etti:


"Ancak benim söyleyeceğim şu; kim olursa olsun, hangi siyasi iktidar olursa olsun, eğer bir özgürlük alanında genişleme yapılıyorsa ben bundan her zaman mutluluk duyarım. Çünkü bir Anayasa Mahkemesi Başkanı'na herhalde yakışan budur. 'Yok siz özgürlük alanını kapatıyorsunuz, daraltıyorsunuz, daraltmanız gerekir' mi demem gerekir. Dolayısıyla da biz herhangi bir alt değerlendirmelere girmeden, detayına girmeden, genel olarak baktığımda eğer bir özgürlük alanı genişletilmesi varsa bu konuda bir düzenleme yapılıyorsa biz bundan mutluluk duyarız, memnuniyet duyarız. Onun dışında bir değerlendirme yapma fevkalade yanlış olur."


Öcalan'ın başvurusu


Terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan'ın bireysel başvurusuna ilişkin soru üzerine de Kılıç, henüz karar verilmediğini belirterek, "Onunla ilgili arkadaşlar artık işin esasını görüşebilecek bir noktaya gelmişler. Sanıyorum kısa bir süre içinde görüşürler" dedi. 


Kılıç, Anayasa Mahkemesi'nin davaları yıl olarak güncellediğini ifade ederek, bu yılki davaların 3'te 2'sinin tamamlandığını bildirdi.


"Yüksek Mahkeme'nin bireysel başvurulara ilişkin verdiği 6 ihlal kararının nasıl uygulanacağının belirsiz olduğunu söylediği" ifade edilerek, bu kararların yaşama geçip geçmediği sorusuna Kılıç, şu cevabı verdi:


"Onu şundan dolayı söyledim; Türkiye Sosyalist İşçi Partisi ya da Türkiye Kominist Partisi tam olarak hatırlamıyorum, AİHM bu konuda bir ihlal kararı verdi. Bu ihlal kararını bu parti getirdi Anayasa Mahkemesi'nin önüne, 'yargılamanın iadesi yoluyla bunu görüşün ve bu kapatma kararını kaldırın' dedi. Ancak Anayasa Mahkemesi oturdu, bunun bir yargılama sebebi olup olmadığı konusunda inceleme yaptı ve 'hayır ben yeniden yargılama sebebi olarak görmüyorum' dedi ve reddetti. Benim muhalefetim var orada. Bence çok da isabetli bir karar değil bu karar. Ama arkadaşlarımızın düşüncelerine tabii ki saygılıyız.  Gerek Anayasa'daki Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının bağlayıcılığı, gerekse 6216 sayılı yasadaki bu konuda verilen kararlara, ilgili mahkemelerin mutlaka uyması gerektiği, varsa bir ihlal bunun ortadan kaldırılması gerektiği konusundaki hüküm gereğince yapacakları çok fazla bir şey yok. Bu karara uyarak yargılamanın yenilemesini yapıp neyse o ihlal onu ortadan kaldırmak zorundalar."
(AA)