Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Dt. Sıtkı Güvenç, meslektaşlarını unutmayarak onların günlerini kutladı.


Güvenç yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti: “22 Kasım Diş Hekimleri Günü ve içinde bulunduğumuz haftanın Ağız Diş Sağlığı haftası olması münasebetiyle halkımızın ağız ve diş sağlığının korunmasında özveriyle çalışan meslektaşlarımın ve diş hekimliği personelinin Türk Diş Hekimleri Gününü, Ağız ve Diş Sağlığı Haftasını en içten duygularımla kutluyor, çalışmalarında başarılar diliyorum.


Diş hekimliğinin tarihi MÖ 2700’e kadar uzanmakta, diş hekimliğiyle ilgili en eski kayıtlara ise Mısır'da rastlanmaktadır. Diş hekimliğinin geçmişinin neredeyse insanlık tarihi kadar eski olmasının nedeni, şüphesiz ağız ve diş sağlığının öneminden kaynaklanmaktadır. MS 7. ve 15. yüzyıllar arasında diş hekimliğindeki en büyük gelişmeler, İslamiyet’in temizlik ve ağız sağlığına verdiği önemden dolayı Müslüman ülkelerde olmuştur. İslamiyet’in ağız ve diş sağlığına verdiği önem bu bilimin gelişmesindeki en önemli etken olarak görülmüştür.


18 Kasım 1908’de tıp fakültesinin açılmasının ardından 22 Kasım 1908’de diş hekimliği fakültesinin de açılması kararı alınmıştır ve Darülfünun Osmanlı Tıp Fakültesi Dişçi Mektebi kurulmuştur. Cumhuriyetin ilanından sonra İstanbul Üniversitesi kurulduğunda da bu okul tıp fakültesinden ayrılmış ve İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi adını almıştır. Ardından da 22 Kasım'ın içinde bulunduğu hafta Toplum Ağız Diş Sağlığı haftası olarak kutlanmasına karar verilmiştir.


Toplum olarak kaliteli bir yaşam için mutlaka ağız ve diş sağlığına önem vermeliyiz. Bütün insanlığın hayatında en önemli öncelik sağlık ve sağlık alanını korumak olmalıdır. Dişlerin estetik, fonasyon ve çiğneme fonksiyonları yanında genel sağlığı korumasında da son derece önemli yeri vardır, çünkü sağlık ağızda başlar. Vücudumuzun giriş kapısı olan ağız ve dişlerin sağlığının bozulması, bir enfeksiyon odağı hâline gelmesi sadece ağzı değil tüm vücudu etkiler. Oluşacak ağız kokusu insanın sosyal olmasını engeller, karşıdaki insanları rahatsız eder. Bunların yanında birçok sistemik rahatsızlıklara da sebep olur; eklemlerde, böbrekte, kalpte rahatsızlıklara yol açabilir. Bu nedenle ağız ve diş sağlığı, genel sağlık anlayışımızı da belirleme açısından önemlidir. Toplum olarak ağız diş sağlığı anlayışımızın tamamen değişmesi zorunluluk haline gelmiştir. Diş ve diş eti sorunlarımız yaşamımızda öncelikli yer alması gerekirken, her zaman en sona bırakılmakta ve ne yazık ki tedavi aşamasına kadar bekletilmektedir.


Diş hastalıkları önlenebilir, kontrol edilebilir ve davranışla iyileştirilebilir hastalıklar grubuna girmektedir. Alınacak tedbirlerle bu hastalıklar oluşmadan önlenebilir. Daha sağlıklı nesiller için çocuklarımızı ve gençlerimizi eğitmek ve hatta onlara sosyal sorumluluk anlayışı içinde olumlu örnek olmak, en önemli görevlerimizden bir tanesidir. Diş fırçalama, diş ipi kullanma, beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi, düzenli diş hekimine gitme alışkanlıkları kazandırma, ağız diş sağlığı açısından son derece önemlidir. Çürükten korunmada sabah ve akşam üçer dakikalık etkili diş fırçalamak, dişlerde ara yüzleri temizlemek için diş ipi kullanmak son derece önemlidir. Çocuklar için süt dişleri son derece önem arz etmektedir. Yanlış kanaat süt dişlerinin gereksiz olmasıdır. Süt dişleri çiğneme fonksiyonları yanında, altından çıkacak sürekli dişler için rehberlik etmektedir. Dolayısıyla, altından çıkacak dişler sürünceye kadar mutlaka ve mutlaka ağızda korunması lazımdır.


Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de diş hekimliği hem bilimsel anlamda hem de teknolojik anlamda hızla gelişmektedir. Daha önceleri yaygın olarak devlet hastaneleri içinde diş hizmeti, ağız diş sağlığı hizmeti verilirken Sağlık Bakanlığımızın ağız diş sağlığı merkezlerini yaygınlaştırmasıyla ayrı bir başhekimlik hâline gelmiştir.


Ağız diş sağlığı merkezlerinin yaygınlaştırılmasıyla diş hekimi istihdamı artırılmış ve aynı zamanda, tedavi edici ve koruyucu sağlık hizmetleri de hızlanmış, gelişmiş ve yaygınlaştırılmıştır. Koruyucu tedavi, hastalık kişide başlamadan önce hastalığın önlenmesidir. Koruyucu tedavi ile çözülmeyen durumlarda tedavi edici hizmetler ön plana geçer. Koruyucu hizmetlerin etkinliğinin artırılması tedavi edici hizmetlerin kalitesini de artıracaktır. Eskiden SSK ve yeşil kartlılar diş protezi ve kanal tedavisi yaptıramazken, yapılan yeni düzenlemelerle sosyal güvenlik kapsamındaki herkesin her türlü diş tedavisi yapılır hâle gelmiştir.


Evde bakım hizmeti başlatılmış, ihtiyaç sahiplerine, gerektiğinde, ağız ve diş sağlığı merkezlerine gelemiyorlarsa evde protez ve dolgu yapımına başlanmıştır. ADSM’lerde mesai sonrası poliklinik ve gece nöbeti uygulamasıyla yirmi dört saat ağız ve diş sağlığı hizmeti verilmektedir. Bu uygulamalar ağız ve diş sağlığının gelişmesinde son derecede önemlidir; ancak tedavi edici hizmetlerin yanında koruyucu hekimliğin gelişmesi ve bir toplumsal bilinç, farkındalık oluşturmak son derece önemlidir.


Ben bu duygularla buradan Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında birlikte çalıştığımız diş hekimi milletvekillerinin ve özel olarak tüm diş hekimlerinin Diş Hekimleri Günü’nü yeniden kutluyor, saygılar sunuyorum.” (www.kanal46.com)