Gazze Şeridi’ndeki ablukayı delerek insani yardımları ulaştırmayı hedefleyen Küresel Azim Konvoyu’nun yolculuğu gerilimli anlara sahne oluyor. Konvoyun sosyal medya hesapları üzerinden yapılan son bildirimler, seyir halindeki gemiler üzerindeki İnsansız Hava Aracı (İHA) hareketliliğinin dikkat çekici düzeyde arttığını ve önümüzdeki saatlerde çeşitli senaryoların gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğunu gösterdi. İşte, Azim Konvoyu etrafında gelişen son durum ve merak edilen tüm ayrıntılar.
AZİM KONVOYU'NDA SON DURUM: İSRAİL DENİZ KUVVETLERİ SALDIRILARI SÜRÜYOR
İsrail’in Gazze’ye uyguladığı kısıtlamaları sonlandırmak ve yaşam destek materyallerini ulaştırmak amacıyla Akdeniz’e açılan Küresel Azim Konvoyu’nu çevreleyen İsrail Deniz Kuvvetleri unsurları, konvoydaki gemilere yönelik tacizlerini ve müdahalelerini sürdürüyor. Küresel Azim Konvoyu Türkiye Temsilciliği, uluslararası hukuka aykırı biçimde ele geçirilen gemilerden 29 Türk sivil toplum gönüllüsünün alıkonulduğunu duyurdu. Konvoydaki aktivistlerden Dilek Tekocak, bir televizyon yayınında bölgedeki kritik gelişmeleri aktardı. Tekocak, Gazze’ye yardım götüren gemilerinin engellenmeye çalışıldığını belirterek, “Şu an en üst seviyede alarm durumundayız. Önümüzde 12 gemilik bir askeri grubun olduğunu öğrendik,” açıklamasını yaptı.
İSRAİL DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: BAZI GEMİLER ZAPT EDİLDİ
İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın resmî sosyal medya hesabı üzerinden yapılan açıklamada, Küresel Azim Konvoyu’ndaki bazı gemilerin zapt edildiği ve yolcularının İsrail’de bir limana nakledildiği bilgisi verildi. Bakanlık, zapt edilen gemide bulunan konvoy katılımcısı iklim aktivisti Greta Thunberg'in İsrail askeri personeli ile birlikte çekilmiş fotoğraflarını kamuoyuyla paylaştı. Ancak Dışişleri Bakanlığı, tam olarak kaç geminin ele geçirildiğine, alıkonulan aktivist sayısına ve bu kişilerin hangi limana sevk edildiğine dair detaylı bir bilgi paylaşımında bulunmadı.
TÜRKİYE'DEN SERT TEPKİ: İSRAİL'İN KONVOY MÜDAHALESİ "TERÖR EYLEMİ" OLARAK NİTELENDİRİLDİ
Dışişleri Bakanlığı, Gazze halkına temel gereksinimleri ulaştırma hedefiyle yola çıkan Küresel Azim Konvoyu’na İsrail güçleri tarafından uluslararası sularda gerçekleştirilen saldırının, masum sivillerin yaşamını tehlikeye atan bir terör eylemi olduğunu bildirdi.
Bakanlık, İsrail’in Konvoy’a ait bazı gemileri hukuka aykırı şekilde zapt etmeye başlamasına ilişkin yazılı bir beyanat yayımladı.
Beyanatta, “Gazze halkına hayatî yardımı götürmek üzere hareket eden Küresel Azim Konvoyu’na İsrail güçlerince uluslararası sularda yapılan müdahale, uluslararası hukukun en ağır ihlalidir ve silahsız sivillerin hayatını riske atan bir terör fiilidir,” ifadelerine yer verildi.
Ayrıca beyanatta, şiddetten uzak, barışçıl amaçlarla hareket eden sivilleri hedef alan bu saldırının, Gazze’yi açlığa mahkûm eden soykırımcı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu yönetiminin uyguladığı “faşist ve militarist” politikaların yalnızca Filistinlilerle sınırlı kalmadığını, İsrail’in zulmüne karşı duran herkesi hedef aldığını kanıtladığı vurgulandı.
Söz konusu müdahalenin, Gazze’de acilen ateşkes sağlanmasına yönelik çabalara zarar vermemesi temennisi kaydedilen açıklamada, seyahatin başlangıcından itibaren, konvoyda vatandaşları bulunan diğer devletlerle koordinasyon içinde hareket edildiği belirtildi.
Açıklamada bu bağlamda, İsrail güçlerince alıkonulan Türk vatandaşlarının ve diğer yolcuların derhal serbest bırakılması için gerekli tüm diplomatik girişimlerin başlatıldığı aktarılarak, “Saldırının sorumlularının hesap vermesi için hukuki yollara başvurulacaktır,” ifadesi kullanıldı.
Son olarak beyanatta, Birleşmiş Milletler ve ilgili tüm uluslararası kuruluşlara, Gazze’ye uygulanan hukuksuz ablukanın bir an önce kaldırılması, bölgeye insani yardım girişine izin verilmesi ve deniz seyir serbestisinin güvence altına alınması için ivedilikle adım atma çağrısı yapıldı.
'ALMA' ADLI GEMİYLE İRTİBAT KOPTU
Küresel Azim Konvoyu’nda bulunan Aktivist Dilek Tekocak, canlı yayında yaptığı açıklamada, Gazze Konvoyu’nun teyakkuz durumuna geçtiğini bildirdi.
Tekocak, şu açıklamayı yaptı: “Önümüzde yaklaşık 10 dakikalık mesafede 12 gemi bulunduğu söylendi. Şafak vakti taciz edilmiştik. Üzerimizde çok sayıda keşif aracı (drone) var. Olası bir müdahaleye karşı Konvoy’un tamamı alarm halinde. Şu an hiçbirimizde korku yok. Hazır ve dikkatli durumdayız. Silahsız ve sivil bir inisiyatifiz. Herhangi bir müdahale olursa pasif direniş göstereceğiz, fiziksel bir karşılık vermeyeceğiz. Şu an güvertelerde can yeleklerimizle bekliyoruz. Bize bir müdahale olması durumunda tüm insanları şehirlerindeki en büyük meydanlara, İstanbul’daki vatandaşları ise ABD Başkonsolosluğu’nun önünde toplanmaya davet ediyorum. Dünyanın her yerindeki vicdan sahibi insanların da Azim Konvoyu’nun bir parçası olduğunu biliyoruz. Bu nedenle filoya bir müdahale olursa Gazze’yi ve Azim Konvoyu’nu gündemde tutmanızı istiyoruz.”
Konvoydaki bir diğer Türk Aktivist Davut Daşkıran, “Şu anda birkaç deniz mili ilerimizde bizi engellemek amacıyla sıraya dizilmişler. Gemilerimizle paralel bir şekilde ilerlememizi bekliyorlar. Biz ilerlediğimizde onlara ulaşmış olacağız. Muhtemelen bir engel hattı oluşturma gayretindeler. Bizi bir süre durdurarak tüm gemilerin bir araya gelmesini sağlamayı amaçlayabilirler. Gemilerimiz şu an dağınık durumda. Belki de yapmak istedikleri, dağınık gemileri toplayıp bir araya getirmek olabilir. Şu an için kesin bir durum yok. Bu gece kesinlikle askerî bir müdahale bekliyoruz. Sabah gün doğduğunda, geride kalanlar ne olursa olsun yolculuğa devam edecek. Müdahalenin şiddetini düşürmemiz gerekiyor. Dün gece gemimize bir siber saldırı uygulandı,” şeklinde konuştu.
“Artık yüksek riskli bölgeye girildiği” not edilen paylaşımda, “Daha önceki konvoyların saldırıya uğradığı ve/veya durdurulduğu bölge. Teyakkuzda olun,” ifadesi kullanıldı. Ayrıca Azim Konvoyu’ndaki Alma adlı gemiyle iletişimin kesildiği bildirildi.
'YAYINLAR NORMALDEN DAHA FAZLA BLOKE EDİLİYOR'
Konvoy sözcülerinden Wael Naouar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, konvoyun ilerleyişine ilişkin son durumu aktardı.
Yüksek riskli bölgeye 6 mil önce girdiklerini kaydeden Nouar, Gazze’ye 144 deniz mili kaldığını belirterek, “Gemilerimizin üzerindeki insansız hava aracı (drone) sayısı iki katına çıktı. İnternet ve radyo yayınları normalden daha fazla engelleniyor (bloke ediliyor). İster bu gece, ister yarın olsun, hepimiz müdahale anına hazırız,” ifadesini kullandı.
'İSRAİL GEMİLERİN SİSTEMLERİNİ İŞLEMEZ HALE GETİRMEYE ÇALIŞIYOR'
Canlı yayına bağlanan Azim Konvoyu aktivistlerinden Davut Daşkıran, İsrail savaş gemilerinin konvoy çevresinde dolaştığını, filonun gece boyu taciz edildiğini aktardı. Daşkıran, İsrail’in doğrudan müdahale etmek yerine konvoydaki gemilerin elektronik sistemlerini bozmaya çalıştığını dile getirdi. Olası bir operasyona karşı hazır olduklarını vurgulayan Daşkıran, konvoyun çevresinde İsrail savaş gemileri ve keşif uçaklarının (İHA) seyrettiğini belirtti.
CAN YELEKLERİYLE HAZIRDA BEKLEYİŞ
Konvoydaki Adagio gemisinde bulunan Türk aktivist Muhammed Salih, sosyal medya hesabından paylaştığı video ile, konvoya 80 kilometre (50 mil) mesafede bir İsrail Deniz Kuvvetleri gemisinin tespit edildiğini duyurdu.
Salih, “Bu akşam veya yarın gece bir İsrail müdahalesi veya saldırısı bekliyorduk. Büyük olasılıkla bu gece gerçekleşecek. Alarm seviyemiz en yüksekte. Herkes can yeleklerini giydi ve güvertede hazır bekliyor,” açıklamasında bulundu.
KÜRESEL AZİM KONVOYU NEDİR?
Onlarca deniz aracından oluşan Küresel Azim Konvoyu, günlerdir Gazze’ye doğru ilerliyor. Konvoyda, özellikle tıbbi gereçler başta olmak üzere yoğun miktarda insani yardım malzemesi bulunuyor. Söz konusu konvoy, bugüne dek Gazze’ye toplu şekilde yola çıkan en büyük deniz girişimi olma özelliğini taşıyor.
AZİM (SUMUD) NE ANLAMA GELİYOR?
Arapça’da "kararlılık" veya "sarsılmaz azim" manalarına gelen Sumud, 1967 Altı Gün Savaşı’nın ardından Filistin halkı arasında baskıya direnci ve sebatı ifade eden bir kavrama dönüştü.
Azim (Sumud) kavramı, Filistinlilerin kendi topraklarında kalıcı olması, Filistin kimliği ve kültürünün korunması ile şiddet içermeyen sivil itaatsizlik gibi yollarla işgale direnilmesini ve alternatif kurumlar inşa etme yollarının aranmasını anlatıyor. Filistin’de zeytin ağacı ve köylü hamile kadın figürleri bu kavramı betimlemek için kullanılıyor.