Zira Avrupa’nın en büyük nükleer santralı Zaporijya’nın çatışmaların ortasında kalması sonrası 'ikinci bir Çernobil' korkusu her geçen gün büyüyor.
Ukrayna devletine ait nükleer enerji şirketi Energoatom'un başkanı Petro Kotin'in açıklamaları ile Rusya'nın planı gün yüzüne çıktı.
Kotin, Rusya'nın Zaporijya tesisini Ukrayna'nın elektrik şebekesinden ayırmayı planladığını, bu durumun ciddi bir soğutma sistemi arızası riski doğurduğunu açıkladı.
İngiliz Daily Mail gazetesinde yer alan habere göre, Kotin, Rus mühendislerin nükleer santrali Ukrayna'nın elektrik şebekesinden kesmek için ayrıntılı planlar oluşturduklarını da sözlerine ekledi.
Kotin sözlerine şöyle devam etti;
'Bu bağlantı kesilmesi sırasında tesis herhangi bir güç kaynağına bağlanmayacak ve tehlikenin ana nedeni bu. 90 dakika soğutma sağlayamazsanız, zaten erime başlayacak.'
UKRAYNALI PERSONEL: İŞKENCE GÖRÜYORUZ
Aynı habere göre, tesiste görev alan Ukraynalı personel, sessiz kalmaları için Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) ajanları tarafından işkence gördüklerini söyledi.
İKİ TARAF DA BİRBİRİNİ SUÇLUYOR
Rusya bölgenin silahsızlandırılmasının 'bu aşamada bir seçenek olmadığını' belirterek Ukrayna'nın provokasyonlara imza atabileceği iddiasını her fırsatta dile getiriyor.
ZELENSKİ: ÖZEL HEDEF HALİNE GELDİLER
Bu iddiayı dile getiren Zelenski, 'Tesisi siper olarak kullanarak ateş eden her Rus askeri, istihbarat ajanlarımız, özel servislerimiz ve ordumuz için özel bir hedef haline geldiğini anlamalıdır' demişti.
BU SANTRAL NEDEN ÖNEMLİ?
1984 ve 1995 yılları arasında inşa edilen Zaporijya nükleer santrali, Avrupa'nın en büyük ve dünyanın dokuzuncu en büyük nükleer santrali konumunda.
Her biri 950 MW üreten altı reaktöre ve toplam 5 bin 700 MW çıkışa sahip olan tesis Ukrayna'nın enerjisinin 4'te 1'ini üretiyor.
Tesis, Dinyeper nehri üzerindeki Kakhovka rezervuarının kıyısında, Güneydoğu Ukrayna'da Enerhodar'da yer alıyor.
Nükleer santral Donbas bölgesinden yaklaşık 200 kilometre, Kiev'in 550 kilometre güney doğusunda yer alıyor.
ON BİNLERCE HAYATA MAL OLDU
26 Nisan 1986'da, o dönem Sovyetler Birliği'ne bağlı olan Ukrayna'nın başkenti Kiev'in 130 kilometre kuzeyindeki Çernobil kenti, insanlık tarihinin en korkunç çevre felaketlerinden birine sahne olmuştu.
Pripyat şehri yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali'nin dördüncü reaktöründe yaşanan patlama sonucu çevreye, 1945'te Hiroşima'ya atılan atom bombasının 50 katına eşit miktarda radyasyon yayılmıştı.
Patlamanın ardından radyoaktif madde yüklü bulutlar Türkiye dahil birçok ülkeyi etkilemiş, Çernobil nükleer faciası bazı bağımsız araştırmalara göre yaklaşık 200 bin kişinin doğrudan ya da dolaylı olarak ölümüne sebep olmuştu.
Kaynak: Hürriyet
