Kahramanmaraş Merkez Gazipaşa Mahallesinde bulunan 40 odalı konak turizme kazandırılmayı bekliyor. 2 konak, bir hamamdan oluşan ve 1882 yılında Almanlar tarafından yaptırılan tarihi yapının sahibi Şevket Bayazıt: “ Bu miras kesinlikle turizme kazandırılmalı” dedi.


1882 yılında Almanlar tarafından misyonerlik faaliyetlerini yürütmek için yaptırılan, sonrasında Kahramanmaraş’ın ileri gelen aileleri tarafından 1935 yılında alınan konak turizme kazandırılmayı bekliyor. 130 yıldır dimdik ayakta kalan konak, 2. dünya savaşında askeriyenin hastanesi ve eczane deposu olarak ta kullanıldı.


40 ODALI, BUTİK OTELE UYGUN


Almanlar tarafından 1882 yılında Kahramanmaraş'ta yaptırılan ve 1935 yılından bu yana Bayazıt ailesinin kullandığı 40 odalı tarihi konak, turizme kazandırılmayı bekliyor.


Kahramanmaraş'ta misyonerlik faaliyetleri yürütmek isteyen Almanlar şu an Gazipaşa Mahallesi sınırları içerisinde bulunan dev bir konak inşa ettirdi. Ancak, Kurtuluş Savaşının kazanılmasından ve Cumhuriyetin ilanından sonra Alman hükümeti konağı elinden çıkarmak istedi. 1935 yılında dönemin Alman Hükümeti adına Kahramanmaraş'a gelen bir görevli konağın satılacağını duyurdu.


BAYAZIT AİLESİ SATIN ALDI


Bunun üzerine yapılan açık artırmaya katılan kentin önde gelen ailelerinden Bayazıt ailesi mensubu Abdullah Bey konağı satın aldı. Konak, İkinci Dünya Savaşı'nda ilan edilen seferberlikte ise kışla olarak kullanıldı. Kahramanmaraş'a gelen Kolordu Komutanlığı'na bağlı istihkam taburu 7 yıl boyunca konakta kaldı. Daha sonra Bayazıt ailesi, tekrar konaklarına dönerken artık yavaş yavaş ömrünü tamamlayan konağın restore edilerek turizme kazandırılması isteniyor. Konağın sahibi Şevket Bayazıt, iki konak ve bir hamamdan oluşan evlerinin tarihi eser olarak tescillendiğini belirterek, "Artık bu işe devletin bakması lazım. Çünkü, konak ahşap bina ve bakımı zor. Burada iki dekara yakın yerimiz var ve 2 binanın 40 odası ile bir hamamı var. Burası butik otel olarak ta kullanılabilir ama biz buranın Kahramanmaraş turizmine kazandırılmasını istiyoruz" dedi.


ALMANLAR KENDİ DİNLERİ İÇİN KULLANMIŞ


Konağın Almanlar tarafından kendi kültür ve dinlerini yaymak için kurulan bir teşkilat tarafından kullanıldığını anlatan Bayazıt, konaklarının 2. Dünya Savaşı'nda da kışla olarak kullanıldığını belirtti. Kolordu gelince vilayetten bir yazı geldiğini anlatan Bayazıt, sözlerini şöyle tamamladı: "15 gün içerisinde evi askeriyeye teslim edeceksiniz' dendi. Pederim de o zaman 2. yedek subaylığını yapıyordu Orhan Gazi'de. O geldi burada Küçükçavuşlu'dan iki ev tuttuk. 15 gün içerisinde evi askeriyeye teslim ettik. Askeriye karşıyı hastane olarak, burayı da eczane ve istihkam taburu olarak kullandı. O zaman askerlerin ayakkabılarının altında çivi olurdu kolordu burada 7 sene oturdu. 7 yıl askerin kaldığı bir evden ne kadar hayır gelir. Evin en aşağı 100 yıllık ömrü gitti. Ondan sonra da harp bittikten sonra tekrar bize teslim ettiler. Çünkü, seferberlik var, mal senin değil devletin."


KONAĞIN GELECEK KUŞAKLARA AKTARILMASINI İSTİYORUZ


Gazipaşa Mahallesi Muhtarı Erol Tanış da, konağın bir an önce restore edilmesi gerektiğine işaret etti. Bayazıt Konağı'nın eşsiz güzellikte olduğunu belirten ve bu mirasın kültür varlığı olarak tescillendiğini kaydeden Tanış, şunları söyledi: "Mahallemiz Kahramanmaraş'taki birçok tarihi konağa ev sahipliği yapıyor. Burası da onlardan bir tanesi. Bu konağımız 40 odalı ve 3 ailenin yaşadığı güzel bir konağımızdır. İlimiz için son derece önemli olan bu güzel eserin bizden sonraki kuşaklara aktarılması


lazım. Bu nedenle devlet büyüklerimizden, bu işe gönül veren Türkiye sevdalılarından, değerli işadamlarımızdan bu konağı alarak, restore edip turizme kazandırılmasını istiyoruz. Burasının Kahramanmaraş'ın turizmi için son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle konağın bir an evvel restore edilip gelecek kuşaklara aktarılmasının doğru olacağına inanıyorum."


Şehrin en hakim tepelerinden birinde bulunan ve tarih meraklısı vatandaşları cezbeden 130 yıllık Bayazıt Konağı, yan yana bulunan iki ev, hamam, şadırvan ve güzel bir bahçeden oluşuyor. (KAYNAK: Mustafa Kılınç / Manşet gazetesi)