Hiç bilmeyenlere veya hatırlamayanlara katkıda bulunayım. Boğazlayan Kaymakamı Kemal Bey, 10 Nisan 1919 tarihinde İstanbul Beyazıt Meydanı’nda asılarak idam edildi...

Neden idam edildi?

İşgal kuvvetlerini memnun etmek için...

Evet, yanlış okumadınız; işgal devletlerini memnun etmek için...

O dönemde Osmanlı devletinin dayandığı temel Türk milleti değil, Avrupa idi...

Artık bir egemenliği ve herhangi bir işlevi kalmamıştı...

Avrupa istedi, yargılama sırasında zorla hakim değiştirildi...

Avrupa bastırdı; Osmanlı, 10 Nisan 1919 tarihinde İstanbul Beyazıt Meydanı’nda Boğazlayan Kaymakamı Kemal Bey’in boynuna ipi geçirdi...

Tarihe dikkat edin; Atatürk’ün Samsun yolculuğu başlamadan günler önce “bu idam” gerçekleşti...

Peki suçu neydi?

Tek bir suçu vardı; “Osmanlı ve Türk milliyetçisi olmak, Müslüman Türkleri korumaya çalışmak” ve Ermeni komitacıların Türklere saldırmasının, öldürmesinin, yağmalamasının önlenmesi için çaba sarfetmek, emir vermek...

Tarihi tekrar hatırlatmak istiyorum; 10 Nisan 1919... Bandırma vapuru yola çıkmadan günler önce...

Gökyüzü çok karanlıktı, Türklüğe, Müslümanlığa ve kendilerini koruyacağına inandıkları devletlerine sahip çıkmak isteyenler “umutsuzdu”!

Çok karamsarlardı... Değerlerini devlet adına korumaya çalışan “bir kamu görevlisi”, Avrupa’nın isteği ile “hukuk zorlanarak” idam ediliyordu...

Ama bilmedikleri birşey vardı; “Bandırma” vapurunun yola çıkmasına günler kalmıştı!

Türk Milleti, “dinine, toprağına ve geleceğine” sahip çıkmak için gün sayıyordu!

Daha fazla uzatmayacağım...

Avrupa, Amerika daha kaç “Kemal Bey” istiyor!

Kemal Beyler’i unutmayalım!

Bu ülke Mustafalar’ın ve Kemaller’in sırtında duruyor!

Ve durmaya devam edecek! Herkese ve her şeye rağmen!

Ordulu dostlarıma mesajım var

Cumartesi 24 Ocak tarihinde, normal şartlar altında, Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından düzenlenen davette konuşmacı olacaktım.

Fakat Cuma akşamı geçirdiğim yüksek tansiyon atağı sonrası, Ordu’ya gidemediğim gibi daha bir hafta uçağa binemeyeceğim...

O gün gelemediğim konferansı 28 Şubat Cumartesi günü aynı yerde, aynı saatte gerçekleştireceğiz. Bütün Ordulu dostlarımdan “elimde olmayan iptalden” dolayı özür diliyor ve “görüşmek üzere” diyorum!

Yiğit Bulut
[email protected]
Vatan