Kont Drakula ve Kazıklı Voyvoda unvanlarıyla bilinen, Eflak Prensi III. Vlad Tepeş, 1431 senesinde Macaristan'ın Segesşvar bölgesinde dünyaya geldi. Tarihe, esir aldığı Osmanlı askerleri başta olmak üzere, düşmanlarını kazığa çakarak işkenceyle infaz etmesiyle nam salan III. Vlad, sayısız film ve romanın ilham kaynağı olarak merak uyandırmayı sürdürüyor. Peki, bu acımasız hükümdar III. Vlad Tepeş kimdir?
III. VLAD TEPEŞ'İN REHİNLİK YILLARI VE TAHT MÜCADELESİ
Osmanlı İmparatorluğu'na yenilen babası, III. Vlad’ı rehin olarak teslim etti. Vlad, 1442-1448 yılları arasında, diğer beylik şehzadeleriyle birlikte altı yıl süren rehinlik dönemini Osmanlı topraklarında, Nif ve Tokat bölgelerinde geçirdi. Bu süreçte Osmanlı sarayında iyi bir eğitim görme fırsatı buldu. 1448'de, II. Kosova Savaşı sonrasında Osmanlı desteğini alarak Eflak tahtına geçme girişiminde bulundu, ancak bu ilk denemesi kısa sürdü. Macaristan tarafından desteklenen Eflak voyvodası II. Vladislav tarafından yenilgiye uğratıldı ve Boğdan'a sürgüne gönderilmek zorunda kaldı.
Macaristan Erdel beyi János Hunyadi, 1456'da Belgrad'ı Osmanlı kuşatmasına karşı savunmaya giderken, güney Erdel'in güvenliğini sağlaması için Vlad'ın komutasına bir ordu verdi. Bu durumu lehine çeviren Vlad, Eflak'a derhal bir sefer düzenledi. Rakibi II. Vladislav'ı öldürerek Eflak voyvodalığı görevini III. Vlad unvanıyla resmen üstlendi.
III. VLAD TEPEŞ KİMİN OĞLU VE TARİHSEL ÖNEMİ NE?
Vlad Tepeş, 1428 veya 1431 yıllarında Eflak hükümdarı Vlad Dracul'un ikinci oğlu olarak dünyaya geldi. Babasının Osmanlı'ya karşı aldığı yenilgiler ve zamanla bozulan ilişkileri nedeniyle Vlad ile küçük kardeşi Radu, küçük yaşta başkent Edirne'ye rehin olarak götürüldü. 1447'de Macaristan Valisi János Hunyadi, Eflak'ı işgal ederek Vlad'ın babası Vlad Dracul'u ve ağabeyi Mircea'yı öldürttü. Hunyadi, bunun üzerine Vlad'ın ikinci dereceden kuzeni II. Vladislav'ı yeni voyvoda olarak atadı.
Ekim 1448'de Hunyadi'nin Osmanlılara karşı askerî harekât başlatmasıyla II. Vladislav da ona eşlik etti. Zaman içinde Osmanlı'nın Eflak'taki askerî birliklerinde nüfuz kazanan Vlad, birlikleri stratejik biçimde yöneterek II. Vladislav'ı Eflak dışına püskürttü. Vlad'ın bu askerî yeteneği Edirne'de de büyük yankı uyandırdı ve emrine daha fazla Osmanlı askeri verildi. Ekim 1450'nin ortalarında Vlad, Osmanlı ve Rumenlerden oluşan karışık birliklerle önce Moldovya'ya, ardından Macar topraklarına girdi.
KORKUNÇ CEZALARIYLA ANILAN HÜKÜMDARIN YÜKSELİŞİ
Vladislav ile Macaristan arasındaki ilişkilerin bozulmaya başlaması, Macaristan'ı Vlad ile anlaşmaya yöneltti. Vlad, 1456'da Macaristan'ın da desteğiyle Eflak'ın kontrolünü tamamen ele geçirdi. Vladislav'ın kendisine karşı başlattığı ayaklanma girişimi başarısızlıkla sonuçlandı ve Vladislav idam edildi. Vlad, yönetimdeki pozisyonunu sağlamlaştırmak adına Eflak boyarları arasında kapsamlı bir tasfiye başlattı. Rakiplerini destekleyen Transilvanya Saksonlarına, gayrimeşru üvey kardeşi Keşiş Vlad'a ve Vladislav'ın kardeşleri olan Dan ile Başarab Laiotă'ya karşı savaş açtı.
Vlad, Sakson kasabalarını yakıp yıktı ve ileride adının duyulmasına neden olacak olan, en çok tercih ettiği işkence türü kazığa oturtmayı ilk kez bu kasabaların sakinleri üzerinde uyguladı. Vezirlerine ve Eflak halkına korku salarak itaatlerini sağlamak için, tekerlekli platformlara kazığa oturttuğu yüzlerce sivil insanı Eflak'a doğru yürüttü. Vlad'ın acımasız eylemlerini anlatan eserler, Almanca konuşulan bölgelerde çok satanlar listesine girdi. Rusya'da Vlad hakkındaki popüler anlatılar, merkezî otoritesini sadece zalim cezalar uygulayarak güçlendirdiğini öne sürüyordu; bu görüş, 19. yüzyılda birçok Rumen tarihçi tarafından da kabul gördü.
ESARET VE ÖLÜM: KORKUNÇ PRENSİN SONU
Vlad, 1463'ten 1475'e kadar Visegrád'da esaret altında tutuldu. Bu dönemde, onun vahşi eylemlerine dair anekdotlar Almanya ve İtalya'da hızla yayıldı. Boğdan Prensi III. Stephen'ın talebi üzerine 1475 yazında serbest bırakıldı. 1476 yılının başlarında, Corvinus'un ordusunda Bosna'da Osmanlılara karşı tekrar savaştı. Macar ve Moldovalı birlikler, Vlad'ın kardeşi Radu'yu tahttan indiren Başarab Laiotă'yı yerinden etmesine yardımcı oldu.
Vlad'ın ölümü hakkında birçok farklı anlatı bulunuyor, ancak en yaygın kabul gören görüşe göre Vlad, Aralık 1476 ile Ocak 1477 tarihleri arasında 300 Rumen askeriyle birlikte Osmanlı ordusuna mağlup oldu. Kılıçla başı gövdesinden ayrılarak idam edildiği belirtiliyor. II. Mehmed'e Vlad'ın öldüğünü kanıtlamak amacıyla Vlad'ın kesik başı, Osmanlı birlikleri tarafından başkent İstanbul'a getirildi.




