Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde, Selçuklu mirasının nadide bir örneği olan Kuru Han, zamana direnen heybetli duruşuyla göz kamaştırıyor. Taşların dile geldiği bu eşsiz yapı, görenleri yüzyıllar öncesine, kervanların ve tüccarların hareketli dünyasına götürüyor.
KERVANSARAYIN KÖKLÜ GEÇMİŞİ VE İHTİŞAMLI MİRASI
Afşin’in Altunelma ve Tanır Mahalleleri arasındaki eski Dağlıca yolunda bulunan Kuru Han, tarihi kayıtlarda “Kuruca Han Mezrası” adıyla geçiyor. Uzmanlar, hanın 11. veya 13. yüzyılda Selçuklu İmparatorluğu tarafından yapıldığı ya da onarıldığı yönünde görüş belirtiyor. Bu önemli yapı, bir zamanlar Kayseri-Halep ticaret yolu üzerinde kilit bir konumda yer alıyordu. Özellikle Yabanlu Pazarı gibi uluslararası fuarlara katılan tüccarlar, bu handa konaklayarak yorgunluklarını atıyor ve ticari faaliyetlerini sürdürüyorlardı. 1563 tarihli Maraş tahrir defterleri, hanın yıllık 1000 akçe gibi önemli bir gelir getirdiğini kayıtlara geçiriyor.
MİMARİDE SADELİK VE GÜÇ BİR ARADA
Yaklaşık 8x29 metre boyutlarındaki Kuru Han, mimari sadeliği ve dayanıklılığı ile dikkat çekiyor. Beşik tonoz örtüsü ve iri moloz taşlarla inşa edilen hanın yapısı, dönemin mimari anlayışını gözler önüne seriyor. Yontu taşlardan yapılan beş destek kemeri, yapıya sağlamlık katıyor. Kuzey-güney doğrultusunda uzanan han, tek bir girişe sahip. Zeminde, bir zamanlar su sarnıcı olarak kullanıldığı düşünülen gizemli bir bölüm bulunuyor. Hanın güney ucunda ise, beşik tonozla kaplı bir ön mekân yer alıyor. Bu kısma doğu yönünden girildiği, ana mekâna ise kemerli bir kapıdan geçildiği tahmin ediliyor.
