Darbeye zemin hazırlayan kanlı Maraş olaylarının 33. yıldönümünde tarihe ışık tutacak bilgiler gündeme geliyor.


Çatışmaları başlatan en önemli olaylardan biri sol görüşlü öğretmen Mustafa Yüzbaşıoğlu'nun öldürülmesiydi. Ağabeyi Mehmet Yüzbaşıoğlu, yaşananları bugün daha iyi anladığını vurguluyor.


Olayların sağ-sol ya da Alevi-Sünni meselesi olmadığına dikkat çekiyor: "Bir proje vardı ve Maraş'ın etnik yapısı müsaitti. Adeta savaş çıkarıldı. Kardeş kardeşi öldürdü."



Kahramanmaraş'ta 12 Eylül darbesinin altyapısını oluşturmak amacıyla 19-26 Aralık 1978'de sahneye konulan kanlı olayların üzerinden 33 yıl geçti. Maraş'taki hadisenin en önemli çıkış noktalarından birisi, 21 Aralık'ta sol görüşlü öğretmenler Mustafa Yüzbaşıoğlu ve Hacı Çolak'ın silahlı saldırıda öldürülmeleriydi. 22 Aralık'ta öğretmenlerin cenazelerinin getirildiği camide bulunan sağcı bir grup, ölenlerin namazının kılınmasını engelledi. Gerginlik iyice tırmanırken, çıkan çatışmalarda üç kişi hayatını kaybetti. Sağcı-solcu çatışması bir anda Alevi-Sünni kavgasına dönüştürüldü. 111 kişi öldü, 176 kişi yaralandı. 210 ev, 70 işyeri tahrip edildi. 26 Aralık 1978 günü, İstanbul'la birlikte 13 ilde sıkıyönetim ilan edildi.


Öldürülen merhum öğretmenin ağabeyi Mehmet Yüzbaşıoğlu da, döneme tanıklık eden isimlerin başında geliyor. Zaman'a konuşan Yüzbaşıoğlu, kardeşinin cenazesini ailesiyle beraber 5-6 kişinin olduğu bir tören sonucu defnettiklerini anlatıyor. Yaşananları bugün daha iyi anladığını belirtirken, olayların sağcılık-solculuk ya da Alevilik-Sünnilik meselesi olmadığının altını çiziyor. "Bir proje vardı ve Maraş'ın etnik yapısı müsaitti. Olaylar büyütüldü. O gün Maraş'ta devlet yoktu. Tedbir alınsaydı böyle olmazdı." diyor. Olaylardan sonra büyük bir işgücünün Maraş'tan göç ettiğini hatırlatan Yüzbaşıoğlu, ilde hâlâ o dönemdeki ticaretin yakalanamadığına dikkat çekiyor. Annesinin beş vakit namaz kılan biri olduğunu, uzun yıllar evladının acısını çektiğini dile getiren Yüzbaşıoğlu, o gün ortaya çıkan görüntüleri ise şöyle tarif ediyor: "Adeta savaş vardı. Millet birbirini kırıyor, kardeş kardeşi öldürüyordu."


Kanlı çatışmaların üzerinden tam 33 yıl geçti. O gün yaşananların tanıklarından biri de olaylarda kardeşini kaybeden Mehmet Yüzbaşıoğlu. Yaşananların sağcılık-solculuk ya da Alevilik-Sünnilik meselesi olmadığına işaret eden Yüzbaşıoğlu, "Bir proje vardı ve Maraş'ın etnik yapısı müsaitti. Olaylar büyütüldü. Büyük bir iş gücü buradan göç etti. Maraş hâlâ o dönemdeki ticareti yakalayamadı. O yara devam ediyor." diyor. Olaylardan bütün Maraş halkının zarar gördüğünü kaydeden Yüzbaşıoğlu şöyle konuşuyor: "Ailem Mustafa'yı büyük emeklerle okuttu. 23 yaşında bir öğretmendi. Ülkesini seven, çok sosyal, okuyan bir çocuktu. Sol fraksiyonların etkisinde kalmıştı. Öldükten sonra annem çok acı çekti ama o dönemdeki acı bütün Maraş'ındır."


Kendilerini bir anda savaşın ortasında bulduklarını anlatan Yüzbaşıoğlu, "Millet birbirini kırıyordu, kardeş kardeşi öldürüyordu. O gün devlet yoktu Maraş'ta. Tedbir alınsaydı böyle olmazdı." diye konuşuyor. Maraş olayları üzerinden bugün yaygara koparmanın doğru olmadığını söyleyen Yüzbaşıoğlu, çözüm için birlik ve beraberliği gösteriyor: "Bir genç kolay yetiştirilmiyor. O dönemi en ağır atlatanlardan biriyim. Kardeşim öldü. Sonra abisiyim diye benim dükkânımı da kırıp döktüler. Artık birilerini suçlayarak bir yere varılmaz. Şimdi katliam oldu, şöyle yaptılar, böyle yaptılar deyip, bağırmak çağırmak, yaygara koparmak doğru değil. Önemli olan, bundan sonra birlikteliği sağlamak. Hoşgörü ve barıştan yanayız."


(KAYNAK: Zaman gazetesinden alınmıştır.)