Kahramanmaraş'ta 6 Şubat depremlerinde 55 yurttaşın yaşamını yitirdiği Ebrar Sitesi’ne bağlı Reyyan Apartmanı’na dair süren hukuki sürecin son duruşmasında önemli bir karar alındı. Mahkeme heyeti, "mevcut kanıtların büyük oranda toplanmış olması, sanığın delilleri gizleme, kaçma, saklanma ya da mağdurlar ve tanıklar üzerinde baskı kurma ihtimalinin olmaması ve en uzun tutukluluk süresinin tamamlanması" gerekçeleriyle davanın tek tutuklu sanığı olan müteahhit Muhammet Karaaslan'ın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına hükmetti.

BÜYÜK YIKIMIN ARDINDAN AÇILAN DAVA SÜRÜYOR

Maraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Onikişubat ilçesinde yer alan Ebrar Sitesi bünyesindeki Reyyan Apartmanı yerle bir oldu. Bu elim olay neticesinde 55 insan hayatını kaybetti, 9 kişi de enkazdan sağ kurtarıldı. Binanın çöküşünde sorumluluğu bulunan yüklenici Muhammet Karaaslan, statik fenni sorumlusu Mesut Vahit Kazancı, statik proje tasarımcısı Harun Gümüşer ve yapıda ruhsatsız kat inşa ettiği iddia edilen Nasuh Atılgan hakkında "bilinçli taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmak" suçlamasıyla 22 yıl 6 aya kadar hapis talebiyle yargı süreci başlatıldı. Ayrıca binanın yapım sürecinde Kahramanmaraş Belediyesinin proje ve yapı denetim birimlerinde görev yapan Nuri Hakan Erşahan, Melike Özdemir, Hacı Mehmet Güner, Oğuzhan Arabacı, Ali Gemci ve Ahmet Tüfekçi hakkında açılan bir başka dava da bu ana dosya ile birleştirildi.

Davanın dokuzuncu oturumu, Kahramanmaraş 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirildi. Duruşmaya, bazı sanıklar, ilgili avukatlar ve sarsıntıda yakınlarını kaybeden afetzedeler iştirak etti.

MAĞDURLARIN ODAĞINDA KAMU GÖREVLİLERİ VAR

Müşteki Uğur Demir, apartmanda annesi ve babasını kaybettiğini, kardeşi Berkay’ın ise kurtulmasına rağmen ayağının kesildiğini ifade ederek, sanıklardan şikayetçi olduklarını mahkemeye bildirdi.

Aynı binada oğlu, gelini ve torununu yitiren müşteki Fikret Kutlu ise şikayetinin asıl muhataplarının kamu görevlileri ve denetim sorumluluğunu gerektiği gibi yerine getirmeyenler olduğunu vurguladı.


MÜTEAHHİT SAVUNMASINDA TAHLİYESİNİ İSTEDİ

Hali hazırda cezaevinde bulunan sanık Muhammet Karaaslan, mahkemeye sunulan uzman inceleme raporlarında ruhsatsız katın varlığının ve bu katı kendisinin yapmadığının ortaya konulduğunu öne sürdü. Buna rağmen uzun süredir tutuklu bulunduğunu belirten Karaaslan, serbest bırakılmasını talep etti.

Tutuksuz yargılanan sanık Harun Gümüşer’in savunma makamı, bilirkişi raporlarının müvekkiline herhangi bir kusur yüklemediğini savundu. Olayın başlangıcından beri tutarlı beyanlarda bulunduklarını, projelerinin arkasında durduklarını ve müvekkilinin olayda sorumluluğunun bulunmadığını iddia etti.

Sanık Melike Özdemir'in avukatı ise müvekkilinin belgelere imza atması ile binanın yıkılması arasında doğrudan bir sebep-sonuç bağı olmadığını, inşaat aşamasındaki teknik süreçleri takip etmekle yükümlü olmadığını ileri sürdü. Avukat, son bilirkişi raporunda statik proje tasarımcısı olarak gösterilen Harun Gümüşer’in dahi sorumlu olmadığının tespit edildiğini hatırlatarak, müvekkilinin yalnızca projeyi inceleyen kişi olduğunu belirtti ve beraatını talep ederek duruşmalardan muaf tutulmasını istedi.

Sanık Muhammet Karaaslan'ın avukatı ise raporlardaki tespitlere itiraz ettiklerini, dosyanın henüz ek rapor için uzman heyetine gönderilmediğini dile getirdi. Binada sonradan müdahaleler yapıldığını ve kaçak kat inşa edildiğini savunan avukat, "Söz konusu yapının yıkılmasında zemin durumu, deprem şiddeti ve ruhsatsız katın etkisi apaçık ortadadır. Tüm bu faktörler ile müvekkilin uzun tutukluluk süresi ve sağlık durumu göz önünde bulundurularak tahliyesini talep ediyoruz. Şayet mahkemeniz tahliye kararı vermeyecekse, müvekkilin sağlık durumunun ceza infaz kurumunda kalmaya elverişli olup olmadığına dair bir sağlık kurulu raporu alınmasını talep ederiz" dedi.

SAVCILIK KAÇMA ŞÜPHESİ İLE TUTUKLULUĞUN DEVAMINI İSTEDİ

Cumhuriyet savcısı görüşünde, dosyadaki eksikliklerin tamamlanmasını isterken, sanık Muhammet Karaaslan’ın üzerine atılı suçun niteliği, mevcut kanıt durumu ve sanığın kaçma veya gizlenme şüphesi nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Adli kontrol tedbiri uygulanan diğer sanıklar için ise bu tedbirlerin sürdürülmesini istedi.

MAHKEMEDEN TAHLİYE KARARI ÇIKTI

Mahkeme heyeti, öncelikle ek bilirkişi raporunun beklenmesine karar verdi. Heyet, sanık Muhammet Karaaslan özelinde, "dosyadaki delillerin büyük ölçüde toplandığı, sanığın delilleri karartma, kaçma, saklanma veya mağdur ve tanıklar üzerinde baskı kurma şüphesinin kalmadığı, tutuklulukta geçirdiği süre, kanunen öngörülen en uzun tutukluluk süresinin dolmak üzere olması ve tutuklama tedbirinden beklenen faydanın adli kontrol ile sağlanabileceği" gerekçeleriyle, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 109/3-a maddesi uyarınca yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol uygulanarak tahliyesine oy birliğiyle hükmetti.

Kahramanmaraş'ta motosiklet sürücüsü trafiği tehlikeye attı: Üzerine yattı
Kahramanmaraş'ta motosiklet sürücüsü trafiği tehlikeye attı: Üzerine yattı
İçeriği Görüntüle

Bir sonraki duruşma, 15 Mayıs 2026 tarihinde yapılacak.