Türkiye Büyük Millet Meclisi Sanayi Komisyonu'nda kabul edilen ve kamuoyunda "11. madde" olarak bilinen yeni düzenleme, Kahramanmaraş'ın verimli zeytinlik sahalarını enerji ve maden projelerine açarak büyük bir endişe yarattı. Ziraat mühendislerinden çevre hukukçularına kadar birçok uzmanın uyarısı, bu yasa değişikliğinin bölgenin tarım alanlarını ve hassas ekolojik dengesini geri dönülmez biçimde etkileyebileceğini ortaya koyuyor.

ZEYTİNLİKLER MADEN SAHASINA DÖNÜŞEBİLİR: KORUMA KALDIRILDI

Yeni yasal düzenleme, "kamu yararı" adı altında zeytinlik bölgelerde madencilik faaliyetlerinin önünü açıyor. Buna göre Kahramanmaraş'taki zeytinliklerde:

Geçici maden tesisleri kurulabilecek.

Zeytin ağaçları sökülerek başka alanlara taşınabilecek.

Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçleri hızlandırılacak, hatta bazı kurumların görüşü alınmasa bile bu durum "olumlu görüş" olarak kabul edilecek.

Bu adımlar, 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun ile zeytinliklere sağlanan güçlü korumayı fiilen ortadan kaldırıyor.

ZİRAAT MÜHENDİSİ BOZGEYİK UYARIYOR: "GERİ DÖNÜLEMEZ ZARARLAR KAPIDA"

Ziraat Mühendisi Karaca Bozgeyik, yeni düzenlemeyi değerlendirirken Kahramanmaraş özelinde önemli uyarılarda bulundu. Bozgeyik, "Bu yasa değişikliği, zeytinliklerin koruma statüsünü açıkça deliyor. Daha önce benzer girişimler Danıştay tarafından iptal edilmişti. Ancak bu kez düzenleme doğrudan yasa yoluyla getiriliyor ve Cumhurbaşkanı'nın onayına sunulacak. Bu nedenle yargı süreci yeniden başlayabilir" dedi.

Plastik Kirliliğine Son Ver, Yaşamı Koru!
Plastik Kirliliğine Son Ver, Yaşamı Koru!
İçeriği Görüntüle

Bozgeyik, özellikle ÇED süreçlerinin zayıflatılmasının, çevresel denetimlerin işlevsiz hale gelmesi anlamına geldiğini vurguladı. "ÇED raporu alınmasa dahi projeler onaylanmış sayılacak. Bu durum, zeytinliklerle birlikte Kahramanmaraş'ın tüm doğal alanlarının ciddi tehdit altına girmesi demek" şeklinde konuştu.

ZEYTİNLİKLER VE İKLİM HEDEFLERİ ARASINDAKİ ÇELİŞKİ

Yeni yasal düzenleme, Türkiye'nin 2053 net sıfır karbon hedefleriyle de büyük bir çelişki barındırıyor. Zeytinlikler, aynı zamanda karbon yutak alanları olarak ekolojik dengeyi koruyan kritik bölgeler arasında yer alıyor. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) ve Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) gibi önemli kuruluşlar, yasanın bu haliyle iklim politikaları ve uluslararası çevre sözleşmeleriyle uyumsuz olduğunu belirtiyor.

KAHRAMANMARAŞ İÇİN RİSK BÜYÜK

Kahramanmaraş, son yıllarda zeytin üretiminde önemli bir merkez haline geldi. Genişleyen zeytinlik alanlar, hem kırsal kalkınmayı hem de yerel ekonomiyi güçlendiriyor. Ancak yeni düzenleme, bu değerli tarım alanlarının enerji veya maden projeleri için dönüştürülmesinin önünü açarak Kahramanmaraş'ın tarımsal üretimini ve kırsal yaşamını büyük bir riske atıyor.

Zeytin üreticileri, ağaçların taşınmasının veya yeni alanlara dikilmesinin kağıt üzerinde çözüm gibi görünse de, zeytinin toprağa ve iklime olan hassas bağlılığı nedeniyle bunun uygulanabilir olmadığını özellikle vurguluyor.

HUKUKİ MÜCADELE KAPIDA

2022 yılında Danıştay, benzer bir düzenlemeyi anayasal koruma ilkelerine aykırı bularak iptal etmişti. Ancak mevcut değişiklik yasa ile getirildiği için yargı süreci daha uzun ve karmaşık olacak. Yine de hukukçular, anayasa, çevre koruma yasaları ve uluslararası sözleşmelere dayanarak itirazların gündeme geleceğini belirtiyor. Kahramanmaraş'ın yeşil geleceği için hukuki mücadelenin başlayacağı öngörülüyor.