Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’daki bir alışveriş merkezinin açılışında “Küçük esnafın şikâyetini biliyorum. Fakat Türkiye değişiyor, bu gerçeği görüp birleşsinler. Eskiden sokak aralarında mahalle bakkalları vardı. Bugün hayatın gerçeği alışveriş merkezleri” şeklindeki bakkalları hedef alan sözlerine Türkiye genelinde tepkiler giderek yükseliyor.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş merkez ilçe Başkanı Ömer Özkan da yazılı bir açıklama yaparak Erdoğan’ın bakkallarla ilgili sözlerine tepki gösterdi. Özkan açıklamasında şunları kaydetti:

“Geçtiğimiz günlerde Sayın Başbakan’ın İstanbul’da bir alışveriş merkezinin açılışı sırasında bakkallarımızı hedef alan konuşması esnafımızı son derece rencide etmiştir. Aslında Sayın Erdoğan’ın küçük esnafımıza karşı bakış açısı bizi şaşırtmadı. Askerini “yan gelip yatmakla”, çiftçisini “havadan para almakla” suçlayan bir zihniyetin şimdi de bakkalları hedef alması şaşılacak bir durum değil.

AKP’nin 8 yıllık iktidarı süresince halkın alt ve orta gelir düzeyi sistemli olarak yoksulluğa itilmiştir. Bu güne kadar özelleştirme adı altında yapılan peşkeşlere, yabancı sermaye girişi bahanesiyle yok edilen sektörlere baktığımızda bu hükümetin ne kadar halkın yanında olduğunu daha iyi görebiliyoruz. Başbakan, büyük alış veriş merkezlerinin oluşturduğu haksız rekabete karşı küçük esnafın da kendi arasında birleşerek, sokak aralarındaki bakkallığı bırakmaları yönünde dâhiyane bir çözüm bulmuş. Aslında Sayın Başbakan bakkallara birleşme tavsiyesinde bulunacağına onlara da askerlerimize, çiftçilerimize ve son olarak tekel işçilerine dediği gibi “yan gelip yatmayı bırakın, AVM’lere iş için başvurun” dese daha samimi olurdu.”

‘KARTELLERE, TRÖSTLERE PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR’

“Ülkemizdeki mevcut uygulama milli kaynakların özelleştirme ve yabancı sermaye girişi adı altında uluslar arası kartel ve tröstlere peşkeş çekmeden başka bir şey değildir. Bankalarımızın büyük çoğunluğu yabancıların eline geçmiştir. Başta buğday olmak üzere birçok tarım ürünü ithal edilmektedir. AKP hükümeti üretimi değil, tüketimi özendirmektedir.

Sayın Başbakan da çok iyi bilmektedir ki bakkalların AVM’lerle başa çıkabilecek ne sermayeleri ne de diğer donanımları bulunmaktadır. Bakkallar BAĞ-KUR primlerini ödemekten aciz durumdayken, veresiye defterlerini tahsil edemezken nasıl birleşip de AVM’lere rakip olabilecekler.

Başbakanın yapması gereken AVM’lerin tıpkı Avrupa’da olduğu gibi şehir dışına çıkartacak yasayı bir an önce TBMM Genel Kurulundan geçirmektir. Şehir merkezlerini AVM tasallutundan kurtarmaktır. Bunu yapacağına bakkallara akıl veriyor. Akılla beraber biraz da sermaye verirse merak etmesin başta bakkallar olmak üzere küçük esnafımız kendi yağında kavrulmaya ve halkımıza hizmete etmeye devam edebileceklerdir.”

‘ASIL “FOBİ” BAŞBAKAN’DA’

“Sayın Başbakanın halkın bir bölümünün alış veriş merkezlerine karşı fobisi olduğu yönündeki sözleri tam bir vahamettir. Küçük esnafımızı hükümetin bu haksız söylemine karşı birlik olmaya ve demokratik tepkilerini göstermeye davet ediyorum. Ayrıca Başbakan bakkalları kalitesiz ve pahalı mal satmakla itham etmiştir. Bakkallar kendi şartlarında büyük marketlerden daha ucuza mal satıyorlar. İstiyorsa aynı ürünün bakkaldaki ve marketlerdeki fiyatları hakkında bir araştırma yaptırsın.”

'ŞİMDİ SAYIN BAŞBAKANA SORMAK İSTİYORUZ'

“Bugüne kadar uyguladığınız politikalarla toplumun her alanında meydana getirdiğiniz kamplaşmalara bir yenisini daha mı eklemek istiyorsunuz?

Toplumun bel kemiği olan ortadireğin en önemli temsilcisi olan Bakkal esnafını bitirmek yeni hedefiniz mi? Bugün mahalle bakkallarını bitirip AVM lere döndürmek istiyorsunuz peki yarında mahalleleri bitirip sitelere mi döndüreceksiniz?

Bu soruları uzatmak elbette mümkün ama umuyoruz ki Yüce Türk Milletinin değerli mensupları oy verdikleri Akp ve temsilcilerinin gerçek yüzünü de görmüş olsun.”

BAŞBAKAN ERDOĞAN NELER SÖYLEMİŞTİ?

Bağcılar’da 212 İstanbul Power Outlet Alışveriş Merkezi’nin açılışında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bazılarının alışveriş merkezlerine karşı fobisi bulunduğunu belirterek, “Artık kusura bakmasınlar. Biz kaliteye, ucuzluğa bakacağız. Devlet olarak görevimiz bu” dedi. Erdoğan küçük esnafın Türkiye gerçeğinin değiştiğini görmesi gerektiğinin de altını çizdi. Yani halka en ucuz, en kaliteli malı nerelerde ulaştırabileceklerine baktıklarını anlatan
Erdoğan, ‘’Yoksa ücretler yüksek, kalite yok, çürük çarık... Olmaz.Bunun için de bu tür modern alışveriş merkezlerini halkımızın adeta arı kovanına dönüştürdüğü merkezler olarak görüyoruz’’ diye konuştu. Alışveriş merkezlerinin ciro ve müşteri sayılarının arttığını ifade eden Erdoğan, Bayrampaşa’da bulunan İstanbul Forum’a hafta sonu gelenlerin sayısının 100 bine ulaştığını vurguladı. “Burası Bayrampaşa, size Kadıköy’ü anlatmıyorum. Burada da bunu görürseniz şaşmayın’’ dedi.

‘BİRLEŞEREK AŞACAKLAR’

“Türkiye değişiyor. Bunu artık ister kabul etsinler, ister kabul etmesinler” diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: ‘Gerçekler ortada ve ben küçük esnafımızın bu noktadaki şikâyetlerini de biliyorum ama onlar da artık bu gerçeği görecekler. Ne yapacaklar? Bu sorunu sivil toplum örgütleriyle kendi aralarında birleşmek suretiyle aşacaklar. Belki marketler, belki süpermarketler halinde onlar da bulundukları yerlerde bunu böyle aşmanın gayreti içinde olacaklar. Artık eskiden olduğu gibi sokak aralarında bakkal, dükkan olayı... Hayatın gerçeği bu. Sürekli ilerlemek durumundayız. Bu gerçeği de göreceğiz.’’ Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın sektörün tüm taraflarıyla istişare, müzakere halinde bir yasa tasarısı hazırladığını belirten Erdoğan, butasarının Bakanlar Kurulu’nda müzakere edildikten sonra TBMM’ye gönderileceğini anlattı. Erdoğan, “Hiç kimseyi mağdur etme gayreti içinde değiliz. Esnafımızı asla haksız rekabete maruz bırakmadan, ülke şartlarını gözeterek inşallah bu yasayı çıkartacak ve sektörü rahatlatacağız’’ diye konuştu.

YUMURTA, EKMEK, YAĞ HESABI İLE GELİR SEVİYESİ TESPİTİ YAPTI

Erdoğan 7 yıl öncesine göre ücret seviyelerinin arttığını yine bazı ürünlerin
hesabını yaparak anlatı. ‘’Ücretler hâlâ istediğimiz seviyede olmayabilir. İşçimiz, memurumuz, emeklimiz hâlâ arzu ettiğimiz yaşam koşullarına ulaşmamış olabilir ama 7 yıl önce neydi, bugün ne?” diyen Erdoğan şöyle devam etti: “7 yıl önce asgari ücretle evinize ne kadar yumurta, kaç kilo ekmek, kaç kilo peynir, kaç kilo pirinç, yağ ve tereyağı alıyordunuz? Bunların hesabını bir yapın. Bir de bugün asgari ücretle ne kadar alıyorsunuz onun bir muhasebesini yapın. Ben yaptım, daha çok alabiliyor. Bakın para konuşmuyorum. Mal-para konuşuyorum. Hesap böyle yapılır. Yoksa geçmişte darphane ellerindeydi. Akşam yat, sabah kalk. Hemen bir yanına bir sıfır
koyuyorlardı. 6 tane sıfır koydular. Benim vatandaşım milyoner oldu. Eskiden milyoner zengine denirdi ama tuvalete gidişin rakamı da 1 milyondu.”

‘BİZ KASABA DEVLETİ DEĞİLİZ’

Kriz şartları sırasında hiçbir zaman felaket tellallığına prim vermediklerini söyleyen Başbakan Erdoğan, “2 yıldır IMF ile oturduk, masada şöyleşöyle olursa eyvallah, olmazsa yok dedik. Bu demek değil ki IMF ile anlaşmayacağız. Biz kasaba devleti değiliz. Biz yüzyıllarca geçmişi olan farklı imparatorluklar kurmuş, geçirmiş dünya devletiyiz” dedi.

‘TEĞETLE DALGA GEÇENLER ŞİMDİ MUHASEBE YAPIYOR’

Birçok uluslarası kuruluşun Türkiye’yi 2010 ve sonrasında dünyanın ekonomisi en hızlı büyüyen ülkeler arasında gösterdiğini belirten Erdoğan, “Kredi derecelendirme kuruluşları aynı şekilde. Eylül 2008’den bu yana yani küresel krizin çıktığı günden bu güne Yunanistan, Portekiz, Rusya ve Meksika’nın da aralarında bulunduğu 40 ülkenin kredi notu toplamda 100 kez düşürüldü. Aynı dönem yalnız 14 ülke için 20 kredi notu artışı yapıldı. Türkiye küresel kriz sürecinde notu artabilen 14 ülke arasında yer alma başarısı gösterdi. Kriz bizi teğet geçecek dediğim zaman dalga geçenler şimdi yenidenmuhasebe yapıyorlar” dedi. (Ajans 46 - Habertürk / www.kanal46.com)