İlimizde her yıl 12-15 kişinin intihar ettiği kayıtlıdır.

Son zamanlarda medyaya yansıyan intihar vakaları dikkat çekmektedir.

Hayatın en zor şartlarında dahi yaşama isteği hisseden insanlar neden ölümü seçer?

İntihar hakkında şunun iyi bilinmesi gerekir: İntihar bireyden değil toplumdan kaynaklanan bir olaydır.

“Hayat mücadelesi” olarak adlandırdığımız süreçte karşılaşılan güçlüklere herkes aynı direnci gösteremeyebilir.

Zor anlarda insanın en büyük desteği olan, yaşadığı toplumun taşıdığı değer yargıları intiharın en önemli nedenidir.

Toplumsal bağların zayıfladığı, ahlaki değerlerin değiştiği toplumlarda ihtihar riski de artar.

İlimizde sıklıkla ergen dönemi depresyonları, ekonomik ve ailevi nedenlerle intihar vakaları görülmektedir.

Kişinin zengin ya da fakir olması, başarılı ya da başarısız olmasının çok bir önemi yoktur. Önemli olan kişinin yaşadığı olaylar sonucu hayatının karmakarışık olmasıdır. İşte intiharın asıl nedeni yaşadığı bu karmaşadır.

Bu evrede yapılacak doğru müdahalelerle intihar önlenebilir.

Ergen döneminde intihar girişimlerine daha sık rastlanırken, yaşlılarda ve psikiyatrik hastalığı olanlarda intihara daha sık rastlanmaktadır.

Çevrenizde intihar edeceğini söyleyen biri varsa, lütfen ciddiye alın.

Bu intihar riskinin arttığının en büyük göstergelerinden birisidir.

Ruhsal bunalım, çöküntü yaşayan insanlarda da intihar riski artmıştır.

Ekonomik sıkıntılar, ailevi sorunlar, madde bağımlılığı gibi durumlar insanlarda ruhsal hastalıkları başlatabilir.

Ruhsal bunalımda olan bir insanın sorunlarını kendi başına çözmesi hastalığı nedeniyle daha da güçleşmiştir.

Bu hastalıkların tedavisi için profesyonel psikiyatrik desteğin mutlaka sağlanması gerekir.

Profesyonel desteğin yanında toplumsal desteklerin harekete geçmesi tükenmişlik hissi yaşayan hastanın intihar riskini azaltacak, tedavisini kolaylaştıracaktır.

Gün geçtikçe sosyal yapının zayıfladığı; insanı evle-iş, evle-bağ arasına sonra da sadece kendi dünyasına hapseden bireysel yaşam tarzı çevremizdeki insanlara karşı bizleri duyarsızlaştırmaktadır.

İş arkadaşlarımızın, çalışanlarımızın, komşularımızın, çocuklarımızın, eşimizin sıkıntılarını paylaşmak bazen sadece bir güler yüz göstermek insani bir zorunluluktur.

İlimizde yaşanan intiharlarla ilgili yapılmış ayrıntılı bir çalışma bulunmamaktadır.

Sadece ölümle sonuçlanan intihar vakalarının değil, intihar teşebbüslerinin ve sosyal nedenlerinin tespit edildiği kapsamlı bir çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Acaba intihar sayıları arttı mı? Bu sorunun cevabı bu çalışmayla verilebilir.

Ancak zor anlarında insanların kendilerini yalnız hissetmediği bir toplum oluşturulması ve ruhsal hastalıkların psikiyatrlarca tedavi edilmesi intiharları önleyecektir.

Hepinize sağlıklı günler dilerim.

DR. GÖKHAN GÖKŞEN

(Kahramanmaraş'ta Bugün
01.07.2008)

KAYNAK: www.edehaber.com