Halk arasında "dünyanın sonunu getirecek böcek" adıyla anılan kahverengi kokarca (Halyomorpha halys), kış uykusunu sonlandırarak Sakarya, Samsun, Trabzon, Giresun ve diğer kentlerde yaşam alanları ile ziraat arazilerini adeta istila etti. Hem yurttaşlar hem de bilim insanları, bu zararlı türün tüm Türkiye sathına yayılabileceği yönünde ciddi ikazlarda bulunuyor.
İSTİLA DALGASI KARADENİZ'DEN MARMARA HAVZASINA SÜRÜYOR
Son dönemde özellikle Sakarya, Samsun, Trabzon ve Giresun başta olmak üzere birçok ilde yoğunlukla gözlemlenen kahverengi kokarca böceği, kış mevsimini uykuda geçiren bu yayılımcı tür, yeniden faaliyete geçerek hem meskenleri hem de tarımsal ürünleri hedef tahtasına oturtuyor. Alanında yetkin uzmanlar ve idari merciler, koordineli bir mücadele eylemi başlatılması gerektiğini dile getiriyor.
YURTTAŞTAN ŞOK EDEN "BİYOLOJİK SALDIRI" UYARISI
Kokarca tehlikesine dair sosyal medya mecralarında görüşlerini paylaşan bir vatandaş, durumu şu sözlerle özetledi: "Yıllardır uyarılarımı yineliyorum. Ancak ne yazık ki, öngörülerimizin gerçekleştiği bu günlerde ciddiye alınmaya başlandı. İnanın bana, içinde bulunduğumuz durum, daha iyi günler sayılabilir. Ben bu durumu 'biyolojik saldırı' olarak nitelendiriyorum. Diğer zararlıların aksine belli bir ürüne odaklanmıyorlar. Akla gelebilecek tüm meyve, sebze ve bakliyat çeşitlerine, daha gelişimlerinin başlangıcında, henüz oluşum aşamasındayken sirayet ediyor ve tamamen yok ediyorlar."
"İKİ YIL İÇİNDE ÜLKEMİZDE..."
Sözlerine devam eden vatandaş, "Son düzlükteyiz, yeniden uyarıyorum" diyerek çağrısını sürdürdü: "Acilen, geliştirilmiş bir biyolojik saldırı aracı olduğunu düşündüğüm bu yeni nesil kokarcalara karşı, bu zararlı üzerinde derinlemesine uzmanlaşmış özel ekipler kurulmalıdır. Yıllardır uygulandığı gibi oturulan yerden kimyasal yöntemlerle değil, doğrudan sahada, mekanik usullerle mücadele edilmelidir. Halkla birlikte ortak hareket planları oluşturulmalı, kokarca ihbar hattı kurulmalı ve kokarca imha timleri hızlıca müdahale edebilmelidir. Aksi takdirde, yanılmayı çok isterim ama, iki yıla kalmadan ülkemizde sebze ve meyveye, pahalı dahi olsa, ulaşmak imkânsız hale gelecektir. Büyükşehir merkezlerinde bile evlerinizde rahatça oturamaz duruma geleceksiniz. Bu canlı türünün zayıf yönleri hakkında büyük bir tecrübe edindim. Hiçbir karşılık beklemeden, etkin mücadele için üzerime düşeni yapmaya hazırım. Lütfen sesimiz duyulsun."
KOORDİNASYONLU VE BİLİMSEL MÜDAHALE GEREKLİLİĞİ
Vatandaşın kaygı dolu açıklamaları, sahadan gelen gözlemlerle birebir örtüşüyor. Ziraat ve çevre bilimcileri, sistemli ve bilimsel metotlarla hızlı bir müdahale eyleminin hayati önem taşıdığını kuvvetle vurguluyor. Bölgesel çapta ilaçlama, cezbetme ve imha etme uygulamaları ile mekanik temizleme faaliyetlerinin yanı sıra, acil ihbar merkezleri ve özel müdahale birimlerinin tesis edilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
EKONOMİK VE KAMU SIHHATI AÇISINDAN BÜYÜK RİSK
Uzman heyetler, kokarcanın fındık, sebze, meyve ve bakliyat başta olmak üzere çok geniş bir ürün yelpazesine hasar verebildiğini belirtiyor. Etkin bir mücadele programı uygulanmazsa, hem ekonomik kayıpların hem de halk sağlığını tehdit eden risklerin katlanarak artacağı ifade ediliyor. Yetkili kurumlar tarafından, yerel ve merkezi seviyede hızlı koordinasyon, sahaya süratli müdahale ve yurttaşları detaylı bilgilendirme faaliyetleri bekleniyor.