Urayna krizini sınıra 100 bin kişilik ordu yığarak tırmandıran ve NATO'dan istediği güvenlik garantilerine 'acil' yanıt bekleyen Rusya, yeni yıla kara bir haberle başlıyor. Cephe hattında ise sıcak gelişmeler var.

Finlandiya'nın genç başbakanı Sanna Marin, yeni yıl mesajında doğu komşusunu kızdırma pahasına ülkesinin Kuzey Atlantik İttifakı Örgütü'ne (NATO) katılmayı kabul edebileceğini söyledi.

"NATO üyeliğini kabul etme fırsatımız devam ediyor" cümlesini kuran Marin, Finlandiya'nın söz konusu fırsatı seçme özgürlüğünün bulunması gerektiğini kaydetti.

Her ülkenin kendi güvenlik politikasını seçme hakkı olduğunu belirten Finlandiya Başbakanı, Helsinki yönetiminin Avrupa ile savunma ve güvenlik işbirliğini yoğunlaştırmayı sürdüreceğini aktardı.

Finlandiya Devlet Başkanı Sauli Niinisto, geçen ay NATO üyeliğinin masada olduğunu dile getirmişti. Finlandiya, halihazırda uluslararası ittifakla özel ortaklık ilişkisine sahip.

104 YIL ÖNCE BAĞIMSIZLIĞINI KAZANDI 

Rusya lideri Vladimir Putin, gayet sembolik bir tarihte, tam da Finlandiya'nın Rusya'dan bağımsızlığının 100. yılını kutladığı bir sırada batı komşusunu ziyaret ettiğinde, takvimler 2017'yi gösteriyordu.

RUS YANLISI AYRILIKÇILAR: SULAR KESİLDİ 

ABD lideri Joe Biden ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky'nin gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, Beyaz Saray Kiev'e tam destek sözü verdi. Biden, görüşmede Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi halinde ABD ile müttefiklerinin Rusya'ya 'kararlı bir yanıt vereceğini' yineledi.

Rus medyasında ise bugün dikkat çekici iki Ukrayna haberi var. Bunlardan biri, Moskova'nın desteklediği Rus yanlısı ayrılıkçılar tarafından Ukrayna'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden kağıt üstündeki Lugansk Halk Cumhuriyeti'nin (LNR) susuz kalması. Habere göre, Ukrayna, söz konusu bölgeye su sevkiyatını durdurdu.

Ria ise, yine Rus yanlısı ayrılıkçılara dayandırdığı haberinde Ukrayna ordusunun Donbas'taki yerleşim birimlerine zırhlı askeri araçlar sevk etmeye başladığını manşetten verdi. Ria, Ukrayna askerlerini taşıyan araçların Novozvanovka köyü yakınlarında görüldüğünü ve köyün konumunun cephe hattında olduğunu yazdı. LNR askeri sözcüsü ayrıca, Kiev yönetiminin kontrol ettiği sınır köylerinde Bukovel-AD istasyonları kullanıldığını söylüyor.

Finlandiya'nın Rusya ile 1340 kilometre sınırı var. Ancak Moskova ile ilişkiler, 2014'te Ukrayna'ya ait Kırım'ı ilhak etmesinden bu yana güçlü komşularının emelleri konusunda endişeli olan Baltık ülkelerinden çok farklı.

BBC'den Kevin Ponniah, Finlandiya'nın Sovyetler Birliği ile iki kez 1939 ve 1944'de savaşa girip toprak da kaybettiğini hatırlatıyor: "Soğuk Savaş döneminde Batı Alman akademisyenler Finlandiya'nın bağımsızlığını koruyabilmek için izlediği politikaya alaycı bir anlam taşıyan 'Finlandizasyon' terimini yakıştırdılar.

Finlandiya bu dönemde esasen politikalarını Sovyetler Birliği'nin çıkarlarına göre belirliyor ama resmen tarafsızlığını ve Batı ile iyi ilişkilerini koruyordu. Zorlu bir işti ama bu sayede Finlandiya bağımsızlığını ve ayrı siyasi kurumlarını korumayı başarmıştı.

'Finlandizasyon' hala büyük ve güçlü komşularının politikalarını belirlemesine izin veren küçük ülkeler için kullanılan bir siyasi terim. Fakat terimin kaynağı olan Finlandiya artık bu politikayı izlemiyor. Siyasi yorumculara göre Finlandiya Rusya ile "dostane" ilişkiler sürdürüyor fakat kendi duruşunu koruyan gerçekçi bir çizgi izliyor.

Helsinki yönetimi 1995'ten bu yana Avrupa Birliği üyesi. Rusya'nın Finlandiya'nın bağımsızlığı konusundaki algısı üzerine bir araştırma yapan Helsingin Sanomat gazetesinden Suvi Turtiainen, AB üyeliği ile Finlandiya'nın açıkça Batı içindeki yerini aldığını söylüyor.

TÜM YAPTIRIMLARI DESTEKLEDİ 

Turtiainen Finlandiya'yı Rusya ile Batı arasında bir yere koyan algının artık doğru olmadığını düşünüyor: Finlandiya Rusya'ya -Kırım'ı ilhakı sonrasında- konan bütün yaptırımları destekledi. Üstelik bu yaptırımlar Finlandiya ekonomisi üzerinde ciddi etki yarattığı ve turizm doğu bölgeleri açısından gerçekten çok önemli bir gelir kaynağı olduğu halde bunu yaptı.

Finlandiya ayrıca 1990'lardan itibaren NATO ile de yakın işbirliğine girdi. Balkanlar ve Afganistan'a asker gönderdi ve ittifak ile resmen üye olmadan ne kadar yakınlaşılabilirse o kadar yakınlaştı.

Fakat aynı zamanda gazeteci Turtiainen'e göre Finlandiya liderleri ve şu anda görevde olan devlet başkanı Rusya ile en zor zamanlarda bile diyaloğu sürdürmeye çalışıyor. Bu epey samimi ve açık bir diyalog."

Fin halkı jeo-politik gelişmeler bir yana bu ilişkideki dengenin iyi bir denge olduğu kanısında. Birkaç yıl önce yapılan bir kamuoyu araştırması Finlerin yüzde 21'inin NATO'ya üyeliği desteklediğini yüzde 51'inin ise ittifaka katılmaya karşı olduğunu ortaya koydu. Yüzde 18 ise soruya yanıt vermemişti.

PUTİN 2016'DA YANITLAMIŞTI 

Rusya, geçmiş yıllarda Finlandiya'nın NATO'ya katılmasına sert tepki vereceğini açıkça belli etti. Vladimir Putin, Temmuz 2016'da Finlandiya'ya yaptığı ziyaret sırasında "Finlandiya NATO'ya üye olursa nasıl karşılarsınız?" sorusuna "Sizce ne yaparız? 1500 km'lik sınırdan askerimizi geri çektik. Onları geride mi tutarız?" yanıtını vermişti.

Putin sözlerini, "Kendi ülkelerinin güvenliği ve bağımsızlığını nasıl güvence altına alacakları Finlere kalmış bir şey. Biz tabi ki Finlandiya'nın tarafsız statüsünden hoşnutuz" diye sürdürmüştü.

ABD ve NATO ile Rusya arasındaki görüşmeler, birkaç gün içinde gerçekleşecek. Rusya lideri Putin, Washington'dan ittifakın doğuya doğru genişlememesi de dahil bir dizi garanti istiyor.

ABD istihbarat yetkilileri Aralık ayı içerisinde Rusya'nın sınıra tahminen 175 bin asker konuşlandırmayı planladığını belirtmişti. ABD, Rusya'nın 2022'de gerçekleştireceği bir askeri çıkarma hazırlığında olduğunu düşünüyor.

Diplomasi tarafında da hareketlilik var. Gelecek hafta 9-10 Ocak tarihlerinde ABD ile Rusya heyetlerinin Cenevre'de bir araya gelmesi bekleniyor. 12 Ocak'ta ise iki buçuk seneden sonra ilk kez NATO-Rusya Konseyi'nin toplanması planlanıyor. Ardından AGİT kapsamında da görüşmeler yapılması bekleniyor.