Kahramanmaraş 8. Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı’nda düzenlenen konferansta
vatandaşlarla bir araya gelen Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Türkiye; ekonomiden dış
politikaya, terörle mücadeleden insani yardımlara, attığı her adımda kendi tarihsel
tecrübesini, kültürel gerçekliğini, felsefi derinliğini, stratejik imkânlarını, siyasi
müktesebatını ve iddialarını merkeze alıyor. Böyle olduğu için bugün Türkiye’de
sosyopolitik, sosyokültürel ve sosyoekonomik alanlarda devasa dönüşümler yaşanıyor”
dedi.
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 8’incisi düzenlenen ve
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun’un katılımlarıyla gerçekleştirilen
resmi açılış töreninin ardından Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı’nda etkinlikler start aldı.
Kahramanmaraş Fuar Merkezi’nde (KAFUM) 210 yayınevi, 350 yazar ve şairin yer aldığı
fuarda Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Küresel Belirsizlik
Çağında İstikrarlaştırıcı Güç: Türkiye” temalı konferansta Kahramanmaraşlılarla bir araya
geldi. Etkinlikte Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör’ün yanı sıra çok sayıda
öğrenci ve okur da yer aldı. Gençlerin yoğun ilgi gösterdiği konferansta yaptığı konuşmada
Kahramanmaraş’ta olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanlığı İletişim
Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Kahramanmaraş 8. Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarında
sizlerle bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Böylesi anlamlı bir fuara davet
ettikleri için Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanımıza şükranlarımı sunuyorum”
dedi.
Küresel Belirsizlikler Çağı
Etkinlikte konuşan Prof. Dr. Altun, “Öncelikle yaşadığımız çağı neden ‘küresel belirsizlikler
çağı’ olarak tanımladığımızın üzerinde durmak istiyorum. 1990’larda sosyal bilimler dünyası
küreselleşmenin zaferini ilan ettiği yaklaşımı üzerinde ilerliyordu. Tarihin sonunun geldiği,
savaşların artık bittiği ifade ediliyordu. Uluslararası kurumlar aracılığıyla küresel dünya
düzeninin tahkim edildiği düşünülüyordu. Ancak bu elbette güdümleyici ve ideolojik bir bakış
açısıydı. Nitekim ne savaşlar son buldu ne de çatışmalar. Hatta dünya için yeni istikrarsızlık
dalgaları baş gösterdi. 11 Eylül saldırıları, Bosna soykırımı, Körfez savaşı, Arap Baharı ve
daha birçok kriz yaşandı. Suriye krizi ve Rusya-Ukrayna savaşını ise en sıcak istikrarsızlık
dalgaları olarak görebiliriz. Elbette istikrarsızlık demek, belirsizlik demektir. Diğer yandan,
terörizm ve radikalizm gibi güvenlik sorunları bölgesel sınırları aşarak küresel bir mahiyet
kazandı. Mülteciler, salgın, enerji ve gıda krizi, iklim değişikliği gibi meseleler de uluslararası
alanda çözüm bulunamayan belirsizlikler olarak ortaya çıktı. Geldiğimiz noktada somut bir
gerçekliğimiz var: Bugün uluslararası alanda bir belirsizlik hâkim durumda. Küresel
adaletsizliğin ve eşitsizliğin, dünyanın dört bir yanında sebep olduğu insani dramlara her gün
şahit oluyoruz” ifadelerini kaydetti.
Batıcı Sömürge Düzeni ve Türkiye

Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

Haber Merkezi

Çöpdemir ve Kaçan, Dizi Sektörünü Anlatacak Çöpdemir ve Kaçan, Dizi Sektörünü Anlatacak

Tel: 0344 228 46 00 (2512) Gsm: 0534 593 74 44
e-mail:[email protected]

Prof. Dr. Altun konuşmasının devamında, “Aslında tüm bu can yakıcı tablonun kökenlerine
indiğimizde karşımıza 19. yüzyıldan bu yana birbirini besleyen, birbirini büyüten bir düzen
çıkıyor: Batıcı sömürge düzeni ve batıcı bağımlılık düzeni. Bizim modernleşme sürecimiz de
esasında uzun yıllar batıcı bağımlılık düzeninin parçası olarak yürütüldü. Doğrusu, bizde 200
yıldır süren modernleşme tartışmalarının gerçek adı Batılılaşmadır. Maalesef Türkiye de on
yıllar boyunca böylesi bir tarihsel yükün altında ezilmek zorunda kaldı. 2000’lerin başına
geldiğimizde bu yük sosyopolitik gerçekliğimizin en can yakıcı unsurlarından birine
dönüşmüştü. Ne yazık ki o dönem kendi ad ve hesabına gelecek tasavvuru inşa edebilen bir
Türkiye yoktu. O dönem kendisine dayatılan kalkınma, modernleşme reçetelerini uygulayarak
günü kurtarmaya, ayakta durmaya çalışan bir Türkiye vardı” ifadelerini kullandı.
Çıkış Yolunun İşaret Fişeği
Türkiye’nin son 20 yılda çok ciddi atılımlar gerçekleştirdiğini vurgulayan Altun, “Krizler
sarmalıyla boğuşan Türkiye’de 2002 yılında Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki
siyasi hareketin başarı kazanması bir anlamda ‘çıkış yolunun işaret fişeği’ oldu. Son 20 yıldır
Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye, önceki dönemin birikmiş sorunları
çözmeye çalıştı. Aynı zamanda Batıcı teslimiyet düzenine ve onların güdümündeki vesayet
odaklarına da meydan okudu, onlarla mücadele etti. Bu dönemde ülkenin refahını, huzurunu,
kalkınmasını, demokrasisini ve güvenliğini tahkim eden ve bağımsızlığını pekiştiren atılımlar
gerçekleştirildi. Bu çaba diğer yandan Türkiye’yi uluslararası arenada da etkin ve müstakil bir
güç haline getirdi. Bu süreç aynı zamanda içeride Batıcı unsur ve dogmalara, dışarıda ise
Batılı bağımlılık düzenine karşı güçlü bir siyaset modelinin teşekkülüne imkân tanıdı.
Geldiğimiz noktada şunu çok net görüyoruz: Bugün Türkiye, ekonomiden dış politikaya,
terörle mücadeleden insani yardımlara, attığı her adımda kendi tarihsel tecrübesini, kültürel
gerçekliğini, felsefi derinliğini, stratejik imkânlarını, siyasi müktesebatını ve iddialarını
merkeze alıyor. Böyle olduğu için bugün Türkiye’de sosyopolitik, sosyokültürel ve
sosyoekonomik alanlarda devasa dönüşümler yaşanıyor. Bağımsızlaşan Türkiye, bölgesel ve
küresel siyasette güçlü bir varlık gösteriyor. Bu özgüven, sadece Türkiye toplumu için değil,
Müslüman dünya için, mazlum coğrafyalar için de bir umut oluyor” diye konuştu.
Büyüme ve Atılım Dönemi
Son 20 yılın Türkiye için büyüme ve atılım dönemi olduğunu belirten İletişim Başkanı Prof.
Dr. Fahrettin Altun, “Türkiye, kendi sınırları içinde siyasi istikrar, ekonomik güven,
toplumsal barış ve kültürel çoğulculuk anlamında mesafe kaydettikçe çevresiyle de
ilgilenmeye başladı. Bir yandan çevresiyle ekonomik entegrasyon alanları inşa etti. Öte
yandan bölgesel krizlerin, küresel ihtilafların çözümüne yönelik dinamik bir dış politika
vizyonu ortaya koydu. Türkiye böylece istikrar sağlayıcı bir güce dönüştü. Son 20 yıl Türkiye
için bütün zorluklara rağmen bir büyüme ve atılım dönemi oldu. Bu büyüme ve atılım sadece
nicel bir sıçrama olarak karşımıza çıkmadı; aynı zamanda özgün bir modernleşme tecrübesi
olarak kurumsallaştı. Bunun büyük bir başarı olduğunu ve bu başarıda en büyük pay sahibinin
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olduğunu teslim etmeliyiz” dedi.
Altun, Kitabını Okurlar İçin İmzaladı

Kaleme aldığı “Küresel İstikrarsızlık Çağında İstikrarlaştırıcı Güç: Türkiye” adlı kitabını
imzalayarak okurlara hediye eden İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Ocak ayında İngilizce
olarak yayınlanan kitabımın Türkçesinin ilk olarak bu fuarda okurlarla buluşması benim için
de heyecan verici bir gelişme” dedi. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin
Güngör, program sonrası 8. Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı’nın açılışına katılmalarından
dolayı Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun’a teşekkür ederek çeşitli
hediyeler takdim etti.