Başbakan Yardımcısı Arınç, bazı davalarda yeniden yargılanmayla ilgili, "Bir genel af veya af beklentisi içinde kimse olmasın" dedi.


Başbakanlık muhabirleriyle TRT Genel Müdürlüğünde düzenlenen kahvaltıda bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, muhabirlerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, devlet içinde paralel bir yapıya işaret ederek, "devlet içindeki paralel yapıyı ortaya çıkaracağız" sözünü kullandığını anımsatan bir gazetecinin, "Bu yapının ortaya çıkartılması için Hükümetin izleyeceği bir yol var mı?" sorusu üzerine Arınç, kendisinin böyle bir tabir kullanmadığına ve kullanmamaya özen gösterdiğini vurguladı. Bürokrasi içerisinde bazı kişilerin görevlerini kötü kullandığını ve bunu yaparken de belli bir amaca hizmet ettiğine işaret eden Arınç, şöyle devam etti:


Eğer paralel yapı ve devlet içerisindeki çeteler, bunlar son yıllarda çok konuşulduğu için belki ağızlarımıza geliyor. Bu kadar olmasa bile bir güce sahipse ve bunu kendi amaçları doğrultusunda kullanıyorsa bize düşen ve bizden sonraki her hükümete düşen onlarla mücadele etmektir, onları hukuk çizgisine çekmektir. Bu nasıl yapılacaktır, hukuk içerisinde yapılacaktır. Geçmişteki uygulamalar bizi hiç ilgilendirmez. Onlar can yakan uygulamalardı, onlar herkesi yerli yersiz itham eden uygulamalardı."


Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Biz de güçlüyüz, bizim de gücümüz var, biz daha iyisini yaparız ve bize elimizdeki görev değil, yüklenmiş olan görev çok daha önemli diyerek belli yerlere bağlılıklarını devletin kanunlarının üzerinde tutan bir anlayışla haksız işlemler, fiiler yapılıyorsa, devletin de elindeki imkanlarla bunlar hakkında mutlaka bir soruşturma yapması ve onları hukuk çizgisine çekmesi gerekir, yapacağımız şey budur. Hiç kimse endişe duymasın. Kendisinden endişesi olmayan herkesin huzur içnide görevine devam etitğini göreceğiz ve bileceğiz" diye konuştu.


Hatay'da durdurulan tır


Hatay ve çevresinde dikkat çekici olayların geçmişten bu yana yaşandığını, Türkiye olarak insanı bir iş yaptıklarını, maddi külfete rağmen Suriye'den sayısı 200 bini aşan sığınmacı ile 400 bini aşan da şehirlere konuk olan Suriyelilere kucak açtıklarını belirten Arınç, şöyle devam etti:


"Bir tır, şüpheli görülüp durdurulmuş, aranmak istenirken MİT mensupları 'biz, MİT mensuplarıyız, bu olaya müdahale etmeyin' demiş. Vali bir yazı göndermek suretiyle bunu teyit etmiş, savcıya, jandarmaya bu bir şekilde anlatılmış, orada bir tutanak tutulmuş. Bu resmi yazı karşısında, MİT Kanununda belli hükümler var, bu konunun bir şekilde aranmadan, yük boşaltılmadan devam edilmesine karar verilmiş. Bütün bu dedikodular veya sözlerin İçişleri Bakanımız tarafından nasıl karşılandığı önemlidir. İçişleri Bakanımız da 'Suriye'deki Türkmenlere gönderilen insani yardımdan' bahsetmiştir. Biz şahsen bunu doğru kabul ederiz."


Konuya ilişkin CHP'li milletvekillerinin açıklamaları karşısında üzüldüğünü dile getiren Arınç, "CHP milletvekileri taraflı insanlardır. Geçmişte de Esed'in yanına gitmek, onunla birlikte fotoğraf çektirmek için çok gayretleri olmuştur. Onların Esed ile Esed ailesiyle özel duygusal bağlarının olduğunu biliyoruz. Onların sözlerine itibar etmek noktasında değiliz" diye konuştu.


Pensilvanya'ya dosya gönderildiği iddiası


AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in, Yargıtay'daki bir dosyanın Pensilvanya'ya gönderildiği iddiasında bulunduğu anımsatılarak, bu konuda bilgisi olup olmadığı sorusunu da Arınç, şöyle yanıtladı:


"Mehmet Ali Şahin Bey, Başbakan Yardımcılığımızı, Adalet Bakanlığımızı ve TBMM Başkanlığımızı yapmış değerli bir siyasetçidir. 'İnanarak, görerek, bilerek söylüyorum ki olay böyle olmuştur' dedi. Yargıtay'ın açıklaması üzerine de kendisi 'bana usulünce bilgimi sorarsanız, bende size ulaştırırım' diye haber gönderdi. Şu anda Yargıtay, 'siz bu konuşmayı ne amaçla yaptınız, bu konudaki bilginiz nedir. Biz de kendi içimizde soruşturma yapmak istiyoruz' diye başvuru yaparsa. Yasal yollardan bilgilerini paylaşacağını söyledi. Şüphesiz önemli bir olay sayılabilir. Yargıtay'ın bunu kendi içerisinde araştırması, varsa herhangi bir görevi kötüye kullanma, bu konuda bir işlem yapabilmesi için Mehmet Ali Şahin Bey'e bir yazıyla bunu duyurması, Sayın Şahin'in de bu konudaki bilgilerini Yargıtay'a aktarması gerekiyor."


"Fişlemenin kesinlikle doğru olmadığını düşünüyorum"


Başbakan Yardımcısı Arınç, 17 Aralık operasyonundan sonra kamu kurumlarındaki görevden alma ve yer değiştirmelerin bir fişlemeye dayalı olarak yapıldığına ilişkin bir soru üzerine de şöyle konuştu:


"Böyle bir fişlemenin kesinlikle doğru olmadığını düşünüyorum. Bendeki tüm bilgi, kanaat bu noktada. Bizim hükümetimiz, başta Başbakan olmak üzere bütün mensuplarımız zamanında fişlenmiştir. Pek çok insan inançları, mezhepleri, dünya görüşleri, fikirleri, düşünceleri bakımından geçmişte fişlenmiştir. Bunlar büyük kısmıyla deşifre olmuştur, bunu yapanlar utanmıştır, o zamanın şartlarında bu talimatı verenlerin büyük kısmı yargı önünde hesap vermiştir. Biz, hamdolsun bunun mağduru olduğumuz için hiç kimse hakkında kanaatini, dünya görüşünü, yaşantısını, inancını, mezhebini, siyasi görüşünü içine alacak bir fişleme yapmadık, bunu ahlak dışı sayarız.


HSYK'nın yapısının değiştirilmesi


Başbakan Yardımcısı Arınç, HSYK'nın yapısının değiştirilmesi tartışmalarına ilişkin de "HSYK'yı böyle bir davranış yüzünden eleştirmek başka, sizi şöyle yapacağız böyle yapacağız filan şeklinde birtakım faraziyeler, varsayımlar üzerinde konuşmak başka. Sayın Başbakan da eleştirmiştir bu konuyu, ben de eleştirdim, Adalet Bakanı da eleştirdi. Ama bu yarın HSYK'yı değiştireceğimiz, Anayasa'yı değiştireceğimiz, kanun çıkaracağımız anlamına gelmez. HSYK için bu tür davranışlara devam etmesi veya kendi görevlerini ihmal etmesi tehlike olarak söz konusuysa şüphesiz bu zaman içinde değerlendirilir, HSYK ile ilgili yapılacak çalışma varsa gündeme gelir. Şu anda böyle bir çalışmanın olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim" diye konuştu.


Arınç, ''Hukuk devletiysek hukuk devleti içerisinde herkesin kendi yetkisini ve sorumluluğunu bilmesi gerekir. Anyasa'daki eşitlik ilkesini ve toplumdaki ayrımcılığın kesinlikle yasaklandığını da bilmesi lazım. Eğer paralel yapı veya devlet içerisindeki çeteler vesaire bunlar son yıllarda çok konuşulduğu için belki ağızlarımıza geliyor. Bu kadar olmasa bile bir güce sahipse bunu kendi amaçları doğrultusunda kullanıyorsa bize düşen ve bizden sonra gelecek her hükümete düşen onlarla mücadele etmektir. Onları hukuk çizgisine çekmektir" dedi.


2014 AK Parti için başarı yılı olacak


Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Ben 2014'ün AK Parti Hükümeti bakımından yeniden bir başarı yılı olacağına, bütün bu sıkıntıların, bu flu ortamların ortadan kalkacağına yürekten inanıyorum. Sancılar yaşanabilir, elbette birtakım olaylar hiç beklenmedik şekilde farklı biçimlerde ortaya çıkabilir. Bunların hepsi birer sınamadır. Bu sınamalardan başarıyla çıkacağız. Türk halkı bu bilince sahip ve bugünkü rakamlarla da zaten sandığa gidildiğinde yeniden bir güven tazelemesi olabileceğini de görebiliyorum'' diye konuştu.


Başbakan Yardımcısı Arınç, bazı davalarda yeniden yargılanmayla ilgili, "Bir genel af veya af beklentisi içinde kimse olmasın" dedi.


Tutuklu milletvekillerinin Anayasa Mahkemesine başvurusu


Arınç, tutuklu milletvekillerinin Anayasa Mahkemesine başvurusuyla ilgili de "Tahliyelerin mutlaka bir an önce yapılması gerekir" diye konuştu.
(AA)