Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremde, Onikişubat İlçesi Hayrullah Mahallesi'nde yaşayan Hatice Yalçimin ve ailesi, depremin yıkıcı etkileri altında kaldı.

Büyükşehir’den Tavşantepe ve Hürriyet Mahallelerine Sağlam Altyapı Büyükşehir’den Tavşantepe ve Hürriyet Mahallelerine Sağlam Altyapı

Eşi ve 3 yaşındaki kızı Fatmanur Yalçimin ile birlikte enkaz altında 3 saat boyunca bekleyen Hatice Yalçimin, kızının ise 3 gün sonra kurtarıldığını belirtti.

"DEPREM SIRASINDA KIYAMET KOPUYORDU"

Yalçimin, depremi hissetmediklerini ve o anın kıyamet gibi geldiğini ifade ederek, "10 katlı binanın 3. katındaydık. Binada bulunan 70 kişiden 66'sı yaşamını yitirdi. Biz ailece çıktık, görümcemin ise ayağı kesildi. Deprem sırasında yatıyorduk, ne birinci depremi hissettik ne de ikinci depremi. Yatakla birlikte aşağı doğru inmiştik ve o an kıyamet kopuyor zannettik. Deprem o an aklımıza bile gelmedi. Eşim yanımdaydı ve deprem olduğunu söyledi. O an kalkmaya çalıştık ama her yerimiz moloz yığınlarıydı" dedi.

"KIZIMIN SESİ BENİ YIKTI"

Yalçimin, kızının sesini duyduğu anı da paylaşarak, "Kızım başka odadaydı ve o an sesini duydum. Anneciğim korkuyorum diyordu. O an kızımın sesini duyunca çok kötü oldum. Dışarıdan sesimi duyan var mı diye sesler geliyordu. Daha sonra ise bizim çıkabileceğimizi söylediler fakat benim aklıma kızım geldi. Biz ailemin çabası ile kurtarıldık fakat kızım 3 gün boyunca enkaz altında kaldı" şeklinde konuştu.

"RABBİM BİR DAHA YAŞATMASIN"

Zorlu anları yaşayan Yalçimin, duygusal bir şekilde, "Kızım iki duvar arasındayken ben dışarıdaydım. Sanki dünya üzerime geliyordu. Kızımı sanki ölüme terk etmiş gibi hissediyordum. Çok zordu ve Rabbim bir daha yaşatmasın" ifadelerini kullandı.

"TELEFONLA GELEN UMUT"

Kızının kurtarılmasının ardından duyduğu mutluluğu dile getiren Yalçimin, "Televizyonda depremleri hep görüyorduk ama ben böyle bir felaket görmedim. Kızım 3 gün boyunca enkaz altında kaldı ve çıkarılmadan önce molozların içerisinde üçgen şeklinde kaldığını söylediler. Eğer kepçeyle ya da vinçle kaldırırsak cesedini alırız dediler. Yani imkansızın da imkansızı dediler. Allah kimseyi evladıyla sınamazsın. Allah kimseye de böyle acılar yaşatmasın" dedi.

Editör: İsa Aslantaş