Türkiye İlerleme Raporu’nda Kopenhag kriterlerinden uzaklaştığı belirtildi. Hükümetin demokratik ilkelere bağlılık göstermediği vurgulandı.


Yolsuzluk iddiaları için ‘kaygı verici’ denilerek Avrupa Konseyi’nin yolsuzlukla mücadele birimi GRECO kararlarının uygulama yükümlülüğü hatırlatıldı.

Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu, 2013 yılı Türkiye İlerleme Raporu’nu 153’e karşı 475 oyla kabul etti.  Rapora yolsuzluk operasyonu sonrası gelişmeler, HSYK’daki değişiklik, internet yasası ve Gezi olayları damga vurdu. Türkiye’nin Kopenhag siyasi kriterlerinden uzaklaştığı ve Türk hükümetinin demokratik ilkelere gerçek anlamda bağlılık göstermediği vurgulanan raporda, ülkenin “Avrupa perspektifine inanmadığı” görüşü dillendirildi.

YOLSUZLUK HATIRLATMASI

Türkiye’de üst düzeydeki yolsuzluk iddialarının kaygı verici olarak tanımlandığı kararda, bu iddiaları soruşturmakla görevli savcı ve polis memurlarının görevlerinden alınması üzücü olarak nitelendirildi. Bu durumun bağımsız yargı ilkesine aykırı olduğu belirtilerek, soruşturmaların saygınlığına gölge düşürdüğü görüşü dile getirildi. AP bu çerçevede, Türk hükümetine Avrupa Konseyi’nin yolsuzlukla mücadele birimi olan GRECO tarafından Türkiye hakkında alınmış kararları uygulama yükümlü-lüğünü hatırlatıp, Sayıştay’ın işleyişinin güvence altına alınmasını istedi.

HSYK İÇİN DERİN KAYGI

HSYK’daki değişiklik için derin kaygı ifadesi kullanılarak, Adalet Bakanı’nın kurul içindeki yeni konumunun, bağımsız yargı ilkesine aykırı olduğu vurgulandı. HSYK yasasının Avrupa standartları temelinde yeniden gözden geçirilmesini isteyen AP, Türk hükümetine bu alanda Avrupa’nın referans kurumu olan Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu ile işbirliği yapması çağrısında bulundu.

Raporda, Gezi Parkı olaylarında polisin aşırı güç kullanması ve bazı marjinal grupların şiddet eylemlerine başvurması eleştirildi. Gezi protestolarının dinamik bir sivil toplumun varlığını ve daha fazla diyalog ve reforma gereksinimi açığa vurduğu kaydedildi. İçişleri Bakanlığı ve polisten müdahalede daha ölçülü olmaları istendi. AP, Av­ru­pa Bir­li­ği­’n­den Yar­gı ve Te­mel Hak­lar­la il­gi­li 23 ve Ada­let, Öz­gür­lük ve Gü­ven­lik­le il­gi­li 24’ün­cü baş­lık­la­rın mü­za­ke­re­ye açıl­ma­sı­nı ta­lep et­ti.

AP’li vekillerden sert eleştiri: 

ÖZGÜRLÜKLER TEHLİKEDE

Tür­ki­ye İler­le­me Ra­po­ru mü­za­ke­re­le­ri sı­ra­sın­da AP mil­let­ve­kil­le­ri sert eleş­ti­ri­ler yö­nelt­ti. AB Ko­mis­yo­nu­’nun Ge­niş­le­me­den So­rum­lu Üye­si Ste­fan Fü­le, Tür­ki­ye­’de de­rin en­di­şe oluş­tu­ra­cak du­rum­lar ol­du­ğu­nu, yol­suz­luk so­ruş­tur­ma­la­rı­na kar­şı hü­kü­me­tin tu­tu­mu­nun yar­gı ba­ğım­sız­lı­ğı ve ta­raf­sız­lı­ğı­nı de­rin­den et­ki­le­di­ği­ni be­lirt­ti. Fü­le, AB üye­li­ği için öz­gür­lük­le­rin ar­tı­rıl­ma­sı, hu­kuk dev­le­ti ve kuv­vet­ler ay­rı­lı­ğı­nın zo­run­lu­ğu vur­gu­su yap­tı.Fü­le, sü­rat­le çı­kan ya­sa­la­rı eleş­tir­di.

AP Tür­ki­ye Ra­por­tö­rü Ri­a Oo­men-Ru­ij­ten de 17 Ara­lık son­ra­sı sü­re­ci “Ba­ğım­sız ve ta­raf­sız yar­gı için re­form dü­şün­ce­sin­dey­dik ama so­nuç söy­le ol­ma­dı­’’ şek­lin­de yo­rum­la­dı. Hol­lan­da­lı po­li­ti­ka­cı, Tür­ki­ye­’de ta­raf­sız yar­gı ve kuv­vet­ler ay­rı­lı­ğı­na ih­ti­yaç ol­du­ğu­nu, ifa­de hür­ri­ye­ti­nin ke­sin­lik­le kı­sıt­lan­ma­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni söy­le­di. 17 Ara­lı­k’­tan son­ra Tür­ki­ye­’de ya­şa­nan­la­rın üzü­cü ol­du­ğu­nu kay­de­den SPD’­nin İs­pan­yol üye­si Rai­mon Obi­ols, 2013 yı­lı için iyi de­me­nin müm­kün ola­ma­ya­ca­ğı­nı di­le ge­tir­di.

Tür­ki­ye­’de hü­kü­me­tin ken­di içe­ri­sin­de da­hi zor bir du­rum­da ol­du­ğu­nu kay­det­ti. Li­be­ral De­mok­rat Par­ti Mil­let­ve­ki­li Ale­xan­der Graf Lamb­sdorff, Tür­ki­ye­’de öz­gür­lük­le­rin teh­li­ke­de ol­du­ğu­nu söy­le­di.

Fa­ce­bo­ok, Yo­uTu­be ve Twit­ter gi­bi si­te­le­rin de blo­ke edil­di­ği­ni be­lir­ti­len Lams­bdorff, yol­suz­luk so­ruş­tur­ma­sıy­la yüz­ler­ce in­sa­nın gö­rev ye­ri­nin de­ğiş­ti­ril­me­si­ni eleş­tir­di. Zir­ve da­va­sı ka­til­le­ri­nin dı­şa­rı çık­ma­sı­nı eleş­ti­ren Öz­gür­lük ve De­mok­ra­si Gru­bu üye­si Bas­ti­an Bel­der, 3 ki­şi­yi öl­dü­ren ka­til­le­rin şu an­da hal­kın için­de do­laş­tı­ğı­nı ha­tır­lat­tı. Al­man mil­let­ve­ki­li Fran­zis­ka Kel­ler de yol­suz­luk skan­da­lı­nın Tür­ki­ye­’nin üye­li­ğiy­le il­gi­li gü­ve­ni ze­de­le­di­ği­ni be­lirt­ti.

Gazetecilerin işten çıkarılması endişe verici


AP, bazı medya kuruluşlarının Gezi Parkı olaylarını çok kısıtlı yansıtmış olmaları ve hükümetin bu olaylara tepkisini eleştiren gazetecilerin işten çıkarılmalarını da endişe verici olarak değerlendirdi. Medya gruplarının ticari çıkarlara sahip büyük grupların elinde olduğunun not edildiği metinde, medya sahipleri ve gazetecilerin oto sansür uygulamasından duyulan rahatsızlık da dile getirildi.

İNTERNETTE KONTROL

Yeni internet yasasının da aşırı kontrol ve denetim getirdiği için kaygı verici olduğu belirtildi. AP, Türk hükümetinden kamu hizmeti veren medyanın bağım-sızlığını Avrupa standartlarında güvence altına almasını da istedi. Ergenekon, Balyoz ve KCK gibi davaların da gündeme taşındığı taslak metinde, bu davalardaki “hukuksuzlukların”, kararların halkın içine sinmemesine neden olduğu vurgulandı. Değişiklik öner­ge­sinde si­ya­si oto­ri­te­nin; kaç ço­cuk sa­hi­bi olu­na­ca­ğı, öğ­ren­ci yurt­la­rı, al­kol sa­tı­şı ile özel ha­ya­ta mü­da­ha­le ris­ki­ne atıf ya­pıl­dı.

Türk diplomatlar: Utanıyoruz


Brük­se­l’­de ya­yın ya­pan mu­te­ber in­ter­net si­te­si EU­ob­ser­ver, Türk dip­lo­mat­la­rın özel soh­bet­le­rin­de Baş­ba­kan Re­cep Tay­yip Er­do­ğa­n’­ın ic­ra­at­la­rın­dan utan­dık­la­rı­nı ifa­de et­tik­le­ri­ni yaz­dı. An­drew Rett­man im­za­lı ha­ber­de Brük­se­l’­de gö­rev ya­pan Türk dip­lo­mat­la­rın Av­ru­pa­lı mu­ha­tap­la­rı ile yap­tık­la­rı özel gö­rüş­me­ler­de Er­do­ğa­n’­dan ‘u­tan­dık­la­rı­nı­’ söy­le­dik­le­ri kay­de­dil­di. Ha­ber­de isim ve­ril­me­di. Ha­ber­de Tür­ki­ye al­gı­sı­nın yol­suz­luk ope­ras­yo­nu ve hü­kü­me­tin tep­ki­sin­den bu ya­na kö­tü­leş­ti­ği vur­gu­lan­dı. Er­do­ğa­n’­ın 5 yıl ara­dan son­ra ge­çen Oca­k’­ta Brük­se­l’­i zi­ya­ret et­ti­ği ha­tır­la­tı­la­rak AB’­nin Tür­ki­ye üze­rin­de­ki nü­fu­zu­nu bü­yük oran­da kay­bet­ti­ği ifa­de edil­di.