Bazen öyle olur ki, bir şeyler dinlersin için birden ısınır. Bir anda geleceğe, yaşama daha umutla bakabileceğin iyimser bir pencere açılır iç dünyanda...
Geçen gün de böyle oldu.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın bazı yöneticileriyle sohbet ediyorduk.
Konu, Dünya Gönüllüler Günü.
Üç dört yıl önce Hakkari.
Sihirli Çan Öğrenim Birimi.
Vakfın Hakkari gönüllüsü Sadık Bey, çocuklara sürekli klasik müzik çalıyor, en çok da Vivaldi.
Çocuklar pek öyle mutlu olmasalar da ses çıkarmıyorlar. Biri hariç, her gün belli saatlerde öğrenim birimine gelmeyi sürdürüyorlar.
Ama o kız çocuğu, protestosunu yaptıktan sonra bir daha ortalıkta gözükmüyor.
Aradan zaman geçiyor.
Bir gün Vakfın Hakkari gönüllüsü Sadık Bey’in kapısında 15-16 yaşlarında genç bir kız.
Elinde kemanı.
“Size teşekkür etmeye geldim” diyor ve kemanıyla bir parça çalıyor Sadık Bey’e...
Genç kızın yolu Hakkari’den Van’a düşmüş, Güzel Sanatlar Lisesi’nin keman bölümünde okumaya başlamış.
Yıl 1998.
Van’ın varoşları.
Bir arsada Feyyaz Tokar Eğitim Parkı’nın inşaatı başlıyor. Birkaç erkek çocuk bundan hiç de mutlu olmuyorlar. Çünkü her gün top peşinde koşturdukları sahalarından artık mahrum kalacaklarını anlıyorlar.
Bina yükseliyor.
Hiç umutları yok ama bir gün gelip kapısında yatıyorlar, acaba bizi de alırlar mı diye.
Sabah kapı açılıyor, Eğitim Gönüllüsü bir ağabey, “Gelin çocuklar burası sizin!” deyince dünyalar onların oluyor.
Bu çocuklardan biri, İstanbul’da liseyi okuduktan sonra Afyon Üniversitesi’ne giriyor. Ama aynı zamanda Vakfın Afyon Eğitim Parkı’nda ‘tiyatro gönüllüsü’ olarak çalışıyor.
Dedikleri şu:
“Van’da çocukken Vakıf sayesinde, değil mi ki gerçek bir meşin topa dokundum; değil mi ki 9 numaralı bir formam oldu; değil mi ki, elime çalmam için bir saz verdiler; o zaman dedim ki kendi kendime, benim dünyada erişemeyeceğim şey yoktur.”
Biri Hakkari’den, biri Van’dan.
Bunları dinleyince içim ısındı.
Ama bir de gerçek var.
Bu örnekler çok değil.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı bugün ülke çapında 10 bin gönüllüyle çalışıyor. Bu gerçekten çok büyük sayı.
Ancak, Vakfın Dünya Gönüllüler Günü için yaptırdığı bir kamuoyu yoklamasına göre gönüllü çalışma açısından Türkiye çok gerilerden geliyor, hatta nal topladığı söylenebilir.
18-35 yaş arası kentsel bölgelerde yaşayan gençlerin içinde son bir yıldır herhangi bir gönüllü faaliyete katılanların oranı sadece yüzde 5.
Bu oran ABD’de yüzde 71, Hollanda’da yüzde 49, Hindistan’da yüzde 35, Bosna’da yüzde 20. Türkiye’ye gelince, 55 ülke arasında sonuncuyuz.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Örgütü, dünyada gönüllülüğün gelişmesini gündemine almış durumda.
“Bireyin başka bireyler için herhangi bir ücret almadan bilgi, emek, zaman sarfetmesi” diye tanımlanan gönüllülük, toplumsal eşitsizliklerin azaltılmasına ve toplumda dayanışma duygusunun güçlenmesine katkıda bulunduğu için önemseniyor.
Ayrıca, gönüllü faaliyetlerin daha hoşgörülü, demokratik değerlere daha saygılı ve kendine daha çok güvenen bireylere kapı araladığı belirtiliyor.
Vakfın sloganı güzel:
Bir çocuk değişir, Türkiye değişir.
Gönüllülerin günü kutlu olsun!
Hasan Cemal
[email protected]
Milliyet
Trend Haberler

Kahramanmaraş'ta aşırı sıcaklık hastanelik etti

Bir Demet Bin Mutluluk Ekibinden ve PasaPort Pizza Piazza'dan Yetim Çocuklara Pizza Sürprizi

Kahramanmaraş'ta kömür sahasında işçi feci şekilde can verdi

Ahmet Aksoy kimdir, nereli, kaç yaşında?

Hatice Karahan kimdir, nereli, kaç yaşında?

Kahramanmaraş'ta konutta yeni dönem! 1+0...
Ekonomiden memnun musunuz?
Ankete Katıl