Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK), kritik gündem maddelerini masaya yatırdığı toplantısını tamamladı. Basına kapalı icra edilen ve takriben iki buçuk saat süren derinlemesine görüşmelerin ardından yazılı bir beyanat yayımlandı. Bu izahatta, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki üç yıllık seyrini belirleyecek olan Orta Vadeli Program'ın (2026-2028) eylül ayında kamuoyuyla paylaşıldığı anımsatıldı. Bu program, son iki yıldır azimle uygulanan iktisadi stratejilerin doğal bir devamı niteliğinde.
MAKRO İSTİKRAR VE TEK HANELİ ENFLASYON HEDEFİ
Açıklamada, temel hedeflerin makroekonomik ve finansal dengeyi daha da pekiştirmek, mali disiplini tavizsiz sürdürmek, enflasyonu tek haneli rakamlara indirmek, üretkenliği ve rekabet gücünü artırmak olduğu vurgulandı. Bu sayede, dengeli, sürekli ve kapsayıcı bir büyümenin zeminini oluşturmak ve kalıcı refah artışını temin etmek amaçlanıyor. Bu doğrultuda, para, maliye ve gelirler politikalarını eşgüdüm içerisinde, tamamen hedef odaklı bir biçimde uygulamaya devam edecekler. Ayrıca, yapısal reformları belirlenen takvime sıkı sıkıya bağlı kalarak hayata geçirecekler ve iktisadi kazanımları kalıcılaştıracaklar.
KÜRESEL TİCARETTE TÜRKİYE'NİN ETKİSİ YÜKSELİYOR
Küresel ticaretteki belirsizliklerin ve artan korumacı eğilimlerin dünya ekonomisi üzerindeki baskıyı sürdürdüğüne dikkat çekildi. Uygulanan ihracat merkezli politikalar, pazar çeşitlendirme taktikleri ve rekabet kabiliyetini yükseltmeye dönük yapısal hamleler sayesinde Türkiye'nin dünya mal ihracatındaki payı yüzde 1,07 düzeyine ulaştı. İhracatçıları desteklemek ve finansmana erişimlerini kolaylaştırmak için mühim adımlar atılıyor. Bu çerçevede, Türk Eximbank'ın sermayesi güçlendirildi, günlük reeskont kredi limitleri yukarı çekildi, reeskont kredi faiz maliyeti düşürüldü ve döviz cinsinden reeskont kredileri tekrar kullanıma sunuldu. Yakın gelecekte, bilhassa yeşil ve dijital dönüşüm odaklı stratejiler kapsamında, finansman olanaklarını genişletmek ve destek mekanizmalarını daha etkili kullanmakla Türkiye'nin küresel ticaretteki nüfuzunu daha da artırmayı hedefliyorlar.
İŞ GÜCÜ PİYASASINDA OLUMLU SEYİR VE REFORM AZMİ
İş gücü piyasasında olumlu tablonun devam ettiğinin altı çizildi. İşsizlik oranı yirmi sekiz aydır tek haneli seviyelerde seyrediyor. Bu olumlu görünümü iş gücü piyasasının bütününe yaymak, iş gücüne katılımı maksimize etmek ve beceri uyumunu kuvvetlendirmek amacıyla yapısal reformlara kararlılıkla devam ediyorlar. Bu kapsamda, genç nüfusun yetkinliklerini geliştirmeye odaklı başta mesleki eğitim olmak üzere, eğitim sisteminin kalitesini ve iş gücüyle entegrasyonunu güçlendirecek politikalara devam edecekler.
KATMA DEĞERİ YÜKSEK ÜRETİM ODAĞI KAÇINILMAZ
EKK'da ele alınan ana unsurlar şu şekilde sıralandı:
-
Potansiyel iş gücünün ekonomiye aktif katılımını teşvik etmeye, eğitim-istihdam-üretim bağını güçlendirmeye ve nitelikli istihdamı artırmaya yönelik mesleki eğitim çalışmaları ve ek teklifler görüşüldü.
-
Yeni nesil çalışma modellerine dair sosyal taraflarla istişareler çerçevesinde yürütülen mevzuat hazırlıklarında gelinen safha ele alındı.
-
İhracattaki son gelişmeler ve Türk Eximbank'ın ihracat destekleri değerlendirildi.
-
'Türkiye Yüzyılı'nda daha muktedir bir Türkiye için teknoloji yoğun ve katma değeri yüksek üretime daha fazla yoğunlaşmak kaçınılmazdır. Küresel ekonomideki dönüşümleri de dikkate alarak, Türkiye'nin küresel ticaretten daha fazla pay almasını sağlayacak politikaları uygulamaya devam edecekler.
-
Türkiye'nin sürekli ve kapsayıcı büyüme ile kalıcı refah artışı amacına ulaşması için verimlilik artışı sağlayacak, sosyal kalkınmanın temel bileşenlerinden olan istihdamı ve istihdamın niteliğini yükseltecek kapsamlı yapısal politikaları hayata geçirmeyi sürdürecekler.




