Kahramanmaraş’ın şehir dışında faaliyet gösteren bir sürü evlatları var. Bunlardan biri de Sait Yardımcı..

Kendisini sık sık Kahramanmaraşspor Kulüp Başkanlığına aday oluşundan ve kazanmayı bırakın yakınından bile geçemeyişinden tanıyoruz.

Ha birde ‘büyük turizmci’ kimliği ile tanıyoruz. Şimdi ben bir hikâye anlatacağım. Yalancı Çoban hikâyesi vardır. Bilir misiniz? Çok meşhur bir hikâye, ben çok severim birde sizinle paylaşayım dedim.

Bir gün çobanın biri koyunları otlatmak için dağları tepeleri aşar. En sonunda bir yere varır. Bir ağacın altına oturup koyunları otlatmaya başlar. Koyunlar otlarken bu çoban da başlar kavalını çalmaya...

Bir süre sonra sıkılır ve kendi kendine der ki:’şu köylülere nasıl bir oyun oynasam?’, sonra aklına bir fikir gelir. Başlar bağırmaya: ‘yetişin köylüler yetişin kurt koyunlara saldırıyor!’der demez köylüler koşa koşa gelirler ve etraflarına bakarlar. Ve: ‘biz kurt murt göremiyoruz’ diyerek ayrılırlar oradan.

Çoban bir kaç kere daha böyle yalan söyler en sonunda da der ki: ‘siz ne aptal köylülersiniz. Ben sizin gibi köylü görmedim yuh size nasıl da inandınız…’ Herkes çok sinirlenir.

Başka bir gün koyun sürüsüne gerçekten kurt saldırır. Çoban başlar bağırmaya başlar; ‘yetişin köylüler yetişin sürüye kurt saldırdı yetişinnn!’ der; ama kimse aldırış etmez, çünkü önceden de yalan söylediği için bir daha inanmazlar ve kurt sürünün yarısı yer yarısını götürür çoban ise oturup ağlamaklıdır. Eee ne demişler yalan söylersen başına geleceklerini bilemezsin... Bu hikâyeden hangi ders çıkarılmalıdır sizce...

Şimdi diyeceksiniz ki yalancı kurtla Sait Yardımcı’nın ne alakası var. Doğru alakası yok. Sait Yardımcı davasını da anlatayım. Geçtiğimiz haftalarda TÜRSAB heyeti için 2 gün boyunca hazırlık yapıldı. İstanbul’da TÜRSAB heyetine Kahramanmaraş anlatılacak. Buraya seyahat acentelerinden birinin gelmesi sağlanacaktı.

Sunumun yapılacağı gün bin bir zorluklarla uçağa binip iki kişi İstanbul’a gitti. Saniyelerle yarışıyorlardı. Neyseki TÜRSAB Başkanı, sunumun saatini ileriye aldı ve bizimkiler yetişti. Sunum yapıldı.

Kahramanmaraş’ın güzellikleri anlatıldı. Herkes hayran hayran sunumu izlerken kafasında da gerçek Kahramanmaraş hayalini kurmaya başlamışken sahneye bir Kahramanmaraşlı çıkıyor. Adı Sait Yardımcı, kendisi bir iş adamı, tam olarak ne iş yaptığını tam bilmesem de…

Mikrofona çıkıyor herkes şehrine methiyeler dizecek derken sayın Yardımcı başlıyor saymaya: “Kahramanmaraşlı uçağa binmeyi bile bilmez. Kahramanmaraş’ın zenginleri gereksiz.
Zenginleri pasiftir. Turizm altyapısı yok. Sular siyah, pis ve çirkin. Varlıklı insanları uçağa binmez, binmeyi de bilmezler dünya kadar yolu otobüsle giderler. Ulaşım sorunları var. Konaklama sorunları var.” Sıralıyor da sıralıyor. Ve Kahramanmaraş’tan giden heyet tabiri caiz ise kala kalıyor.

Şaşkınlıkla dinliyorlar. Daha sonra büyük bir hayal kırıklığı ile şehri canana geri dönüyorlar. İşte bir hayal kırıklığı ve sevgili Sait Yardımcı…

Umarım sevgili Sait Yardımcı şehrinin eksiklilerinin yanında güzelliklerini görmeye ve anlatmaya başlar. Bugünlükte bu kadar görüşmek, muhabbetleşmek üzere…

Serdar BURSALI
Cep: 0546 431 92 15
E-Mail: [email protected]