Son yıllarda Türkiye'de kış aylarının beklenen yağışları getirememesi, kuraklık tehlikesini doruk noktasına taşıdı. Barajlardaki su seviyelerinin endişe verici bir hızla gerilemesi, pek çok şehirde su kısıtlamalarına yol açarken, bu krizin gölgeleri Türkiye'nin bereketli topraklarına ve önemli su kaynaklarına da vurdu. Bir zamanlar ziyaretçilerin akınına uğrayan bazı göller, maalesef tamamen kuruyarak yok olma noktasına geldi.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü, durumu gözler önüne seren çarpıcı bir rapor yayımladı. Standart Yağış İndeksi Metoduna göre hazırlanan 2025 Ağustos Ayı Meteorolojik Kuraklık Durumu değerlendirmesi, Türkiye'nin acil önlem alması gereken bir krizle karşı karşıya olduğunu gösterdi.
24 AYLIK RAPOR KORKUTUCU BİR MANZARA
Yayınlanan 24 aylık rapora göre, Eylül 2023 ile Ağustos 2025 tarihleri arasında Kahramanmaraş, olağanüstü ve yer yer şiddetli kuraklık koşullarının etkisi altında kaldı. Bu durum, şehirde tarım ve su yönetimi açısından ciddi bir tehdit oluşturdu.
SON BİR YILDA KURAKLIK TAM ZAM YAPTI
Ancak durum, son bir yıllık periyotta daha da vahim bir hal aldı. Eylül 2024 ile Ağustos 2025 tarihlerini kapsayan 12 aylık rapor, Kahramanmaraş'ın tüm ilçe ve kırsal alanlarında olağanüstü ve şiddetli kuraklığın hüküm sürdüğünü ortaya koydu. Özellikle Aralık 2024'ten itibaren bu durumun etkisini artırarak devam ettiği görüldü.
Rapora göre, geçtiğimiz Mart 2025 ayında şehir topraklarında kısmi bir rahatlama yaşandı. 6 aylık rapor, Mart 2025 ile Ağustos 2025 arasında şehrin pek çok bölgesinde ortalama kuraklık yaşanırken, bazı kritik bölgelerde olağanüstü kuraklığın etkilerinin sürdüğünü gösterdi.
KURAKLIK KORKUSU GERİ Mİ ÇEKİLİYOR?
Haziran 2025 ile Ağustos 2025 arasındaki 3 aylık rapor ise umut verici bir gelişmeye işaret etti. Aynı dönemde Kahramanmaraş'taki kuraklık seviyesinin çok şiddetli ve olağanüstü seviyelerden hafif ve normal seviyelere kadar gerilediği belirtildi.
Uzmanlar, kış aylarında beklenen yağışlarla birlikte Kahramanmaraş'ın bereketli topraklarındaki kuraklık seviyesinin de düşmesini ve şehirde bir nebze olsun nefes alınmasını beklerken, şu anki tablo alınacak önlemlerin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.