Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisini Kızılcahamam kampında konuşuyor. Erdoğan, "Allah'ın izniyle hiçbir sözümüzden dönmeyeceğiz"dedi.


Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle;


Bizim gelip geçici bir iktidar olduğumuzu söyleyenler oldu. Ak Parti'nin yorulmasından sürekli medet umuyorlardı.


AK Parti siyasetin teorisini de, demokrasi tarihini de yeni baştan yazmış bir partidir.
Muhafazakar demokrasi dediğimizde bazı köşe yazarlarının siyasi literatürde böyle bir tespit yoktur dendiğini biz yaptığımız konferanslardan biliriz. Yok Jan Jack Rousseou böyle demiş.
AK Parti'yi analiz etmek aslında zor değil. Bu toprakları tanıyan herkes AK Parti'yi kolayca tanır ve tanımlar.
AK Parti rüzgar önünde savrulan bir parti değildir.


23 Nisan 1920'de Ankara'da teşekkül eden ilk meclisin renklerini kendine örnek almıştır. Oradaki kardeşilik ve imanı görmüş partidir.


Ancak şunu unutmayın. 14 Ağustos 2001'de çok köklü bir medeniyet yürüyüşü AK Parti ile başlamıştır.


Ya İstanbul'u alırım ya da İstanbul beni alır' diyen Fatih'in kararlılığını anlamayanlar bizi anlamaz.


Yaradılan severim yaratandan ötürü diyen Yunus'u, Neşet Ertaş'ı anlamayamayanlar bizi anlayamaz.


Yüreğinde Ahmet Kaya'nın gurbette ölümünün sızısını anlayamayanlar bizi anlayamaz.


Filistin meselesini, Mısır'ın sorununu, Suriye'deki eziyeti, Somali'nin fakirliğini anlayamayan bizi anlamaz.


Bu aziz millet, başlarında ne kadro görmek istiyorsa biz oyuz. Hizmetkar görmek istiyorsa işte biz o hizmetkar kadrosuyuz.


Elde ettiğimiz her zafer sorumluluğumuzu kat be kat arttırmıştır.
Zaferle çıktığımız her seçim tevazumuzu artırmıştır.


Bacası tütmeyen ocağın, üzerinde ekmek olmayan sofranın derdi benim olduğu kadar sizin de derdinizdir.


AK Parti'de sen ben kavgası bekleyenlerin hevesleri kursaklarında kaldı. 11 yıldır bekledikleri olmadı. İnşallah bundan sonra da böyle olacak.


Allah'ın izniyle hiçbir sözümüzden dönmeyeceğiz.


2012'de 2013 için çok zor geçecek dediler. 2013 bitiyor şimdi de yine gazetelere baktım 2014 çok zor geçecek diyorlar.


Biz işimizi belli çevrelerden aldğımız talimatla yürütmüyoruz. Kendi kararımızı kendimiz veriyoruz.