PAZARCIK'TA BİR ZİYARET VE ARDINDAN GELEN HAREKET
Kurtuluş Savaşı'na katılan Halil Zorkun, önemli bir hatırayı gün yüzüne çıkararak bu döneme dair önemli bilgiler verdi. Zorkun, bir süre önce Pazarcık'ta, kız kardeşinin yanına yaptığı ziyaret sırasında yaşadıklarını anlattı. Bu ziyaretin ardından, birlikte oldukları arkadaşlarıyla birlikte, Kartalkaya Barajı'nın yapıldığı bölgeye gözcü olarak gönderildiklerini belirtti. Zorkun ve arkadaşları, bu dönemdeki olayları nasıl deneyimlediklerini paylaştı.
MARAŞ'A GİDİŞ VE SAVAŞIN İÇ YÜKÜ
Zorkun'un verdiği bilgiye göre, Kılıç Ali Paşa, Maraş’a doğru hareket etmek üzere birkaç arkadaşını bölgedeki önemli bir görevi yerine getirmeleri için görevlendirmişti. Ancak beklenmedik bir durum ortaya çıkmış ve Maraş karışmıştı. Bu sırada, Zorkun ve arkadaşları, gözlem yerlerinden ayrılarak, Paşa'nın yanına gitmek üzere hareket ettiler.
Maraş’a varıp Kılıç Ali Paşa’yla görüşen grup, yeni gelen bir uşak tarafından yönlendirilmişti. Uşak, durumu anlatan bir mesaj iletmeyi başarmış ve Kılıç Ali Paşa'nın yol göstermesiyle, kaybedilmek üzere olan Kayabaşı'na gitmeye karar verdiler.
KAOS VE GÖSTERİLEN MÜCADELE
Zorkun, Kayabaşı'na gitmeye karar verdikleri anı şu sözlerle hatırlıyor: "Hacı Haydar'ın mahallesine gitmek üzere yöneldik. Ancak karşılaştığımız düşmanlar, mahalleyi ateşe vermişti." Evinin içine girdiğinde her şeyin yandığını ve büyük bir felaket yaşandığını belirten Zorkun, savaştıkları anlarda yaşadıkları korku ve çaresizlikle ilgili de şunları ekledi: "Evleri söndürmesek, sadece düşmanın evi değil, tüm mahalle yok olacaktı."
DÜŞMANIN TOPLARI VE SONRASI
Zorkun’un paylaştığı diğer önemli detay ise, düşmanın topçu birliklerinin varlığıydı. Düşmanın ellerinde büyük toplar vardı ve bu toplar, Türk direnişinin karşısında büyük bir tehdit oluşturuyordu. Ancak Kılıç Ali Paşa, arkadaşlarına cesaret verdi: "Onların topu varsa, bizim de Allah'ımız var" diyerek askerlerine moral verdi. Yine de, zaman zaman karamsar düşünen bazı arkadaşlar, düşmana karşı mücadele edebilecek silahları olmadığını belirttiler. Zorkun ve arkadaşlarının karşısında büyük bir tehdit bulunuyordu; ancak Paşa'nın cesaret verici sözleri, savaşa olan inançlarını tazeledi.
SAVAŞIN ZOR ZAMANLARINDA MORAL KAYBI VE YENİ STRATEJİ
Zorkun’un hatırladığı bir diğer önemli nokta ise, arkadaşlarının moral kaybı yaşadığı ve savaşı terk etmeyi düşündükleri anlardı. Bazı askerler, bu savaşta başarılı olamayacaklarına inanmış ve vatan için yapılan bu mücadelenin içinden çıkılmaz bir noktaya geldiğini düşünmüşlerdi. Ancak Kılıç Ali Paşa, durumu toparlamaya çalışarak, "Vatan için gerekirse şehit oluruz" diyerek, savaşı terk etmeyi düşünmemeleri gerektiği konusunda ısrarcı oldu.
GÜZEL HABER VE SONRAKİ GELİŞMELER
Sonunda, Fransızlar’ın bölgeden çekildiği haberi geldi. Zorkun’un söylediğine göre, düşman, çekildikten sonra “Bizi ordan çıkaranlar, eli değnekli, başı sarıklılar oldu” diyerek, bu direnişi saygıyla anmışlardı. Fransızlar’ın bölgeden çekilmesiyle birlikte, Türk direnişi yeniden organize olmuş ve Kılıç Ali Paşa, birliklerini Antep’e yönlendirmişti.
Zorkun, hatıralarını şu şekilde sonlandırdı: "Biz, Antep'i de kurtardık."