Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, Gazeteci Mesut Tuğrul’un sunduğu "Fuar Akşamları" canlı yayın programında önemli açıklamalarda bulundu. Yardımcıoğlu, 3. Dünya Savaşı olasılığı, Suriye-Türkiye ilişkileri, İsrail’in bölgede aldığı tutum ve Türkiye’deki Suriyelilerin geleceği, mücbir sebep hali gibi konular üzerine çarpıcı değerlendirmeler yaptı.
3. DÜNYA SAVAŞI VE KÜRESEL DİNAMİKLER
Prof. Yardımcıoğlu, 3. Dünya Savaşı’nın olası senaryoları üzerine dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Savaşın Orta Doğu merkezli olabileceğini ve bölgede Rusya ile NATO ülkelerinin karşı karşıya gelebileceğini belirtti. Yardımcıoğlu, bu senaryoda Amerika Birleşik Devletleri’nin İsrail’i destekleyeceğini, bölgedeki üslerinin ise İsrail'in güvenliği için stratejik konumda olduğunu ifade etti.
"ABD, PKK’yı eğitiyor, bu eğitimin arkasında İsrail’in çıkarları var. İsrail ve ABD’nin bölgede PKK ile iş birliği içerisinde olduğunu görüyoruz. Bu hamlelerin Türkiye, İran ve Suriye'ye karşı olduğunu gözlemlemek zor değil."
Yardımcıoğlu, Suriye ile Türkiye arasındaki ilişkilerin uzun vadede nasıl şekilleneceğine de değindi. Amerika’nın bölgede bir "Barzan devleti" kurma hayali olduğunu belirten Yardımcıoğlu, bu çabanın Suriye, Irak, İran ve Türkiye’yi bölmeyi hedeflediğini ileri sürdü. Ancak Türkiye’nin bu hamleleri boşa çıkaracak güçte olduğunun da altını çizdi.
Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin geleceği hakkında da konuşan Yardımcıoğlu, bu sorunun sadece Türkiye’nin değil, küresel bir meselenin parçası olduğunu söyledi.
"Suriyelilerin durumu, Türkiye’nin dış politikasına doğrudan etki eden bir mesele. Burada duygusal değil, akılcı hareket etmek zorundayız."
İsrail-Filistin meselesine dair de çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Yardımcıoğlu, Türkiye’nin duygusal tepkilerden ziyade stratejik çıkarlarını öncelemesi gerektiğini vurguladı. Yardımcıoğlu, Türkiye’nin Filistin’e verdiği desteğin devam edeceğini, ancak bu desteğin devlet aklıyla yürütülmesi gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu’nun açıklamaları, bölgedeki gelişmelere dair önemli ipuçları sunuyor. Özellikle 3. Dünya Savaşı olasılığı, Türkiye’nin dış politikadaki tutumu ve bölgede yaşanan güç savaşları üzerine dikkat çekici görüşler sundu.
SON GÜNLERİN GÜNDEM KONUSU: MAYMUN ÇİÇEĞİ
Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu’ndan Maymun Çiçeği ve Kızamık Aşısı Üzerine Çarpıcı Açıklamalar
Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, son günlerde dünya gündemini etkileyen maymun çiçeği hastalığı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yardımcıoğlu, maymun çiçeğinin kızamık aşısı ile ilişkisini ve bu konuda kamuoyunda oluşan endişeleri değerlendirdi.
Prof. Dr. Yardımcıoğlu, çocukken uygulanan kızamık aşılarının maymun çiçeği hastalığına karşı da koruyucu etkisi olabileceğini belirtti. "Çocukken bize genellikle kaynamış aşılar yapılırdı. Bu aşılar, kızamık gibi hastalıklara karşı koruyucudur. Maymun çiçeği, çiçek hastalığının bir türüdür ve dolayısıyla bu tür aşılar bir derece koruma sağlayabilir" dedi.
Yardımcıoğlu, maymun çiçeği hastalığının küresel bir pandemi yaratma potansiyeline sahip olup olmadığına dair endişeleri eleştirdi. "Eğer birileri yeni bir pandemi tehlikesi yaratma çabasında ise, bunun bir manipülasyon olabileceğini düşünüyorum. Geçmişte Afrika'daki elmas ve altın kaynakları yüzünden yaşanan savaşlar gibi, bu tür spekülasyonlar da belirli çıkar gruplarının işine yarıyor olabilir" şeklinde konuştu.
Yardımcıoğlu, Afrika’daki iç karışıklıklar ve savaşların, bu tür doğal kaynaklar üzerindeki çatışmalardan kaynaklandığını belirterek, Türkiye’nin bu tür spekülasyonlara karşı dikkatli olması gerektiğini vurguladı. "Türkiye olarak, yerli ve milli hamleler yaparak, ülkemizin menfaatine olmayan manipülasyonlardan uzak durmalıyız" diye ekledi.
Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu’nun açıklamaları, maymun çiçeği hastalığının mevcut durumu ve bu konudaki endişelere dair önemli bir bakış açısı sunuyor. Yardımcıoğlu, bu konuda kamuoyunun bilinçli ve dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
SURİYE İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ İLİŞKİLER VE TERÖR ÖRGÜTLERİ
Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu’ndan Suriye ve Suriyeli Mültecilerle İlgili Açıklamalar
Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkiler ve Suriyeli mültecilerin durumu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yardımcıoğlu, iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesiyle birlikte terör örgütlerinin bölgeden temizlenmesinin mümkün olup olmayacağını değerlendirdi.
Yardımcıoğlu, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin iyileşmesinin her iki ülke için faydalı olacağını belirtti. "Suriye ile Türkiye arasındaki sorunların aşılması, hem Türkiye hem de Suriye için yararlı olacaktır. Bu, sadece liderlerin değil, bölgedeki halkların da yararına bir gelişme olacaktır. Ortak hareketler ve el sıkışmalar olumlu sonuçlar doğurabilir" dedi.
Suriyeli mültecilerin Türkiye'deki durumu ve geleceği hakkında da konuşan Yardımcıoğlu, bu mültecilerin ülkedeki iş gücü piyasasına katkıda bulunduğunu ve bu durumun bölgesel ekonomik dengeyi etkilediğini ifade etti. "Suriyeliler, özellikle bazı sanayi sektörlerinde önemli bir iş gücü sağlıyor. Onların Türkiye'den gönderilmesi, üretim süreçlerini olumsuz etkileyebilir ve bazı sektörlerde ciddi sorunlara yol açabilir" şeklinde konuştu.
Yardımcıoğlu, Suriyeli mültecilerin Türkiye'den gönderilmesinin üretim ve ekonomik aktiviteler üzerinde büyük etkiler yaratabileceğini belirterek, "Eğer Suriyeliler gönderilirse, bu durum ekonomik olarak ciddi sıkıntılara neden olabilir. Türkiye'deki iş gücü piyasasında büyük bir boşluk oluşabilir" dedi.
Yardımcıoğlu, Türkiye'nin ekonomik ve siyasi durumu üzerine de yorumda bulundu. Ekonomik politikalar ve mülteci politikaları hakkında eleştirilerde bulunan Yardımcıoğlu, Türkiye'nin mevcut politikalarının bazı sorunlara yol açabileceğini belirtti. "Ekonomik ve siyasi politikalar üzerine yapılacak düzenlemeler, hem iş gücü piyasasını hem de genel ekonomik durumu etkileyebilir. Bu konuda dikkatli ve bilinçli hareket edilmesi gerektiğini düşünüyorum" diye ekledi.
Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu’nun açıklamaları, Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkiler, Suriyeli mültecilerin durumu ve bu konudaki politikaların ekonomik etkileri üzerine önemli bilgiler sunuyor. Yardımcıoğlu, bu meselelerin titizlikle ele alınması gerektiğini vurguladı.
MÜCBİR SEBEP HALİNİN SONU VE KDV İADESİ SORUNLARI
Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu’ndan Mücbir Sebep ve Ekonomik Durumla İlgili Açıklamalar
Batı Asya Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, mücbir sebep halinin 31 Ağustos’ta sona erecek olması ve bu durumun ekonomik etkileri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Yardımcıoğlu, mücbir sebep halinin son bulmasının ardından yaşanabilecek sorunlara dikkat çekti.
Yardımcıoğlu, KDV iadesi sürecinde yaşanan zorlukları ve ihalelerde karşılaşılan engelleri eleştirdi. "KDV iadesiyle ilgili yaşanan sorunlar hem olumlu hem de olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. İhracata yönelik satış yapan firmalar, risk raporları nedeniyle iade süreçlerinde sıkıntı yaşayabiliyor. Bu durum, ihalelerde sorun yaşanmasına neden oluyor" dedi.
Yardımcıoğlu, ekonomik kriz ve yüksek faiz oranlarının işletmeler üzerindeki etkilerine de değindi. "Bugün, yüzde ellilik faiz oranlarıyla kredi kullanarak yatırım yapmak neredeyse imkansız. İşletmeler can çekişiyor ve Türkiye'nin ekonomik durumu giderek kötüleşiyor" şeklinde konuştu.
Ayrıca, mücbir sebep halinin uzatılmasının yeterli olmadığını belirten Yardımcıoğlu, bu durumun kredi borçlarını öteleme veya diğer ekonomik destekler sağlama konusunda yetersiz olduğunu ifade etti. "Mücbir sebep halinin uzatılması, borçların ertelenmesi gibi tedbirler yeterli değil. Özellikle deprem sonrası kurulan işletmelerin desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Prof. Dr. Yardımcıoğlu, Türkiye'nin ekonomik ve mali yönetimini de eleştirdi. "Türkiye'nin ekonomik sorunları, devletin vergi ve mali politikalarından kaynaklanıyor. Maliye Bakanlığı'nın bu süreçte etkin bir destek sağlamadığını düşünüyorum. Ekonomik kriz, özellikle Maraş ve çevresindeki bölgelerde daha da derinleşti" diye ekledi.
Yardımcıoğlu, hükümetin ekonomik sorunlara yeterince çözüm üretmediğini ve finansal desteklerin yetersiz olduğunu belirtti. "Günümüzde sanayiciler ve işletme sahipleri ekonomik zorluklarla başa çıkmaya çalışıyor. Ancak devletin sunduğu destekler ve teşvikler yetersiz kalıyor" dedi.
Yardımcıoğlu, ekonomik ve mali tedbirlerin daha etkili bir şekilde uygulanması gerektiğini vurguladı.