Türkiye, 6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olan yıkıcı depremlerin acı hatırasını hala yüreğinde taşırken, ülkenin dört bir yanında hissedilen sarsıntılar, deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle Ege Denizi'nde son günlerde yaşanan yoğun deprem aktivitesi, vatandaşlar arasında büyük bir endişeye neden oluyor.

TÜRKİYE'NİN SİSMİK BOŞLUKLARI: BÜYÜK TEHLİKE KAPIDA MI?

Kahramanmaraş depremlerinin 2. yıl dönümünde, Türkiye'nin deprem hazırlığı ve risk yönetimi konusundaki eksiklikleri yeniden gündeme gelirken, Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan'dan çarpıcı açıklamalar geldi. Aykan, Kahramanmaraş'ta büyük bir deprem beklendiğini ve bu bölgenin bir sismik boşluk olarak değerlendirildiğini defalarca dile getirdiklerini hatırlatarak, Türkiye'deki diğer sismik boşluklara dikkat çekti. Aykan'a göre, Türkiye'de kırılma zamanı gelmiş, gerilimi yüksek 20 fay bulunuyor ve bu faylar her an büyük bir depreme neden olabilir. Özellikle Kuzey Anadolu Fayı'nın Marmara Denizi içerisinden geçen kuzey kolunun 250 yıldır kırılmayan bir sismik boşluk olduğunu vurgulayan Aykan, bu durumun büyük bir tehlike arz ettiğini belirtti.

TÜRKİYE'NİN DİRİ FAY HARİTASI: 24 KENT MERKEZİ DİRİ FAY ÜZERİNDE

Türkiye'nin diri fay haritasına bakıldığında, 5.5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip 500 diri fayın bulunduğu görülüyor. Bu durum, Türkiye'nin önemli bir bölümünün deprem tehlikesi ve riski altında olduğunu gösteriyor. Aykan'ın verdiği bilgilere göre, 24 kentimizin şehir merkezinden diri fay geçiyor. Bu kentler arasında Balıkesir, Bursa, Kocaeli, Bolu, Sakarya, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Burdur, Kütahya, Eskişehir, Konya, Aksaray, Tokat, Kayseri, Osmaniye, Hatay, Kahramanmaraş, Erzurum, Erzincan, Hakkari ve Bingöl bulunuyor. Bu durum, Türkiye'nin deprem riskinin ne kadar yüksek olduğunu gözler önüne seriyor.

SİSMİK BOŞLUKLAR: HER AN KIRILABİLECEK FAYLAR

Türkiye'de yaklaşık 20 yerde sismik boşluk olarak tanımlanan fay bulunuyor. Bu faylar, kırılma zamanı gelmiş, yeterli derecede gerilim birikmiş ve her an kırılabilecek fay parçaları olarak tanımlanıyor. Bilimsel çalışmalar, özellikle Kuzey Anadolu Fayı'nın Bingöl ve Marmara Denizi içerisinden geçen kısımları, Hakkari Yüksekova, İzmir, Antakya, Adıyaman, Erzurum, Ağrı, Aydın, Denizli ve Muğla taraflarındaki fayların sismik boşluk olarak değerlendirildiğini ve yakın gelecekte deprem üretme ihtimali olan faylar sınıfında olduğunu gösteriyor.

MARMARA DEPREMİ: TÜRKİYE'NİN KABUSU MU?

Marmara Denizi'nde beklenen büyük deprem, Türkiye'nin en büyük kabuslarından biri olarak görülüyor. Aykan, Marmara Denizi içinden geçen Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey koldaki deprem dağılımlarına bakıldığında, en son depremlerin 1509 ve 1766 yılında gerçekleştiğini ve 200-250 yıllık tekrarlama periyotları olduğu düşünüldüğünde bu alanın bir sismik boşluk olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Burada olacak büyük bir depremden Marmara Denizi'ne kıyısı olan tüm illerin etkileneceğini belirten Aykan, 28 milyon insanın etkileneceği bu senaryonun Türkiye için büyük bir yıkım anlamına geleceğini ifade etti.

BURSA'DAKİ FAY HATTI: 624 YILDIR SUSKUN

Bursa'da tarihi deprem kayıtlarına göre, en son hasar yapıcı depremler 1855 tarihinde meydana gelmiş. Ancak, yapılan çalışmalar sonucunda şehir merkezinden geçen Kayapa-Yenişehir Fayının 1400 yılında bir depreme neden olduğu ve üzerinden 624 yıl geçtiği belirlendi. Aykan, bu fayın 7'nin üzerinde bir deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğunu belirterek, Bursa'daki fay hatlarına dikkat çekti.

Evde bakım maaşı yatan iller 26 Mart Çarşamba! Evde bakım maaşı yatan iller 26 Mart Çarşamba!

EGE DENİZİ'NDEKİ DEPREMLER: TÜRKİYE KIYILARINDA TSUNAMİ TEHLİKESİ
Ege Denizi'nde meydana gelen depremlerin Afrika levhasının Anadolu levhasının altına dalmasından kaynaklandığını belirten Aykan, bu depremlerin Santorini Adası'nın kuzey doğusuna doğru yoğunlaştığını söyledi. Aykan, Ege Denizi'nde 6,5 - 7 ve üzeri büyüklükte deprem olması durumunda Ege kıyılarında tsunami beklenebileceğini ve bu durumun Türkiye kıyılarında yıkıcı bir etki yapabileceğini vurguladı. Özellikle Aydın ve Muğla illerindeki vatandaşların bu konuda çok dikkatli olması gerektiğini belirtti.

TÜRKİYE'NİN DEPREM POLİTİKASI: ACİL EYLEM PLANI GEREKLİ
Kahramanmaraş depremlerinin ardından Türkiye'nin deprem politikası ve risk yönetimi konusundaki eksiklikleri bir kez daha gündeme geldi. Uzmanlar, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi ve acil bir eylem planı hazırlaması gerektiğini vurguluyor. Depreme dayanıklı binaların inşası, kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması, fay hatları üzerindeki yapılaşmanın engellenmesi ve vatandaşların deprem bilincinin artırılması gibi konuların öncelikli olarak ele alınması gerektiği belirtiliyor. Aksi takdirde, Türkiye'nin deprem riski yüksek bölgelerinde yaşayan milyonlarca insanın hayatı tehlike altında olmaya devam edecek.