Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, Bakan Bozdağ’a saldırıyı kınadı, Kahramanmaraş’tan sert cevap verdi. Şenocak, “Kılıçdaroğlu ekibini yeniden gözden geçirsin” dedi.


Kısa adı Din-Bir-Sen olan Özerk Diyanet Vakıf Çalışanları Birliği Sendikası genel başkanı Lütfi Şenocak Kahramanmaraş Din gönüllüleri ve Görevlileri Derneğini ziyaretinde Diyanetten sorumlu Bakan Bekir Bozdağ’a yapılan saldırıyı sert bir dille kınadı. Şenocak, saldırgan Kahramanmaraş’tan olunca bu açıklamayı da Kahramanmaraş’tan yapmayı uygun bularak buraya geldiğini belirtti.


Mısır için bütün dünya seferber olmalı


Genel başkan Şenocak, başta Mısır olmak üzere çeşitli Müslüman devletlerde yaşanan sıkıntılara da değinerek şöyle konuştu; “Diyanet camiası her geçen gün büyümektedir, gelişmektedir ve bütün insanlığa sadece Türkiye’ye değil bütün insanlığa hizmet edecek projeleri yönetmenin gayreti içerisindedir. Malumunuz ülkemizin dışında, ülkemize komşu olan ülkelerde çok büyük sıkıntılar yaşanmaktadır. Başta Suriye olmak üzere Filistin’de, Irak’ta ve son günlerde Mısır’da. Müslüman nerede bir kardeşinin ızdırabını, nerede bir kardeşinin sıkıntısını hissediyorsa o sıkıntıyı gidermek için mücadele etmek zorundadır. O sıkıntının, problemin çözümü için gayret sarf etmek zorundadır. Türkiye özellikle sivil toplum örgütleri Mısır meselesinde çok duyarlı hareket ediyor, sayın Başbakanımız o konuda çok gayretli bütün dünyayı seferber edecek konumda mücadele ediyor. Huzurlarınızda sayın Başbakanı ve sayın Cumhurbaşkanını tebrik ediyorum, gayretlerinin devamını yüce rabbimden niyaz ediyorum. Çünkü Mısır’da yıllardır zulme uğrayan bir teşkilat var. Bu teşkilat halkın iradesiyle halkın tecellisiyle, halkın çabasıyla bir demokrasi çerçevesinde iktidara gelmiştir. Ve onlarda Cumhurbaşkanı olarak Mursi’yi seçmişlerdir. İlk kez Mısır’da demokrasi çalışıyor, ve demokrasinin çalıştığı bir zamanda yine bir darbeyle karanlık günlerinin özlemini çekenler harekete geçiyor. Nasıl ki 28 Şubat’ta Türkiye’de bir darbe söz konusu olmuş ise aynı şeyi Mısır’da yaptılar. Ama netice itibariyle Mısır’daki çok kanlı, çok sıkıntılı, ben Mısır’da bu mücadeleyi gösteren kardeşlerimi alınlarından öpüyorum. Şehit olanlarına da Rabbimden rahmet diliyorum. Ülkemizin duyarlı insanlarını da bu gayretlerinden dolayı ve mücadelelerinden dolayı da sürekli inisiyatif kullanmalarını da arzu ediyorum. Diyanet işleri başkanlığımız çok gayretli çalışıyor, her sıkıntıda onun derdiyle dertlenen bir yapıda olduğunu biliyoruz.


ALEVİLİK İSLAM DİNİNİN BİR BÖLÜMÜDÜR


Din-Bir-Sen genel başkanı Lütfi Şenocak, Aleviliğin İslam dininin bir bölümü olduğunu belirtti ve Diyanetten sorumlu bir bakana yapılan saldırı hiçbir zaman tasvip edilemez. Bu olay Alevilikle bağdaştırılmamalı diyerek konuşmasına şöyle devam etti. “ Geçen gün çok üzücü bir olayla karşı karşıya kaldık. Sayın Başbakan yardımcımız Bekir Bozdağ Diyanetten de sorumlu olduğu için bizi çok ilgilendiriyor, bir yerde bir basın mensubunun saldırısına uğraması, bu kim olursa olsun hiçbir vatandaşa yakışmaz. Devletin en üst kademesinde bir bakan olması bile söz konusu değildir. Bir normal vatandaşın bir vatandaşa özgür iradesini anlatacağı sırada bir saldırıya uğraması hiç tasvip edilerek bir şey değildir. Kaldı ki bu Başbakan yardımcısı ve Diyanetten sorumlu bir bakan ve geçmişi de Diyanet’in içerisinde neşru reva bulmuş vaizlikten gelmiş bir değerli insan. Orada ona yapılan hakareti Diyanet mensuplarına yapılmış bir hakaret olarak değerlendiriyor, bütün huzurunuzda bu saldırıyı kınıyorum.


Alevilik altında İslam düşmanlığına karşıyız


Alevilik meselesinde gerçekten tutum ve davranış konusunda hata yapılmaktadır. Tabi bunu Aleviliğe bağdaştırdıkları için söylüyorum. Alevilik ne bir dindir ne bir mezheptir. Alevilik İslam dininin içerisinde bir bölümdür. Bu bir kültürdür, bu kültürde herkes oradaki kültürünü yaşar. Onun için kalkıp Diyanet işleri başkanlığı gibi bir statüye kavuşturulması talebi bir dinmiş gibi öyle bir talebin karşılanması talebi bizleri derinden üzmüştür. Ama şu anda gerek hükümet nezdinde, gerekse Diyanet İşleri Başkanlığı nezdinde çok ciddi çalışmalar var. Alevi kardeşlerimiz bizim kardeşlerimizdir. Yani onların gayretleri onların topluluğu düzeltecek ehli beyt noktasındaki çalışmaları bizimde arzu ettiğimiz bir şeydir. Bizim o noktada bir sıkıntımız yok şükürler olsun ama kalkıp da Aleviliği farklılaştırıp İslam dinine saldırı, Diyanet’e saldırı, din görevlilerine saldırı gibi farklı bir noktadan Aleviliği insanlığa enjekte etmeye kalkanlara karşıyız. Alevilik çatısı altında aşırı bir şekilde İslam düşmanlığına karşıyız. Yoksa Alevi kültürü bizim çok değer verdiğimiz ve çok önem arz ettiğimiz bir kültürdür. Yani kısacası Türkiye bir barış sürecine giriyor, bu süreç içerisinde herkes üzerine düşen görevi yapmak zorundadır. Çünkü geçmişten bugüne kadar çok kan kaybettik. Bundan sonra bu değerlerin muhafazası için Batısıyla doğusuyla bütün kültürlerimizi iyileştirip İslami değerler çerçevesinde yeni bir sayfa açmak durumundayız.  Bu sayfa kardeşlik sayfasıdır bu sayfa İslami değerleri hakim kılma sayfasıdır. Hepimiz bu görevin içerisindeyiz. Biz Din-Bir sen olarak vazifelerimizi yapacağımız, kamu kurum kuruluşları vazifelerini yapacak vatandaşlar üzerine düşeni yapacak, sendikalarla birlikte bu çarpık düzeni bu çarpık yapıyı el birliğiyle düzelteceğiz. Üstelik yeni günlere yeni huzurlu zamanlara ihtiyacı var. Batının bize baskı unsuru olarak uyguladığı ve Orta doğu’da çevremizde uygulanan bu uygulamanın bize de sirayet etmesinden endişe ettiğimiz bir zamanda bizim kenetleşmemiz lazım. Sevgi ile kardeşlik tohumlarının çok gayretli bir şekilde her bölgeye her kesime yerleştirmemiz lazım. Medreselerde yetişen alimler, mollalarımız, bizler kültür ağırlığı olan her ses bu mücadelenin içersinde seferber olmalıdır. Ülkemizde huzur istiyorsak bunu el birliğiyle yapacağız. Çünkü Maraş bunu yapmış geçmişte. Maraş bacısının başörtüsüne hakaret edene neler yaptığını biliyoruz. Tarih bunu bize çok güzel örnekleriyle göstermiştir”. 


 Saldırgan Kahramanmaraşlı cevapta Kahramanmaraş’tan


Bir gazetecinin "Saldırganı biliyorsunuz Kahramanmaraşlı ve arkasında Kahramanmaraşlı bir CHP milletvekilinin olduğu belirtildi, sizin bu açıklamanız Kahramanmaraş’tan olunca bunun herhangi bir özelliği var mıdır, bu bir tesadüf mü dür, özellikle mi seçilmiştir?" sorusu üzerine;
Genel Başkan Lütfi Şenocak; “Özellikle seçilmiştir, yani Kahramanmaraş’ta bu üzücü olay cereyan ettiğinden dolayı Kahramanmaraş’ta bu açıklamayı yapmayı uygun gördük. Çünkü Maraş bu tür hareketleri sevmeyen bir ilimizdir. Maraş aslını bilen, İslami değerleri özünde benimseyen bir ilimizdir. Geçmişte Kahramanmaraş’ı karıştırmak için uğraşanlar çok olmuştur ama Maraş herkese haddini bildirmiştir. Bu tür basit olaylara da haddini bildirecektir. Kahramanmaraş kenetlenmesini bilir ve Maraş Anadolu’ya her konuda göstermiştir. Arkasında da CHP milletvekilinin olduğunun söylenmesi çok üzücüdür. Sayın Kılıçdaroğlu bu günlerde yeni bir CHP imajı ile çalışmalar yapmaktadır. Yeni CHP misyonuyla hareket etmektedir. Halk nezdinde bir taban yapmanın gayreti içerisindedir. Ama milletvekilleri böyle hareketlerin içersine girerse bu vatandaşlar tarafından çok büyük tepkiyle karşılanıyor, karşılanmaktadır. Sayın Kılıçdaroğlu ekibini yeniden gözden geçirsin diyorum. Böyle basit olaylarda bir siyasi iradenin arka planda olması çok üzücüdür, çok kötüdür, esefle kınıyorum”.


Şevket Bozdoğan: "Akan kanlar bizim kanımız, acılar bizim acımızdır"


Kahramanmaraş Din Görevlileri ve Gönüllüleri derneği başkanı Şevket Bozdoğan’da “Din Bir-Sen genel başkanımız çok değerli Lütfi Şenocak’ın teşriflerinden dolayı şükranlarını belirtti.


Başkan Bozdoğan, aynı şekilde Mısır’da Suriye’de ve Filistin’de akan kanlar bizim kanımızdır ve o acılar bizim acımızdır, buradaki kardeşlerimize başta ihvan-ı müslimin kardeşlerimize yüce Rabbimizden başarılar diliyoruz, Rabbimizden onlara bir an önce yardımını temenni ediyoruz ve inşallah özgürlüklerine kavuşurlar. Son olarak Kahramanmaraş’ımızda yine Başbakan yardımcımız Diyanet İşleri Başkanlığımızdan sorumlu Bekir Bozdağ’a yapılan bu saldırıyı Kahramanmaraş nüfusuna kayıtlı ve Kahramanmaraş milletvekilinin de provoke etmesiyle hem vekili hem şahsiyeti kınıyoruz, inşallah bu yanlışları görürler ve bir an önce pişmanlık dilerler. Hepinize bu katılımlarınızdan dolayı başarılar diliyorum” dedi.


Kahramanamraş Din Görevlileri ve Gönüllüleri derneğinde yapılan ziyarete Din Bir Sen genel başkanı Lütfi Şenocak, Din Bir Sen Genel Sekreteri Hamdullah Silindir, Din Bir Sen Güneydoğu Bölge Başkanı Ahmet Tahiroğlu ile Din Gönüllüleri Derneği Başkanı Şevket Bozdoğan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.


www.kanal46.com