Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan’ın 26 Haziran cumartesi günü partisinin İl Danışma Meclisi toplantısında sarf ettiği; “Gittiğimiz CHP ve MHP'nin kapıları kapalı. Çünkü terör işlerine geliyor. Çünkü karmaşa işlerine geliyor. Zaten 12 Eylül öncesinden bu yana Türkiye'de olan terörün, anarşinin hep bir tarafından MHP, bir tarafında CHP olmuştur” şeklindeki sözleri MHP’yi sinirlendirdi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy, yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:

“Kıymetli basın mensupları; Kahramanmaraş Milletvekili Sayın Avni DOĞAN, 26 Haziran 2010 tarihinde partisinin İl Danışma Toplantısında yaptığı konuşmada partimize yönelik insaf ve iz’an ölçüleri ile bağdaşmayan hakaretlerde bulunmuştur. Kamuoyunun doğru aydınlatılması açısından bu konudaki görüşlerimi değerlendirmenize sunuyorum. Saygılarımla.”

İŞTE MEHMET AKİF PAKSOY’UN AÇIKLAMASI:

“KEM SÖZ SAHİBİNE AİTTİR”


“Sayın Avni DOĞAN’ın 26 Haziran 2010 tarihinde partisinin il danışma toplantısında yaptığı eleştiri ve fikir açıklamadan öte son derece tahkir edici ve mesnetsiz iftiralar içeren konuşmadan dolayı öncelikle siyaset kurumu adına büyük üzüntü duyduğumu ifade etmek istiyorum.

Sayın DOĞAN’ın irticalen yaptığı bu konuşmada sarf ettiği sözleri bilerek ve düşünerek yapmadığına, kendisi adına bir iletişim kazası olduğuna inanmak istiyorum. Son derece seviyesiz bulduğum ifadeleri, Sayın DOĞAN’ın yaklaşan seçimler dolayısıyla yeniden aday gösterilmek için bir çabası, geçmişte de benzerlerini gördüğümüz AKePe’nin siyasette geçirdiği değişim ve dönüşümün gördüğümde bu tavrı da yadırgamıyorum.

Aksi takdirde; necip Türk Milleti kimin PKK yandaşı, kimin taşeron olduğunu engin sağduyusuyla çok iyi bilmektedir. Bebek katiline Sayın, şehide Kelle deme cüretini gösterenleri milletimiz hafızasına nakşetmiştir. Kanlı terör örgütünün en büyük destekçileri ve işbirlikçileri TALABANİ ve BARZANİ’nin altına kırmızı halı serenleri, peşmerge başına Türkiye Cumhuriyetinin Dışişleri Bakanı sıfatıyla “Abi” diyenleri de milletimiz unutmamıştır, unutmayacaktır.

ÖNCE İMZANDAN UTAN!

Sayın Avni DOĞAN’ın partimize yönelik bu iftiraları atmazdan önce teröristbaşının idamdan kurtulmasını sağlayan imzasını hatırlaması gerekirdi. Kendisiyle beraber imza atan yol arkadaşlarını hatırlaması gerekirdi. Göçebe mahkeme kurulmasını hatırlaması gerekirdi. Ne idiğü belirsiz açılımın ülkemizi getirdiği noktayı hatırlaması gerekirdi.

Şunu hatırlatmakta önemle fayda görüyorum. Milliyetçi Hareket Partisi milli ve manevi değerleri kendisine bayrak edinmiş bir siyasi anlayıştır. Bu uğurda 5000 evladını şehit vermiştir. Bırakın bu değerleri istismar etmeyi, bu değerleri siyaset malzemesi yapmayı, bu değerler adına tabandan tavana bütün unsurlarıyla her türlü fedakârlığı göstermeyi göze almış bir siyasi partidir. ÖNCE ÜLKEM ve MİLLETİM, SONRA PARTİM ve BEN demeyi şiar edinmiş bir siyasi anlayışa Sayın DOĞAN’ın sözleri büyük bir bühtandır. Bu ifadeleri kem söz sahibine aittir düsturunca esefle kınıyor, şiddet ve nefretle lanetliyoruz.

SİYASETTEN DEĞİL, HİZMETTEN BAHSET

Öte yandan bir iktidar milletvekili olarak siyasi nutuklar yerine Kahramanmaraş’ın, Elbistan’ın sorunlarına yönelik hangi hizmeti gerçekleştirdiğini açıklaması gerekmektedir. Kahramanmaraş’ın eğitim, sağlık, altyapı vb sorunları ile ilgili olarak ne hizmet yaptığını, bırakın hizmeti ne yaptığını açıklaması gerekir. Tamamlanmayan barajlar, yapılmayan Kahramanmaraş Kayseri yolu, havaalanının pist sorunu hakkında milletvekilliği döneminde ne yaptığını açıklaması gerekir. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin verilmeyen kadrosunun, katı atık tesisi ile ilgili sorunların üzerine gitmesi gerekir.

Afşin-Elbistan Termik santralinin çevreye yaydığı kanserojen partiküllerin önlenmesi için, buradaki kamulaştırmalarda yapılan adaletsizlik için, buradaki insanlara tıpkı Zonguldak’ta olduğu gibi istihdamda pozitif ayrımcılık yapılması için ne yaptığını açıklaması gerekir. İhale süreci şaibeli 400 yataklı bölge hastanesinin devreye girmesiyle, Kahramanmaraş Devlet Hastanesi ve Yenişehir Devlet Hastanesi’nin kapatılıp kapatılmayacağı hakkında açıklama yapması gerekir.

Listeyi uzatmak mümkün. Ben, milletimizin ve aziz hemşerilerimizin bu yalan-talan iktidarına önümüzdeki seçimlerde gerekli cevabı vereceğine inanıyorum. Son olarak şeref ve haysiyet sahibi hiç kimsenin, başkasının şeref ve haysiyetine iftira atmayacağını düşünüyorum. Saygılarımla.” (www.kanal46.com)