Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, zaman zaman fikir ayrılığına düştüğü Başbakan Erdoğan’dan korkup korkmadığı yönündeki bir soruya “Ona hürmette kusur etmem, söylediklerinin dışına çıkmam" diye yanıt verdi.


Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''32. Gün'' programında gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.


Arınç, ODTÜ'deki olaylar hatırlatılarak, değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları kaydetti:


"Protestonuzu yapın, selametle gidin. Bu türlüsü bir protesto, bir eleştiri hakkı olarak görmek mümkün. Ben de onları desteklerim, ben de onları alkışlarım. Ama yumurta atmak kadar değil.


O bile masum kalacak birtakım gösterilere dönüşürse, demir leblebilerle misket atmaya kalkarsanız, varillerle bir şeyleri yakmaya çalışırsanız, özellikle yüzlerinizi, gözlerinizi bağlayarak molotof, yanıcı maddelerle hücum ederseniz oraya polis mutlaka gelir ve orada insanların güvenliğini sağlamaya çalışır.''


'ÇOK TEHLİKELİ'


ODTÜ'de olay çıkartanların seyyar ekipler olduğunu ifade eden Arınç, "Flamalarına bakarsanız eğer hepsinin hangi fikirlerde olduğunu görebilirsiniz. Bunlar orayı karıştırmak için gelmişler. Ve polisle bunun için çatışıyorlar. Görüntüler çok tehlikeli. Şüphesiz poliste onlara karşı elindeki imkanları ister az, ister çok kullanmış'' diye konuştu.


'ORANTISIZ GÜÇ KULLANMAMAK LAZIM'


“Polis biraz sert değil mi?'' sorusuna ise Arınç, ''Olabilir. Bunu İçişleri Bakanı da söylüyor, biz de söylüyoruz. Dünyada genel kabul görmüş bir kabul var. Orantısız güç kullanmamak lazım'' dedi.


‘REKTÖR İSTİFA ETMEMELİ’


Arınç, ''ODTÜ rektörü istifa etmeli mi?'' sorusuna ise ''Hayır. YÖK zaten bununla ilgili bir soruşturma başlattı. Buradan çıkaracağımız dersler olabilir ama ben 'Sayın Rektörün istifasına gerek yok' diye düşünüyorum'' ifadesini kullandı.


''Polisin tutumu bizi tahrik etti'' sözlerine katılmadığını belirten Arınç, ''Tam tersi onların eylemlerine karşı polis belki haddinden fazla biraz taşkınlık yapmış olabilir. İsterseniz ikisine de 'yanlış yaptı' diyelim ama bir yanlış yapan var. O da o günkü eylemleri bu şekilde şiddete dönüştüren öğrenciler ve onların liderleri. Belki onların arkadaki siyasi destekçileri. Bunlar çok açık, iki kere iki dört” diye konuştu.


BAŞBAKAN’DAN KORKUYOR MU?


"Başbakan’dan korkuyor musunuz?" sorusu üzerine Arınç, "O benim için genel başkanım ve başbakanım. Ben Meclis başkanıydım, kendisi başbakandı. Yani ben ondan bir adım öndeydim. Ama bugün Başbakan Yardımcısıyım ve ona hürmette kusur etmem, ona itaat ederim; onun söylediklerinin dışına çıkmam" dedi.


ULUDERE OLAYI


Uludere olayının ardından yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:


"Görevini yapmak zorunda olan insanların da bulunduğunu bilmeliyiz. 'Çoban zannettik vurmadık' derseniz o gelip sizi vuruyor. 'Terörist sandık' derseniz karşınızdaki çoban çıkabiliyor. İnsani olarak çok şeyler yapıldı. Hiçbirisi tazminatı almadı. Yasal süresi içinde biz onu bloke ettik.''


‘MHP DE CENAZEYE GELMELİYDİ’


Katılımcı Demokrasi Partisi (KADEP) lideri Şerafettin Elçi'nin cenaze törenine MHP'nin katılmamasını da eleştiren Başbakan Yardımcısı Arınç, ''Çok yanlış, bu kadar kötü bir şey olabilir mi? Mutlaka gelmeliydi. Ben koşa koşa gittim. Keşke Cizre'ye de gidebilseydim. Bu adam siyaset yapmış, 'ben Kürdüm ve bu ülkede bu kadar var' dediği için 27 ay hapiste yatmış. Benim için kötü sözler sarf eden insanlarla başsağlığı diledim, taziye yaptım'' dedi.


Sırrı Sakık'ı aramayanların ayıp ettiğini dile getiren Arınç, ''Ben şahsen aradım, uyutmuşlardı. Kardeşiyle konuştum, o da bilir bu tavrımızı. Yani Murat Bozlak'ı hastanede gördüm ziyaret ettim, bunlar çok insani şeyler. Her parti için bunu yapabilmeliyiz, sevincini, üzüntüsünü paylaşabilmeliyiz. Ama MHP dün ne için orada yoktu, belki makul bir sebep söylerlerse doğrusu sevinirim” değerlendirmesinde bulundu.


NTVMSNBC ve Ajanslar