Sefer Bütün, 27 Temmuz 1975'te dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'in temelini attığı, 21 Ekim 1984'te de yine dönemin Başbakanı Turgut Özal tarafından birinci ünitesinin açılışı yapılan, ancak, Santral Baca Gazı Arıtma Tesisi bulunmayan Afşin-Elbistan A Termik Santrali'nin tehlike saçtığını söyledi. Santrale bir an önce Baca Gazı Arıtma Tesisi yapılmasının gerektiğini vurgulayan Bütün, "Baca Gazı Arıtma Tesisi'nin yapılmasını biz de istiyoruz ve çalışmalarımızı bu yönde sürdürüyoruz. Baca Gazı Arıtma Tesisi olmayan tek santral de Afşin-Elbistan A Termik Santralı değil. Çatalağzı, Seyitömer, Tunçbilek gibi bazı termik santrallerimizin de Baca Gazı Arıtma Tesisi yok. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın en son yayınladığı Çevre Yönetmeliği'ne göre Afşin-Elbistan A Termik de içinde olmak üzere bütün santrallere önümüzdeki 4 yıl içinde Baca Gazı Arıtma Tesisi'nin yapılması zorunluluğu var" dedi.
"YOKSA KAPATILIR"
Bazı santrallerin özelleştirme programında olduğunu da hatırlatan EÜAŞ Genel Müdürü, "Santraller özelleşirse santralı alan firma tarafından, özelleşmezse devlet tarafından Baca Gazı Arıtma Tesisi 4 yıl içinde kesinlikle yapılacaktır. Eğer yapılmazsa Afşin-Elbistan A Termik Santrali'nin kirlilik değerleri ölçülecek. Yapılan ölçüm sonunda kirlilik değerleri normalin üstünde çıkarsa santral kapatılacak" diye konuştu.
KİRLİLİKTE ÇERNOBİL'İ GEÇTİK
TERMİK santralin çevreye verdiği zarar konusunda sık sık yaptığı açıklamalarla gündeme gelen Elbistan Acil Kurtarma Derneği (ELKUD) Başkanı Poyraz Poyrazoğlu, Çevre Koruma Ajansı EPA'nın verilerine göre 1000 MW'lık bir santralden 5.2 ton uranyum, 12.8 ton toryum ve 0.33 ton radyoaktif potasyumun açığa çıktığını belirterek, şu görüşleri dile getirmişti:
"Yıllardır filtresiz çalışan Afşin-Elbistan A Termik Santrali 1440 MW gücündedir ve Elbistan ve yöresindeki radyoaktif kirlilik, Çernobil'den 49 kat daha fazla. Afşin-Elbistan bölgesinde 4 milyar ton düşük kaliteli linyit rezervinin bulunuyor. Bu miktar Türkiye'deki toplam rezervin yüzde 40'na tekabül ediyor. Düşük kalorili olan bu linyit kömürünün yakılması ile birlikte her yıl 15 milyon ton atığın filtre sistemi olmamasından dolayı, bölgeye bırakılıyor. Böylece 15 milyon ton atık bölgede bulunan 500 bin insan tarafından solunuyor, yağışlar nedeniyle toprağa ve içme sularına karışıyor.
KÜKÜRT ARITMA SİSTEMİ YOK
"100 kilometre mesafeyi etkileyen bu santralde, baca gazı kükürt arıtma sistemi yoktur. 10 yıldır kül tutucu filtreler çalışmıyor. Hal böyle olunca, 500 bin ton partikül maddeler, 10 bin 500 ton karbonmonoksit, 364 bin ton azotoksit, 6 milyon ton asit yağmuru 78 ton uranyum ve toryum gibi radyoaktif elementler gibi yaklaşık 15 milyon ton atık bölgeye yağmaktadır. Santral bu şartlarda çalışınca, dünya normlarına göre 150 mg/m3 olması gereken atmosferdeki kirlilik miktarı, 1500 mg/m3'lere çıkmaktadır. Dolayısıyla da, ülkemiz nüfus oranına göre bölgede olması gereken hasta ve ölüm oranları da, başta kanser olmak üzere Türkiye ortalamasının 5 katını geçmektedir." (Ahmet GÖK/ AFŞİN(Kahramanmaraş), (DHA)
Editör: TE Bilisim
