Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASAM) Başkanı Faruk Loğoğlu, Türkiye'de son günlerde yaşanan sıkıntıların, 1 Mart Tezkeresi ile alakalı olduğunu ileri sürdü.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi tarafından düzenlenen "Bölgesel Sorunlar ve Türkiye Sempozyumu" dün başladı. Osman Tekinel Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen sempozyumun ilk oturumuna başkanlık yapan KSÜ Rektörü Prof. Dr. Nafi Baytorun, açılış konuşmasında, Güneydoğu'daki terörün tırmanış göstermesi üzerine yapılan bölgesel sempozyumun gayet isabetli olduğunu belirterek, "Güneydoğu'da yaşanan ve Türkiye'nin başını ağrıtan olayların temeli, bölgenin yer altı kaynaklarıyla direkt ilgilidir. 1919'da aynı gerekçeyle bölgeyi işgal eden Fransız ve İngilizler'in emelleri ne ise bugün de terör örgütünün yaptığı hain eylemler aynı amaca yöneliktir. Aslında bölgedeki kargaşa enerjiye sahip çıkma kavgasıdır. Türkiye'nin enerji koridorunda yer alması, ülkemizin jeo-stratejik konumunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Türkiye'yi rahat bırakmak istemeyeceklerdir" dedi.

Terör olaylarının bazı mihraklar tarafından etnik milliyetçiliğe dönüştürülmek istendiğini vurgulayan Baytorun, "Bu açıdan baktığımızda bizim tehditleri fırsata dönüştürmemiz gerekir. Bu da ancak birlik ve beraberlik içerisinde başarılabilir. Türk Silahlı Kuvvetleri ve hükümet, bu konuda üzerine düşen görevi yapıyor. Sağlıklı politikalarla işin üstesinden geleceğimize inancımız tamdır" ifadelerini kullandı.

Ardından başlayan "Türkiye ve Irak" konulu oturumda konuşan ASAM Başkanı, Emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu, Türkiye'nin, bütün koşullarda Irak'ın toprak bütünlüğünün ve ulusal birliğinin korunması yönünde hareket edeceğini ifade etti. Loğoğlu, "Türkiye bu yönde çaba gösterecektir. Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kurulmasına gelince. Bu neticede Kuzey Irak'ın parçalanması demektir. Türkiye böylesi gelişmenin üstesinden gelecek bir güce sahiptir. Kendi bütünlüğünü korumak bakımından. Bizim asıl kaygımız kuzeyde bir Kürt devletinin oluşumunu engellemek değil, Irak'ın bir bütün olarak kalmasını sağlamaktır" diye konuştu.

Mevcut Irak Anayasası'na göre, Kuzey Irak'ta Irak halkının kabul etmiş olduğu bölgesel bir yönetim bulunduğunun altını çizen Loğoğlu, şunları söyledi:

"Biz buraya baktığımız zaman gayri resmi güç kullanarak iş başında duran bölgesel bir lider görmüyoruz. Bu Irak Anayasası'na göre oluşmuş bir bölgesel yönetimin seçilmiş başkanı var. Barzani böyle bir konumda. Bugün hiç görüşmek, konuşmak istemediğimiz, medyamızda aşiret liderleri olarak takdim edilen bu insanlarla yakın geçmişte çok yakın ilişkilerimiz olmuştur. Şimdi Kuzey Irak'taki oluşumun bağımsız bir Kürt devletine dönüşmesi, bana göre önce imkansızdır. İmkansızdır; çünkü Irak'a komşu bölge ülkelerinden böyle bir devletin oluşmasına izin verilmeyecektir. Böyle bir devletin kuruluşuna giden bütün yolları da tıkayacaklardır. Böyle bir devletin kurulmasına yönelik daha uzaktaki güçler yardımcı olmaya kalksalar dahi bu gerçekleşmeyecektir. Böyle bir devlet varsayalım ki kuruldu. Orada varlığını sürdürmesi, bölge ülkelerin itirazları nedeniyle yine mümkün olmayacaktır. Buna Irak'ın içerisindeki nüfusun geri kalan kısmı da razı olmayacaktır. Bugün ABD, bölgedeki güçleri çektiği takdirde Iraklı Araplar'ın Kürtler'e bakış açısı 'Siz bu vatana ihanet ettiniz' olacaktır. Bunun hesabı sorulacaktır. Bunun hesabı muhtemelen her halükarda sorulacaktır. Eğer Kürtler bağımsız bir devlet kurmaya kalkarsa, bu hesaplaşma Kürtler'le Araplar arasında çok daha ağır olacaktır. Irak, bütün toprakları üzerindeki nüfusu besleyecek, refah seviyesini yükseltecek kaynaklara, güce sahiptir. Iraklı Kürtler'in geleceklerinin Irak'ın bütünlüğü içerisinde daha iyi ve kolay sağlanabileceğini görebilmeleri lazımdır. Eğer kendileri bunu yeterince göremiyorsa, bunun kendilerine anlatılması lazımdır. Bunu anlatabilecek ülkelerin başında Türkiye gelmektedir."

Türkiye'de son günlerde yaşanan sıkıntıların 1 Mart Tezkeresi ile alakalı olduğunu öne süren Loğoğlu, "Ben şahsen 1 Mart Tezkeresi'nin geçmesinden yanaydım. Bu tezkerenin geçmemiş olması bana göre bugünün sıkıntılarının öncelikli kaynaklarından biridir. Geçseydi ne fark olurdu? Muhtemelen Irak'ın bütünü bugünün sıkıntılı durumunda olmazdı veya daha az sıkıntılı olurdu. Çok basit bir gerekçeyle. Türkiye, ABD'nin bu kadar hata yapmasına izin vermezdi. Kuzey Irak'taki oluşum bu çizgide gelişme imkanı bulamazdı. PKK sorunu bugünkü durumda olmazdı. Başka gerekçeler de öne sürülebilirdi. 'Irak'a girseydik biz de bataklığa saplanmış, askerlerimiz ölmüş olabilirdi' muhtemelen. Bazı kayıplarımız olurdu. Ama genel ve uzun vadeli çıkarlarımızı düşündüğümüzde tablonun Türkiye'nin daha lehine olabileceğini değerlendiriyorum" dedi.

PKK varlığını sadece Irak'taki boyutu ile değil, Türkiye'de son 25 yıldır inciten, üzen, şehitler vermemize, sivil insanlarımızın kaybına sebep olan bir olay olarak nitelendiren Loğoğlu, "Allah'tan çok erdemli ve sağduyulu bir toplumumuz var. Bütün olaylara, bütün tahriklere rağmen bunu bir etnik karşılaşma sorununa dönüştürmeden bugünlere kadar gelebilmişiz. Bu meseleyi çözmek için hala vaktimiz var. Gücümüz de var, bunun için gerekli birikimimiz de var. PKK silahı bırakıp, terörü lanetlediğine, terörü bıraktığına dair bütün dünya kamuoyuna bir açıklama yapmadığı ve kendilerini Türk adaletine teslim etmediği sürece silahlı mücadele devam edecektir" diye konuştu.

Türkiye'nin en büyük yanlışlarından birinin terörle mücadeleyi sadece TSK'nın işiymiş gibi görmesi olduğunu ileri süren Loğoğlu, şöyle devam etti:

"Onlara havale ederek, onların sırtına bırakıp, böyle bir sorunmuş gibi, bu hep yanlış olmuştur ve meselenin hala sürmesinin ana nedenlerinden birisidir. Oysa terörizmle mücadele bir toplumsal oydaşmayı gerektiren siyasi, sosyal, ekonomik, eğitim, sağlık çok çeşitli boyutları olan bir ulusal vizyon ve strateji ile yaklaşılması gereken bir sorundur ve strateji ile yaklaşılması gereken bir sorundur. Bunun yapılması gerektiği bilincine epey yaklaştık. Bugünlerde geçmişe doğru hesaplaşmalar var. Anlatımlar var, geçmişte yapılan hatalar anlatılıyor. Sanıyorum aklımızı, sağduyumuzu kullanabilirsek bu meseleyi çözebiliriz." (www.kanal46.tv)