Son dakika haberine göre, Türkiye’de son üç günde felakete yol açan orman yangınları büyük tahribata yol açtı. Bu yangınlarda tarım arazileri, köyler, mahalleler ve küçük-büyükbaş ve vahşi hayvanlar yanarken, dört vatandaşımız hayatını kaybetti.

Yangınların çıkış sebepleri, büyümesindeki etkenler, müdahaledeki yanlışlıklar ve yapılması gerekenleri meteoroloji uzmanı, yangın risk uzmanı ve yangın ekolojisi uzmanı Milliyet’e anlattı. 

İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, yangınların meydana gelmesine sebep olan yangın üçgenini şöyle anlattı: “Şu anda Toroslar’ın veya İç Anadolu’daki dağların yüksek basınç merkezinden rüzgarların sürekli olması fön etkisi yaratıyor.

Bütün yüzey kurudu ve nem yüzde 6’lara kadar düştü. Yani herhangi bir kıvılcım, iki yaprağın birbirine sürtmesi bir anda büyük orman yangınına dönüşecek hava durumuna dönüştü. Her şey yanmak için hazır hale geldi.

Bu sırada komplo teorileri de öne çıkıyor. Bu yangınlarda rol almak isteyen teröristler de aktif hale geliyor. Yangınların temel ana nedeni bir hafta öncekine göre bugün içinde bulunduğumuz hava şartları. Meteorolojinin hava şartlarına bakarak orman yangınlarını önceden tespit edip yangın çıkmadan ormanlara giriş çıkışları yasaklaması gerekirdi.

'KOZALAK YANGINI BÜYÜTÜR' 

Yangın risk uzmanı ve Türkiye Yangından Korunma Ve Eğitim Vakfı (TÜYAK) eski başkanı Cemal Kozacı, Akdeniz ve Ege’nin çam ormanlarından oluştuğunu belirterek, şunları söyledi: “Şu an Marmaris Akyaka’dayım. Buradaki bütün oteller çam ormanlarının içinde.

Çam ağacı çok yanıcı maddedir. Çam ağaçları terebentin denen yanıcı madde salgılarlar. Sıcaklık nedeniyle çam ormanlarında çıkan bir yangında kozalaklar nasıl şöminede, mangalda patlıyorsa, bu yangınlarda da patlayarak yangını yayar. Bu yangınlar terör de, kundaklama da olabilir. Hepsi olasılıklar.”

ALIŞKANLIK OLDU

'ALIŞKANLIK OLDU' 

Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Başkanı ve Yangın Ekolojisi Uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi de, yangınlara müdahale şekli ile ilgili, “Orman yangınlarında helikopter ile müdahaleyi alışkanlık haline getirdik.

Karadan müdahale çok daha önemlidir ve biz bunu unuttuk. Karadaki ekipler, öncesinde hesaplanmış ve güvence altına alınmış bir mesafeden yanıcı maddeleri ortadan kaldırarak, daha güç yanan hale getirir.

Burada gerekiyorsa su ya da yangın geciktirici dediğimiz kimyasalları kullanarak karada tespit edebilmelidir. Manavgat’taki yangından örnek verecek olursam, bakanın söylediğine göre; 26 tane helikopter ve üç tane uçak yangının üzerine su atıyor.

Bu boyuta gelmiş bir yangının, üzerine su atarak söndüremezsiniz. 10 tonluk su atan bir uçak, gidip 15 dakikada su alana kadar, o 15 dakika içerisinde o suyun etkisinden eser kalmaz” diye konuştu.

SINIR ÇOK OLUNCA RİSK ARTIYOR

'SINIR ÇOK OLUNCA RİSK ARTIYOR' 

Prof. Tuncay Neyişçi, şu önerilerde bulundu: İnsan nüfusu, orman içerisine girip çıkan insan sayısı ve orman içerisinde izin verilen (taş ocağı) miktarları günden güne artıyor. Bunlar arttıkça da ormanların yanma riski paralel olarak artış gösteriyor. Bunun önüne geçilmeli.

Yangınların çok olmasının arkasındaki nedenlerden biri tarım-orman alanlarındaki sınırların fazla olmasıdır. Sınır çok olunca risk de artıyor. Burada Orman Bakanlığı’nın tedbir alması gerekiyor.

Yerleşim yeri ile orman, yerleşim yeri ile tarım arazileri arasında mesafe uzamalı. Orman ile anız yakılan tarla arasında en az iki pulluk genişliğinde sürülmüş olması gerekli. Tarım arazileri ile orman arasında yangın emniyet şeritleri olmalı.

Çünkü yangınların büyük bölümü tarım alanlarından ormana geçiyor. Orman içindeki köylerde binaların etrafına yangından koruyucu şeritler konulmalı, ormanlık alan ile evler arasında mesafe olmalı.

EVLER VE FABRİKA KÜLE DÖNDÜ 

Öte yandan beş noktada çıkan orman yangınlarını kontrol altına almaya çalışan Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı ekiplere çevre illerden de destek ekip geldi.

Marmaris’te devam eden yangına İstanbul’dan 11 arazöz, 100 personel, Denizli den üç araç yedi personel, Manisa’dan bir araç iki personel, Milas’da devam eden yangınlara, Aydın’dan bir araç, iki personel, İzmir’den ise iki araç altı personel katıldı.

Ayrıca Marmaris, Bodrum, Menteşe ve Köyceğiz belediyeleri de su tankerleri ile yangının söndürülmesi için destek verdi. Yangın dün sabah saatlerinde etkisini sürdürürken, havanın kararmasıyla sona eren havadan müdahale, sabahın ilk ışıklarında üç helikopterle yeniden başladı.

Alevlerin başladığı noktaya yakın yerde evleri bulunanlar, yangını komşu çocuklarının çıkardığını öne sürdü. Bunun üzerine polis ekipleri, 10 yaşlarında iki çocuğun pedagog eşliğinde ifadelerini aldı. Çocukların, “Kitap yakıyorduk. Bir anda alev çoğaldı. Kola şişesine su doldurup söndürmek istedik. Sönmedi. Biz de kaçtık” dediği öğrenildi.

Bu arada Adana’nın Aladağ ilçesinde söndürme çalışmaları devam eden orman yangını, şiddetli rüzgarın da etkisiyle İmamoğlu ve Karaisalı ilçelerine sıçradı. Boztahta Mahallesi’nde önceki gün saat 03.00 sıralarında çıkan yangına müdahale sürüyor.

Kuvvetli rüzgar nedeniyle yayılan yangın, Karaisalı ile İmamoğlu ilçelerine sıçradı. Tedbir amaçlı çok sayıda evin tahliye edildiği İmamoğlu ilçesinde 4 mahallenin yangından etkilendiği belirtildi.

Mersin Aydıncık ilçesinde çarşamba günü başlayan orman yangını üçüncü gününde, Silifke ilçesinde çıkan orman yangını ise ikinci gününde devam etti. Aydıncık’a bağlı Durahan, Karaseki, Yenikaş, Merkez, Cumhuriyet mahalleleri tahliye edildi.

Gece boyu karadan sürdürülen çalışmalara, günün ışımasıyla birlikte havadan da destek verilmeye başlandı. Aydıncık’ta yerleşim yerlerini tehdit eden alevler kontrol altına alınırken, yüksek kesimlerindeki alevlere müdahale sürdü.

Silifke ilçesinde ise dün de süren yangında Yeşilovacık, Akdere, Işıklı, Hırmanlı, Bağalanı ve İmamuşağı mahallelerinde evler tahliye edildi, bir iş makinesi ile bazı evler zarar gördü. Vatandaşlar, otel, pansiyon ve yurtlara yerleştirildi.

Osmaniye Kadirli ilçesi Kazmacalı, Karatepe ve Bozkuyu köyleri arasındaki ormanlık alanda çarşamba günü çıkan ve binlerce dönüm alanı küle çeviren yangın Karatepe Aslantaş Milli Parkı’na sıçradı.

Altı köyün tahliye edildiği, 20 evin de hasar gördüğü yangın, Karatepe Aslantaş Açık Hava Müzesi sınırlarına ulaştı. Tarihi eserler, Osmaniye Müze Müdürlüğü’ne tedbir amaçlı nakledildi.

Ankara Polatlı’da 28 Temmuz’da 58’inci Topçu ve Füze Okulu Komutanlığı sınırlarında otları tutuşturarak yangın çıkaran Kemal Ünal Yıldırım’ın, konutu terk etmeme adli kontrol tedbiri ile serbest bırakılmasına Polatlı Cumhuriyet Savcılığı itiraz etti.

İtirazı değerlendiren Polatlı Sulh Ceza Hakimliği, şüphelinin “kamu malına zarar verme” ve “genel güvenliği kasten tehlikeye sokma” suçlarından tutuklanmasına karar verdi. Savcılık açıklamasında, şüpheli hakkında terör örgütü bağlantısı olduğuna yönelik herhangi bir delil elde edilemediği ifade edildi.

27 İLDE YASAK KARARI 

Balıkesir’in ardından dün 27 ilde daha yangın riski nedeniyle ormanlık alanlara girilmesi yasaklandı. Türkiye’nin birçok ilinde çıkan yangınlarla mücadele sürerken önceki gün Balıkesir Valiliği tarafından, 31 Ekim Pazar gününe kadar mesire yerleri ve tabiat parklarının dışında ormanlık alanlara giriş çıkışlar ve ateş yakılmasının yasakladığı bildirildi.

Dün de Çanakkale’de 30 Ağustos’a, Isparta’da 5 Ağustos’a, Gaziantep’te 15 Ağustos’a, Niğde, Karaman ve Çankırı’da 15 Eylül’e, Konya’da 30 Eylül’e, Antalya, Kayseri, Kırıkkale, Edirne, Tekirdağ, Kahramanmaraş, Mersin ve Kırklareli’nde 31 Ağustos’a, Samsun ve Uşak’ta 30 Eylül’e, Denizli ile Hatay’da 31 Ekim’e...

Yalova, Karabük ve Bursa’da 1 Eylül’e, Kocaeli, Şanlıurfa, Gümüşhane ve Batman’da da ikinci bir emre kadar ormanlık alanlara girişler yasaklandı. Aydın’da orman ve Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’na girişler yasaklandı.

Editör: TE Bilisim