CHP Kahramanmaraş milletvekili Durdu Özbolat, kanlı Maraş olaylarının 34. yıldönümü nedeni ile dün yine Narlı beldesinde idi. Narlı gişelerinde bekletilmekte olan kalabalığın beldeye alınması için çaba harcayan ancak bunda başarılı olamayan Özbolat'ın gazetesi bugünkü sayısında hükümete ve Vali'ye yüklendi.


Ulusal Yurt gazetesi, 'AKP Hükümeti ve Maraş Valisi 1978 katliamını anmayı yasakladı. Katliam serbest mi?' başlığı ile yayınladığı manşet haberinin spotunda da şunlara yer verdi: "Türkiye'yi 12 Eylül darbesine götüren en önemli olaylar arasındaki 23 aralık 1978 Maraş Katliamını anmak için gelenlere kent girişlerini tutan polis ve jandarma müdahale etti. Onlarca yurttaş yaralandı."


BAŞYAZI YURT'UN SESİ'NDE İSE ŞUNLAR YAZILDI:


"Maraş yasağı!..


Bu ülkede katliam yapmak serbest, vahşeti protesto etmek yasak mı?

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, verdiği emirle, Kahramanmaraş’a anma etkinlikleri için gitmek üzere yola çıkan otobüsleri daha kent çıkışlarında engelletti. Polisler yola çıkan otobüsleri “eksik evrak” bahanesiyle, olmadı güç kullanarak durdurdu.

Bu ülkede seyahat özgürlüğü anayasal bir haktır. Bu hak ancak çok özel koşullara bağlı olarak ve Meclis kararıyla, o da geçici bir tedbir olarak engellenebilir.

Oysa AKP Hükümeti, keyfi bir biçimde ve ancak dikta rejimlerinde görülebilecek bir yöntemle halkın seyahat etme ve gösteri  yapma hakkını engelliyor.

Devletin değil de AKP Hükümeti’nin Valisi olduğunu sanan Şükrü Kocatepe de günler önceden polise ve jandarmaya tatbikat yaptırıp, 23-24 Aralık 1978 Maraş Katliamını anma etkinliklerini nasıl engelleyeceğini planlıyordu. Sonuçta kente ulaşabilen ve basın açıklaması yapmak isteyen yurttaşlara polis aşırı güç müdahale etti. İnsanlar yaralandı.

Katliamı, öncelikle büyük bölümünün ilgisi olmadığını bildiğimiz Maraşlı Sünni yurttaşlarımızın kınaması sağlanmalı. Bunun için, kentteki sağcı ve muhafazakâr partilerin önde gelen isimleri ve kanaat önderleri mazeret aramadan bu anma toplantılarına öncülük etmeli.

Maraş’ı bu tarihsel utançtan kurtarmanın yolu budur. Yoksa vahşi bir katliamda yakınlarını kaybedenlerin barışçıl anma etkinliklerini yasaklamak çare değil. Ayıptır, suçtur!"

 

 

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&& 

 

 

KAHRAMANMARAŞLI GAZETECİ ABİD VANLI İSE SİTESİNDEKİ KÖŞESİNDE ŞUNLARI YAZDI:

 

Biz Narlı’caya gideceğiz..…

 

Bu yukarıdaki söz, Narlı’ya ve dolayısıyla Kahramanmaraş’a ne için geldiğini bilmeyen, amacı sadece kaos yaratmaktan ibaret olan genç bir kıza ait.

Bu kız taa İstanbul’dan kalkmış 34 sene önce  ölenlerin  yasını tutmak için geldiğini söylüyor. Komutan buyurun Narlıca’ya gidin ama Pardon Narlıca neresi? dediğinde kızın suratını görmek lazımdı. Çünkü bu zavallının amacı anma programı yapmak değil, kaos yaratmak, olay çıkarmak.


Bu arada suratına bakıldığında tipten  kaybeden bir başkası Narlı Kipaş Çimento kavşağında tedbir almış birliklerin komutanına; siz bizim ordumuz değilsiniz, 34 sene önce  burada millet birbirini öldürürken niye müdahale etmediniz diye haykırırken, ağzından burnundan tükürükler saçılıyor.


Ve bir başkası burası Jandarma Bölgesi diyerek polisin burada ne işi  var? diyor.


Narlı’da yol kesen bir başka güruhtan biri ise, arabada hasta var diye feryat figan eden anneye karşı donmuş bir suratla bakarak, biz yolu kapattık diyor.


Amaçları anma falan değil, olay çıkarmak. Hepsi birer tahrik kalıbı sanki..


Bunlar dünkü sözde anma toplantısına gelenlerden birkaç ensantane.


Demek istediğim odur ki, bunlar; olayların oluş biçimini, zamanın Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’in darbeye zemin hazırlamak için Maraş olaylarına müdahale etmedik beyanatlarını bilmeyen, Olayı sadece Alevi-sünni çatışması olarak gören araştırma özürlü zavallılar.


Olay alevi-sünni  çatışmasına döndürüldü ama yıllardan beri sol basının sahte ve maksatlı haberleri ile, Maraş olaylarında sadece Aleviler zarar görmüş gibi lanse edildi. Oysa burada hem Aleviler, hem Sünniler  zarar gördü. Dolayısıyla Maraş halkı zarar gördü.


Karlı çıkanlar ise karanlık güçler, derin devlet ve dahi zamanın darbecileri oldu. Kendi hedefleri olan darbeye uzanabilmek için yüzlerce insanın ölmesine seyirci kaldılar.


Şimdi Kenan Evren ve arkadaşları yargılansın diyenleri daha iyi anlayabiliyorum.


Dünkü olaylara dönecek olursak, burada özellikle Kipaş Çimento kavşağında fazlaca bir olay çıkmadıysa, bunu orada görevli komutanların sağ duyusuna ve hoş görüsüne borçluyuz. Onca hakaret içeren laflara büyüklük gösterip adam gibi cevap verdiler. Karşı taraf çamurlaştıkça, komutanlar  sükunetlerini korudular. Bu yüzden kendilerini tebrik ediyor, teşekkür ediyorum.


Bu arada çok uzun zamandan beri ortada görünmeyen CHP milletvekili Durdu Özbolat, akşam saatlerinde Kipaş Çimento kavşağına gelerek orada bulunan komutanlarla ve  anma için gelenlerle konuştuktan sonra, sözde anma için geldiklerini beyan eden ama halay çekip oynayanların dağılması hususunda dernek başkanları ile görüşerek, toplananların dağılması için büyük çaba sarf etti. Durdu Özbolat’a da bu yüzden teşekkür ediyorum.


Yazımı bir hatıramla noktalamak istiyorum.


Zaman; Maraş olaylarından önce.


Mekan; Meşhur Kara Lise diye bilinen Kahramanmaraş Lisesinin bahçesi.


Boş derslerde okulun sahasında futbol maçı oynuyoruz. Sağcı-solcu-alevi-sünni-kürt-çerkez karışık.


Şimdi Belediyede çalışan bir arkadaşım kalede. Top pansiyonların olduğu tarafa doğru auta gitti. Kaleci gitti gelmez. Merak ettik, ne oldu bu oğlana diye. Birde baktık ki;  zamanın solcularından ve başka sınıflardan 3-5 kişi bizim Fatih’i çevirmişler söyle hangi partidensin diyerek çapraz sorguya almışlar.


Arada birde ayakkabı ile kafasına hafif fiskeler  kondurmaktalar. Bu durumu gören bizim sınıfın solcuları bizden evvel koşarak, diğer sınıfın solcularına müdahale ettiler. Bizim sınıfın Faşistine siz nasıl hesap sorarsınız diyerek başladılar kavgaya. Güler misin ağlar mısın. Solcu diye gıcık kaptığımız ama top oynamaktan geri kalmadığımız bizim sınıfın solcularını bağrınıza basmaz mısın???


Demem Odur ki; bilmem nerenin kültür dernekleri. Bunca yıl sonra onca uzak yerlerden gelipte işgüzarlık yapmayın. Bizi bizle  baş başa bırakın.


Biz kendi aramızda alış veriş yaparız, kız alır veririz.  Aramıza girmeyin, gölge etmeyin, pislik yapmayın yeter….


ABİD VANLI


KAYNAK: Havadis Maraş



 
Editör: TE Bilisim