Denizli'de şüpheli bir biçimde hayatını kaybeden üç çocuk babası 40 yaşındaki İbrahim Kayaslan'ın ölümüne dair soruşturma, televizyon ekranlarında yeni boyutlar kazanıyor. İbrahim Kayaslan'ın eşi Samime Kayaslan'ın canlı yayındaki çelişkili açıklamaları, olayın üzerindeki sis perdesini kalınlaştırıyor.
Program sunucusu Müge Anlı, Samime Kayaslan’a, kocasının sadakatsizliğini öğrendikten sonra sevgilisi olduğu iddia edilen İzzet'e gidip gitmediğini sordu. Kayaslan, ilk başta bu soruya "Bilmiyorum!" yanıtını verdi. Ancak Müge Anlı, Samime Kayaslan’ın polise verdiği ifadede, İbrahim Kayaslan’ın "İntikam alacağını söyledi!" dediğini hatırlatınca, Kayaslan tekrar çelişkili bir duruma düştü.
Samime Kayaslan, bunun üzerine "İntikam alacağını dile getirdi ancak İzzet'e gidip gitmediğini bilmiyorum!" sözleriyle yanıtını yineledi.
EŞİNİN İHANETİNİ ÖĞRENDİ, ARDINDAN ŞÜPHELİ BİR ŞEKİLDE YAŞAMINI YİTİRDİ!
Müge Anlı, İbrahim Kayaslan'ın ihanet şüphesiyle sarsılmasının ardından şüpheli ölümünü masaya yatırırken, Samime Kayaslan'ın eşinin vefatından sonraki bir haftalık süreçteki davranışlarını sorguladı.
Anlı, Samime Kayaslan'a, aldatma olayının açığa çıkması nedeniyle Esma Hanım'ın evine veya kendi evine gidemediğini belirterek, annesinin evinde geçirdiği bu bir haftada neler yaptığını sordu. Kayaslan, "Ben ne yapabilirim? Anneme ayaklarımın altını verdim, komşular kırkını okusun diye. Bir saniye, ne yaptın?" gibi sorulara karşı, Müge Anlı eşi için anma ritüellerinin yerine getirilip getirilmediğini araştırdı: "Mesela kocana bir helva yapıp komşulara dağıtabilirdin. Yaptın mı bunları?"
Samime Kayaslan, bu soruya "Yapmadık. Çünkü öyle bir durumum yoktu. Hastaneden yeni çıkmıştım, hiçbir şeyim yoktu. Kıyafetlerimi bile hastanede başkası getirmişti." sözleriyle yanıt verdi.
CENAZEYE KATILMADIĞINA DAİR ŞOKE EDEN AÇIKLAMA
Samime Kayaslan, yaşadığı şaşkınlığı ve yası şu sözlerle ifade etti: "Müge Hanım, eşimin vefat ettiğine dahi inanamadım. Hastaneden çıktığımda eşimin öldüğünü bile bilmiyordum."
Anlı, Samime Kayaslan'ın kayınvalidesi tarafından eve kabul edilmediğini anladığını belirterek, annesinin evinde kaldığı sırada kocasını çok sevmesine rağmen neden helva kavurmadığını tekrar sordu. Samime Kayaslan, "Kavurmadım çünkü o durumda değildim. Hastaneden çıktım. Birkaç gün sonra tekrar krizler geçirip yeniden hastaneye yattım." şeklinde cevapladı.
Müge Anlı, bu tür adetlerin önemini vurgularken, Samime Kayaslan ise kendi memleketlerindeki gelenekleri açıkladı: "Müge Hanım, bizim köyümüzde yedi gün dolunca, köyde kaç kişi varsa o kadar ekmek alır, tüm köye dağıtırız."
Anlı'nın, "Eşinin yasını tutmadın gibi söyleniyor ya, bu yüzden soruyorum," demesi üzerine Kayaslan, "Bizim evimiz zaten çok kalabalıktı. İkramlar oldu, gerekenler yapıldı ama ben o sırada eşimin öldüğüne bile inanamıyordum. Cenazesine katılmadım, ölüsünü görmedim. O yüzden inanamadım. Yoldan araba geçerken hâlâ eşimin geleceğini bekliyordum." diyerek şok edici bir itirafta bulundu.
2 AĞUSTOS'TA HORTUM GİBİ YAĞMUR YAĞMIŞ
Programda, İbrahim Kayaslan'ın annesinin de çarpıcı ifadeleri gündeme geldi. Anne, oğlunu baştan çıkardığı iddia edilen kişi için, "Bunu kimse kabul etmedi. En sonunda gelinimle arkadaşlık kurdu, oraya gidip gelirken benim çocuğumu ayarttı." dedi. Gelinine, "Bak kızım, baban biraz kendine çekidüzen versin diyor sana," dediğini ancak dinletemediğini belirtti.
Müge Anlı, Samime Kayaslan’ın aldatma olayının ortaya çıktığı 17 Temmuz'dan 16 gün sonra, 2 Ağustos'ta ölen İbrahim Kayaslan'ın o günkü ölüm saatlerindeki hava koşullarını gündeme getirdi. Kayaslan'ın gece 02.30 – 03.30 saatlerinde kalkıp şoförlük yaparak işçileri tarlaya götürdüğünü hatırlatan Anlı, o gün çok fırtınalı ve yağmurlu bir hava olduğunu gösteren görüntüleri ekrana taşıdı.
Anlı, "Sizin o yağmurda, çer çamurun içinde orada ne işiniz var?" diye sordu. Samime Kayaslan, "Hayır, yağmur yağmamıştı. Biz cumartesi çalışıyorduk, pazar günü yağmur tehlikesi vardı. Biz oradayken yağmur yağmadı, belki bizden sonradır," diye yanıtladı.
Müge Anlı, görüntülerin aksini gösterdiğini belirterek, "Saat 6'da bu fırtına varmış. Sen de dün, fırtına vardı, o yüzden 03.30'a kadar çalışabildik demiştin," dedi. Samime Kayaslan ise, "Bütün işçiler şahit, 03.30'a kadar çalıştık. Normalde öğlen bırakırdık ama ertesi gün yağış var diye bir fazla örtelim dedik," dedi.
Kayaslan, fırtınanın olmadığını iddia ederek, "Rüzgârdan çelteler atamıyoruz diye işi bıraktık, otobüse binip geri geldik. Ne yolda ne köyümüzde yağmur yağmadı, yağmuru görmedim," sözlerini tekrarladı.
KAYINVALİDE: 2 YILDIR BAŞKALARIYLA GÖRÜŞÜYOR DEDİKODUSU VARDI
Müge Anlı, Samime Kayaslan'a yönelik köydeki dedikoduları da sordu: "İki yıldır başkalarıyla görüştüğün dedikodusu çıkıyor."
Samime Kayaslan, "Hayır, böyle bir şey yok. Gerçekten yok," dese de, bu dedikodunun İzzet'le değil, tarlada çalışan başka biriyle ilgili çıktığını ve bunu hem kendisinin hem de eşinin ve ailesinin duyduğunu kabul etti.
Kayınvalide ise, gelininin okulda çalışırken hal ve hareketlerinin, giyim tarzının değiştiğini, birçok kişinin bunu fark ettiğini ve velilerin de dedikodu yaptığını iddia etti. Kayınvalide, Samime'yi ikaz ettiğini, "Bak kızım, baban biraz kendine çeki düzen versin diyor sana," dediğini ancak dinletemediğini öne sürdü.
Samime Kayaslan ise, eşiyle borç, kumar ve gazino nedeniyle tartıştıklarını, kayınvalidesinin kendisine, "Bazı laflar varmış. Hâline, hareketine dikkat et. Bize laf getirme," dediğini anlattı.
Olayla ilgili soruşturma ve adli süreç devam ediyor.




