“Geçici 15. Madde Anayasa’dan tümüyle çıkarılmalıdır!” dedi..
Herkes takdir etti. Samimiyetinde şüphemiz olsa da, biz de katıldık koroya:“Şak şak şak!”..
Devam etti: “Geçici 15. Madde’nin kaldırılması yetmez, zamanaşımının geçen süre içinde işlemediğine dair bir madde de eklenmeli. Ki, darbeciler yargılanabilsin” dedi..
“Dört dörtlük demokrat bir anamuhalefet partimiz oldu. Yaşasın” dedik..
Biz de koro ile birlikte alkışladık:“Şak şak şak şak!”
Kemal Bey’in şaşırtıcı açıklamaları bitmedi: “Van’daki General Mustafa Muğlalı Kışlası’nın ismi değiştirilmelidir!” dedi..
Genel Başkanı olduğu CHP’nin bir belediyesinin, aynı generalin ismini bir sokakta yaşattığı gerçeğini gözardı ettik.
“Bölge insanına zulmetmiş bir generalin, yine o bölgedeki bir kışla kapısında asılı olan isminin kaldırılmasını teklif etmek, hele hele bunu CHP Genel Başkanı’nın yapması ne güzel” dedik.
Koro ile birlikte, biz de Kemal Bey’e destek verdik:
“Şak şak şak... şak şak!”
Rüzgârı tutturmuştu Kemal Bey.. Hiç ara vermedi: “27Nisan bildirisine imza atan generalin altından zırhlı araç alınmalıdır” çıkışını yaptı...
“Generallere hiç pas vermiyor.. Asker-siyasetçi dengesinde, seçilmişlerin tam hakimiyetini sağlayacak herhalde” dedik, hep birlikte, koro halinde destek verdik:“Şak şak şak. şak şak şak. şak şak”
“Zırhlı aracın; generalin altından alınması yetmez, ayrıca o general, 27 Nisan bildirisi sebebi ile yargılanmalıdır” dedi..
Kulaklarımıza inanamadık. Bir daha, bir daha dinleyip, yanımızdakilere rica ettik, “Bir tokat at da, rüyada olmadığımıza inanalım!”
Açıklama gerçekti. Biz de alkışımızı sürdürdük:
“Yaşa, varol Kemal.. Şak şak şak şak. şak şak şak”
Rüzgârı arkasına almış esiyor, ha esiyordu demokratlık yolunda: “Darbeleri ihtimal dışı bırakmak için, İç Hizmet Kanunu 35. Madde’nin hemen değiştirilmesi gerekir. Kanun teklifimiz hazır...”
Böyle bir teklife ne denir ki? Hep birlikte ayağa kalktık, makineli tüfek gibi “şak şak”ları saydırdık..
“Şakşakşakşakşakşakşakşak!”
Durmadı Kemal Bey, “Türban sorunu çözülmelidir” dedi.
“Şak Şak Şak. Şak Şak Şak. Şak Şak Şak!”
Şöyle sürdürdü açıklamalarını: “Ezber bozmaya hep devam edeceğiz.”
“Şak şak şak..”
Alkıştan yorgun düştük..
Medyanın da gazıyla; sıradışı sözler verdi, açıklamalar yaptı CHPGenel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.
Geçmiş olaylarla ilgili keskin söylemlerde bulundu..
Demokrat, darbe karşıtı ve özgürlükçü bir söylem geliştirdi...
Önceki gün ilk defa, bir fırsat doğdu Kemal Bey’e.
Demokrasi dışı bir söyleme, anında tepki verebilecekti. Milletin seçtiklerinden oluşan Meclis’e, haddini aşarak saygısızlık eden bildiriyi, daha doğrusu muhtırayı; kınayacak, demokratlığının, seçmen aldatmasına yönelik olmadığını ispatlayacaktı Kemal Bey..
27 Nisan, 28 Şubat, 12 Eylül’e karşı çıktığı gibi, YargıtayBaşsavcılığı’nın açıklamasına da, şöyle okkalı bir cevap verecek sandım.
YargıtayBaşsavcılığı Basın Bürosu’nun, önceki günkü açıklamasına “Başsavcı, derhal azledilsin. Derhal yargılansın” türünden bir açıklama ile karşılık vermesini bekliyordum..
Bildiriyi öğrenir öğrenmez, Kemal Bey’in bu yöndeki açıklaması için hazırol vaziyetine geçtim.
Hatta; ellerim birbirine kavuşacak şekilde havada bekliyordu, “şak şak şak” yapacaktım.
İki gündür bekliyorum.. Kemal Bey yok oldu.
Gören de yok, bilen de yok kendisini..
Partisinden açıklama yapanlar da, “Başsavcı haklı” diyorlar..
Ben “şak şak şak” yapmaya hazırlanırken...
Kemal Bey’in verdiği fotoğraf aynen şöyle:
“Fıssssssssssssssssss!!”
A.İhsan Karahasanoğlu
Yeni Akit
Trend Haberler

Ümit Aktan’ın kızı Dilara Aktan kimdir?

Ümit Aktan’ın Eski Eşi Selin Dilmen Kimdir? Nerelidir?

Diplomat Tolga Şimşir kimdir, nerelidir?

Teslime Hanedan kimdir, nerelidir, kaç yaşındaydı?

Suay Kazdal kimdir, kaç yaşında, nereli?

Levent Ülgen kimdir, hastalığı ne, kaç yaşında??
Ekonomiden memnun musunuz?
Ankete Katıl