Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) vatandaşlar, devlet başkanını belirlemek üzere 19 Ekim Pazar günü sandık başındaydı. Yedi adayın rekabet ettiği seçim maratonunda, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, sandıktan zaferle ayrıldı. Seçmen iradesiyle KKTC'nin yeni lideri koltuğuna oturan Erhürman, siyaset ve akademik kariyeriyle dikkatleri üzerine çekiyor. Peki, Tufan Erhürman kimdir, siyasi duruşu ne yöndedir, Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilerde nasıl bir perspektif izleyecektir?

TUHAF ERHÜRMAN'IN HAYAT YOLCULUĞU

KKTC seçimlerinden galip çıkan Tufan Erhürman'ın öz geçmişi merak konusu oldu. Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, 11 Eylül 1970 tarihinde başkent Lefkoşa'da dünyaya geldi. İlk ve ortaöğretimini Türk Maarif Koleji'nde tamamladıktan sonra, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezuniyetini aldı. Aynı üniversitede kamu hukuku alanında yüksek lisans ve doktora çalışmalarını tamamladı. "Ombudsman ve yetkinin hukuki olmayan denetimi" başlıklı doktora tezi, kamu yönetimi sahasındaki yetkinliğini pekiştirdi. Türkiye ve KKTC'deki çeşitli üniversitelerde akademik görevlerde bulundu, ayrıca Türkiye Adalet Bakanlığı bünyesinde ombudsmanlık kurumunun kuruluş aşamasına destek verdi.

Tufan Erhürman, 2013 yılında Cumhuriyetçi Türk Partisi'nden Lefkoşa Milletvekili seçilerek meclis kürsüsüne çıktı. 2016'da Mehmet Ali Talat'ın ardından CTP Genel Başkanlık görevini üstlendi. 7 Ocak 2018 seçimlerinin ardından kurulan koalisyon hükûmetinde başbakanlık makamına atandı. 2 Şubat 2018 ile 22 Mayıs 2019 tarihleri arasındaki başbakanlık periyodunda, kamu reformu, şeffaflık odaklı yönetim anlayışı ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi kritik konuları önceliklendirdi.

Mardin Artuklu Nur Mahallesi 2+1 3+1 kura sonuçları isim listesi
Mardin Artuklu Nur Mahallesi 2+1 3+1 kura sonuçları isim listesi
İçeriği Görüntüle

LİDERİN SİYASİ DURUŞU VE KIBRIS PERSPEKTİFİ

Tufan Erhürman'ın siyasal görüşü, Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin benimsediği sosyal demokrat ideolojiyi temsil ediyor. Erhürman, Kıbrıs meselesine yönelik "federasyon temelli" bir çözüm önerisini savunuyor. Ona göre "iki devletli çözüm" modeli, Kıbrıs Türk toplumunun uluslararası camiada tanınmasını sağlamayacak, hatta mevcut izolasyonların sürmesine neden olabilecektir. Bu sebeple Erhürman, müzakere masasına dönüşü, doğrudan ticaret ve temas kanallarının açılmasını, Kıbrıs Türklerinin eşit ortak statüsünde yer alacağı bir uzlaşma modelini destekliyor.