toplu taşıma araçlarının girmesi 12 Ekim 2009 pazartesi gününden itibaren yasaklandı.
Kent içi trafikte yaşanan gelişmeleri değerlendirebilmek için isterseniz biraz geriye gidelim.
Kahramanmaraş Belediyesi önceki yıl Kent İçi Ulaşım Master Planı adı altında bir çalışmayı profesyonel bir şirkete hazırlattı.
Proje kapsamında kent içi yollarda ve kavşaklarda düzenlemelerin yapılmasına başlandı.
Ama bu proje üzerinde de delinmeler oldu.
Mesela; Ulu Cami karşısından eski hal arkasına dönüş, planda olmamasına rağmen yapıldı.
Hazırlanan çalışmaya göre; Trabzon Bulvarı üzerindeki sola dönüşler kaldırıldı.
Bayındırlık önündeki cadde tek yönlü hale getirildi.
Şekerdere ve Necip Fazıl kavşaklarında yeni düzenlemeler yapıldı. (Sağa dönüşlerin dönerli kavşaktan bağımsız hale getirilmesi çok doğru ve yerinde bir hareketti.)
Zübeyde Hanım Caddesi tek yönlü yapıldı.
Ve son olarak ta; kentin ana arteri olan Trabzon Bulvarı’na toplu taşıma araçlarının girişi yasaklandı.
Belediye Basın bürosu bu gelişmeyi ‘devrim gibi karar’ olarak geçti.
Bu yapılanlar için kimi iyi, kimi ise olmadı der. Bunlar hayatın doğallıkları…
Önemli olan meseleye objektif bir şekilde ve halkın genelinin menfaatini göz önüne alarak bakıp değerlendirmek gerekiyor.
Hani bir ilaç reklâmında kullanılan meşhur bir söz vardır:
‘Kaşıntıyı kaşıyarak geçiremezsiniz’
Bu cümleden hareket ederek belirtmek gerekir ise; trafikteki problemler de sadece ‘yasaklama’ ile çözümlen(e)mez.
Sen Trabzon Bulvarı’nı yıllar yılı ana arter konumuna getirmişsin.
Kahramanmaraş adeta tek bir caddeye mahkûm edilmiş.
Valilik, Adliye, Özel İdare, Vergi Dairesi, Maliye, Nüfus, Bayındırlık ve bankalar gibi toplumun birçok kesiminin günlük olarak işinin olduğu kamu kurul ve kuruluşlarını bu cadde üzerine yerleştirmişsin.
Ondan sonra da insanlar buraya akın ediyor diye şikâyet ederek, toplu taşıma araçlarının bu bulvara girişini yasaklıyorsun.
Senin görevin yasaklamadan ziyade, yıllar yılı yazdığımız gibi yeni cazibe alanları ve caddeler oluşturarak kenti yaymaktır.
Senin görevin park yeri olmayan apartmanlardan park parası olarak onlara ruhsat vermek değildir.
Yasaklama ise en kolay ve en ucuz yöntemdir.
Yasakçı zihniyetin de uzun vadede pek başarılı olduğu bugüne kadar görülmemiştir.
O zaman statlardaki maçlara seyirci girişi yasaklansın, hiç olay çıkmaz.
Okullar olmasa Milli Eğitim ne de rahat yönetilir, değil mi?
O zaman kimse evinden çıkmazsa da hiçbir problem olmaz.
Böyle saçmalık olabilir mi?
Kentin önde gelen aklıselim, mantıklı, sağduyulu ve makul çevrelerinin de sıkça ifade ettikleri gibi;
Kahramanmaraş’ta aslında trafik problemi yok.
Peki, ne var? Park yeri sıkıntısı, alternatif yol eksikliği ve trafik kültürü noksanlığı var.
Sen ana cadde kenarlarına yapılan ikinci sıra parkları dahi kaldırabilirsen bak bakalım trafik nasıl tıkır tıkır işliyor.
Tek yönlü hale getirdiğiniz Zübeyde Hanım Caddesi’ne özellikle okul dağılım saatlerinde gidip bir bakın bakalım nasıl 'tıkanma ve yığılma' oluyor…
Sen bunlarla uğraşmak yerine en kolay ve en ucuz olanı seçiyorsun.
Yasaklayarak problemleri çözdüğünü sanıyorsun.
Tıpkı; kötü ev kadınlarının odayı süpürerek, süprüntüleri halının altına gizlemesi gibi…
Trabzon Bulvarı ferah görünsün de yeter.
Şeyhadil Caddesi, Bayındırlık önü, arka caddeler tıkanmış kimin umurundaki….
Ama şunu iyi bilin ki; kaşıntıyı kaşıyarak geçiremezsiniz…
Yoksa sizlerin iyi niyetli olduğuna inanıyoruz…
Ama yapılanlar ne yazık ki çözüm olmuyor, olamıyor…
O zaman biraz mantıklı ve makul düşünürseniz sizler de elbette doğruları göreceksiniz…
Ha unutmadan; genelde masa başında hazırlanan ‘Yeni uygulama vatandaşın takdirini topladı’ haberlerine aldanmadan toplumun tüm kesimlerinin fikrini alarak bir değerlendirme yapın bakalım.
Toplumun sadece bir kesiminin -ki o da bulvarla ilgisi fazla olmayanların, olaya objektif bak(a)mayanların - olumlu görüş bildirmesi kıstas olmamalıdır.
Dolmuşçu ve otobüsçü esnafı ile görüşün, bulvar üzerindeki esnaflara bir sorun, sürücülerle görüşün.
Ondan sonra bunları bir harmanlayın. Bakalım ne çıkacak.
Unutmayın belediye toplumdaki herkesin belediyesidir.
Umumun ortak menfaati ön planda olmalıdır.
‘Ben yaptım oldu’ olmamalı!...
Yürürlüğe koyduğunuz karara basın büronuzun değil, kamuoyunun ‘devrim’ demesi önemlidir.
Selam ve saygılarla…
EDİTÖR
DİKKAT: BU ÖNEMLİ KONU HAKKINDA ANA SAYFADA YER ALAN ANKETE SİZLER DE KATILARAK, GÖRÜŞÜNÜZÜ BELİRTİN....KAHRAMANMARAŞ HEPİMİZİN....