GÜNDEM

Bebek Ölümleri Davası: Sağlık Bakanlığı'ndan Kritik Raporlar Geldi!

İstanbul'da bebek ölümleri davasında flaş gelişme! Sağlık Bakanlığı'nın kritik raporları mahkemeye ulaştı. Bebeklerin ölümleri 'önlenebilir miydi?' sorusu yanıt arıyor. Detaylar haberimizde.

Abone Ol

İstanbul'da, çeteleşerek bebek acil hastalarını daha önceden anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine yönlendirip ölümlerine sebep oldukları ve haksız kazanç elde ettikleri iddia edilen sanıkların yargılandığı davada, Sağlık Bakanlığı Bebek Ölümlerini İnceleme Kurulu'nun hazırladığı raporlar mahkemeye teslim edildi.

Kurul, 2023-2024 yılları arasında yaşamını yitiren 6 bebekle ilgili hazırladığı raporları, yargılamayı yapan Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.

Elips Haber'in aktardığı bilgilere göre, raporlarda hayatını kaybeden bebeklere ilişkin "önlenebilir", "önlenemez" ve "karar verilemedi" şeklinde üç farklı değerlendirme yer aldı.

Bu kapsamda hazırlanan raporlarda Öykü Helvacı, Melek Süleymanoğlu, Ayaz Karaduman, Tokluoğlu ailesinin henüz ismi konulmamış bebeği ve Kaya ailesinin bebeğinin ölümlerinin "önlenemez" olduğu ifade edildi. Havanur Karakoç bebeğin ölümü ise "karar verilemedi" şeklinde mahkemeye iletildi.

DAVANIN GEÇMİŞİNE BAKIŞ

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı'nın liderliğindeki suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen ve 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir'in gerçekleştirdiği belirtiliyor.

İddianamede, suç örgütünün temel amacının, devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini etkisiz hale getirerek doluluk oranlarını artırmak, hastaların tedavi süreçlerini manipüle ederek Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) en yüksek düzeyde ödeme almak olduğu vurgulanıyor.

Sanıkların, hasta bebeklerin durumunu olduğundan daha ağır gösterdiği, tedavi sürelerini gereğinden fazla uzattığı ve bu yolla SGK'dan yüksek meblağlar tahsil ettiği, ayrıca bazı hasta yakınlarından ek ödemeler aldığı iddianamede yer alıyor.

Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti alabilecekleri hastanelere sevk edilmek yerine, sanıkların belirlediği ve örgüt için karlı görünen hastanelere yatırıldığı, elde edilen kârın büyük kısmının sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklar arasında paylaşıldığı iddianamede belirtiliyor.

İddianamede, temel hedefin bebeklerin sağlığının iyileştirilmesi değil, mali açıdan en yüksek kazancın sağlanması olduğu vurgulanıyor.

Soruşturma kapsamında İstanbul'da 9, Tekirdağ Çorlu'da 1 hastanenin ruhsatı iptal edildi ve bu hastanelerde tedavi gören bebekler ile diğer hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine nakledildi.

Öte yandan, yenidoğan çetesine yönelik soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin'i makamında ölümle tehdit edenler de tutuklandı.

TUTUKSUZ 4 SANIĞA TUTUKLAMA KARARI

Mahkeme heyetinin ilk duruşmadaki kararı doğrultusunda, tutuksuz yargılanan sanıklardan TRG Hospitalist Hastanesi doktorları Mehmet Gürül, aynı hastanenin İdari Müdürü Murat Mantuş, doktor Şeyhmus Çelik ve Esenler Güney Hastanesi mesul müdürü doktor Ali Dirik tutuklandı.

Tutuklanması talep edilen ancak firari durumda bulunan Birinci International Hastanesi sahibi Ali Aksu, hemşire Serenay Şenkalaycı ve hemşire Ceren Hatice Kırım'ı yakalama çalışmaları devam ediyor.

Davanın sanıklarından İlker Gönen, Antalya'da tutuklu bulunduğu cezaevinde 1 Şubat'ta intihar etti.

Duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Birinci Hastanesi hasta hakları sorumlusu Emine Avcı, Esenyurt Reyap Hastanesi'nde medikal muhasebeci Funda Özen, ambulans şoförü Hüseyin Gündüz ve acil çağrı merkezi çalışanı Serdar Yüksel'in tutuklulukta geçirdikleri süreyi göz önünde bulundurarak tahliyelerine karar verdi.

Bu kararla birlikte tutuklu sayısı 21'e, sanık sayısı ise 46'ya düştü.

{ "vars": { "account": "G-V2K9QJTT0J" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }