Başbakan Ahmet Davutoğlu, “90’lı yıllarda Sovyetler yıkılıp, Varşova Paktı dağıldığında ve sonrasında yaşananlarla Soğuk Savaş bitti zannedildi. Ama Soğuk Savaş'ın bitmediğini Ukrayna bize acı bir şekilde gösterdi." dedi.



Davutoğlu, Türkiye-Macaristan ilişkilerinin önemine değinerek, perspektifleri birbirine yakın olan ülkelerin kuracağı iş birliğinin 2008’den bu yana devam eden kriz ortamının aşılmasına büyük katkı yapacağını vurguladı.


Başbakan Davutoğlu, Budapeşte temasları kapsamında Türk-Macar İş Forumu’nda konuştu. Siyasetin ekonominin önünü açmak için bulunduğunu söyleyen Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Ekonominin önüne engel olmamak için vardır. O bakımdan siyasi irade var güçlü bir şekilde. Hukuki altyapı büyük ölçüde tamamlandı, gerekiyorsa daha da tamamlarız ve bir de takip. Nasıl biz ev ödevimizi yapıyorsak, siyasiler olarak, devlet adamları olarak sizlerin de kendi çalışmalarınızı tabiri caizse ev ödevlerinizi yapmanız lazım. Biz bu konuda takip görevini de üstleniyoruz. Bundan sonra her yıl bir araya gelerek bugün 6 bakanımızla Budapeşte’deyiz. Aslında 8 bakan gelmeyi düşünüyorduk ama Türkiye’de parlamentodaki görüşmeler dolayısıyla iki bakanımız kaldı. Sayın Orban’ın tarafında ise 5-6 bakanla kabinenin çoğunluğu masanın etrafındaydı. Dolayısıyla herkes bu masanın etrafında sizin işinizi kolaylaştırmak için var. Şimdi de aldığımız kararla bir takip mekanizması kuracağız. İşlerin takibi ve nerede aksadığı konusunda da ne adım atılması gerekiyorsa atmaya kararlıyız.”


“PERSPEKTİFLERİ BİRBİRİNE YAKIN OLAN ÜLKELERİN KURACAĞI İŞ BİRLİĞİ MEVCUT KRİZ ORTAMININ AŞILMASINA BÜYÜK KATKI YAPAR”


Dünyanın büyük bir dönüşümden, büyük bir meydan okumalar silsilesinden geçtiğine dikkat çeken Başbakan Ahmet Davutoğlu şunları söyledi:


“90’lı yıllarda Sovyetler yıkıldığı, Varşova Paktı dağıldığında ve sonrasında yaşananlarla Soğuk Savaş bitti zannedildi. Ama Soğuk Savaş’ın bitmediğini Ukrayna bize acı bir şekilde gösterdi. Yine dünya ekonomileri 90’lı yıllarda genişlediğinde ekonominin dünyada küreselleşmeyle birlikte genişleyeceği varsayıldı. Ama son 2008’den bu yana yaşanan küresel ekonomik kriz ve Avrupa’daki etkileri itibariyle de bu krizin aşılamadığı ve birçok meydan okumayla karşı karşıya kaldığımız ortaya çıktı. Burada kültürleri birbirine yakın olan, perspektifleri birbirine yakın olan ülkelerin kuracağı iş birliği bu kriz ortamının aşılmasına büyük katkı yapar. Sayın Orban’ın da ifade ettiği gibi bizim Avrupa’nın bu demografik krizini, genç nüfus problemini aşma konusunda Türkiye’nin bir model oluşturduğunu söylemesi aile yapısı ve genç nüfus gerçekten bizim en önemli unsurumuz. Ekonomik kalkınmada iki unsurumuz var. Birisi insan gücümüz, birisi coğrafyamız. Biz bunu en üst düzeyde değerlendirmek için her türlü çabayı gösteriyoruz. Coğrafyamızı ulaştırma hatlarının, enerji hatlarının merkezi haline getiriyoruz, insanımızı da hem niceliksel olarak sayısal demografik genç nüfus olarak muhafaza etmeye hem de niteliğini arttırmaya çalışıyoruz. 62. Hükümet olarak en önem verdiğimiz husus AR-GE ve nitelikli insan gücünün geliştirilmesi. Son 12 yıl içinde tabiri caizse Türkiye’de bir ekonomik mucize yaşandı. Kişi başına düşen milli gelir 2 bin 500 dolardan 11 bin dolarlara kadar çıktı. Bunun 25 bin dolara çıkmasını hedefliyoruz. 2023’te 25 bin dolara çıkması için çok niteliksel bir sıçrama yapmamız lazım. Bunu da birbirini anlayan ülkelerle işbirliği halinde yapabiliriz.”


“HİÇBİR ÜLKE DÜNYADA İZOLE OLARAK KALKINAMAZ”


Başbakan Davutoğlu hiçbir ülkenin dünyada izole olarak kalkınamayacağına dikkat çekerek, “O bakımdan biz Macaristan’ı sadece tarihi bir dost, bir kuzen, bir komşu olarak görmüyoruz ama aynı zamanda Avrupa’nın krizler için boğuştuğu, dünyada büyük bunalımların yaşandığı bir dönemde ortak bir vizyonla geleceği inşa edebileceğimiz bir müttefik ve stratejik ortak olarak görüyoruz. Bu stratejik ortaklık çok sağlam temellere oturmuştu. Şimdi yapısal, operasyonel bir çehre kazandı Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi ile. Bütün bakanlarımız, biz Başbakanların koordinasyonunda bu çalışmaları yürütmek için talimatlandırılmışlardır. Yakından takip edeceğiz. İş adamları olarak sizlerle de yakın takip içinde olacağız” dedi.


Davutoğlu konuşmasına, “Türk-Macar dostluğunu 19. yüzyılda daha önceki dönemlerde görüldüğü şekliyle, güzel örnek teşkil eden şekliyle önümüzdeki yüzyıllarda iki başarı hikayesinin birlikte daha büyük başarılara yürüdüğü bir anlayışla geliştireceğiz” ifadeleriyle son verdi.