Emekli Org. Şener Eruygur'un eşi Mukaddes Hanım'ın, GATA Beyin Cerrahisi'nde görevli, Albay Nusret Demircan ile yaptığı konuşma, evvelki gün, internet ortamına düştü ve gazetelere de yansıdı. Bu bir telefon kaydı değil, ortam dinlemesiydi . Ya, GATA Hastanesi toptan dinleniyor ya da, sadece Şener Eruygur'un tedavisiyle ilgilenen doktorların bulunduğu bölüm dinleniyor.
Mukaddes Eruygur'a ait cümleler dikkat çekici: "Şimdi bu Zekeriya Öz (Ergenekon savcısı) 13. mahkemede.
İtirazlarımızı bunlar kapıyor. 12. ve 14. mahkemeler bizdenmiş."
Mukaddes Hanım, Hürriyet'te, Saygı Öztürk'e yaptığı açıklamada, o konuşmayı kabul ederek "Kocama yapılan zulüm karşısında ağzımı kapatıp oturacak değilim. Onun düşürüldüğü duruma isyan ediyorum. Bu kapsamda kızgınlığımı dile getirmiş olabilirim" demiş. " Önemli olan, konuşmaları kimlerin kaydedip, yayınladığı" diye sürdürmüş sözlerini.
Evet... Kimlerin kaydedip yayınladığı da önemli ama bu sözler de, hem, hukuk sistemimizin zaaflarını, hem de mahkemelere duyulan güvensizliği sergilemek açısından ehemmiyet arz ediyor. "Kimi mahkeme bizden; kimisi onlardan..."
Muhtemelen, nöbetçi 12. Ağır Ceza, Tolon'un tahliyesine karar verdiği için, dinleme kaydı, internet ortamında kamuoyuna duyuruldu.
Mukaddes Eruygur'un sözleri ile söz konusu mahkemenin tahliye kararına gölge düşsün istendi? Zaten tartışılan bu karar, daha da münakaşaya açık hale geldi. Çünkü "onlardan olan" mahkeme, tahliyeye hükmetti.
Ortam dinlemesi yasal olabilir fakat konuşmanın medyaya sızdırılmasında iyi niyet görmek mümkün değil. Yargı bir darbe daha aldı.
Ateşten gömlek
Cihan Kamer ile konuştum. Başbakanın oğlu ve gelininin isimlerinin kamuoyundan gizlenmediğini, bilginin, Ticaret Odası'na gönderildiğini tekrarladı.
Cihan Kamer, "Çıplak taş (pırlanta) üzerinde, Erdoğan Hükûmeti'nden önce, zaten, hem ÖTV, hem de KDV vardı. ÖTV'yi Tayyip Erdoğan koymadı" sözlerine de karşı çıkıyor: "Evet, ÖTV vardı ama, oranı % 6.5'ti. 2004'te % 18'lik KDV sıfırlandı; 6 ay sonra da, ÖTV % 6.5'ten % 20'ye çıkarıldı."
Kendisine soruyorum:
- KDV'nin kaldırıldığı ve ÖTV'nin de % 6.5 gibi düşük bir oranda olduğu 6 aylık dönemde pırlanta ithal ettiniz mi?
- Hayır etmedim. Bu işe daha sonra başladım.
- KDV'nin kaldırılmasının sebebi ne?
- Çok yüksek vergi, sektörü kayıt dışına itiyor. Neticede, küçük taşlar bahis konusu olduğu için, kaçakçılık kolay. Dünyada birçok ülkede, KDV yok. Kaldı ki, Erdoğanlar ile ortak olduğumuz Atagold, gümrüksüz sahada; ne KDV'den, ne ÖTV'den etkileniyor .
Ortada bir yolsuzluk olmadığı muhakkak; usulsüzlük de yok. Ama siyaset ateşten bir gömlek ve politikacının yakınlarının, aynı ateş çemberinde bulunmaları kaçınılmaz. Adnan Menderes, oğlu Yüksel'in Hariciye'ye girip, devlete hizmet etmesini istemiş, ticaretle meşgul olduğu takdirde iftiralara maruz kalabileceğini söylemişti. Menderes'in bu özeni, kendisine iftira atılmasını önledi mi! Ne gezer! Ama bu gerçek, elbette "özen gösterilmesin" anlamına gelmez.
Karargâhevleri operasyonu
Askeri Savcılığın talimatıyla "karargâhevleri" ile ilişkili görülen şahıslara operasyon düzenlendi.
Karargâhevlerinin İşçi Partisi tarafından, genç subayları örgütlemek amacıyla kurulduğu belirtiliyor. Bu evlerin, Sarıkız, Ayışığı gibi darbe teşebbüsleriyle irtibatı var mıydı? Yoksa org. Şener Eruygur'un başını çektiği ve dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök katılmadığı için gerçekleştirilemeyen darbe hazırlığı, farklı bir yapılanma mıydı? Bence, aynı hedefe hizmet eden, birbirinden habersiz çok sayıda hücre söz konusu olabilir.
Karargâhevlerine ilişkin bilgiler, 3 yıl kadar önce MİT'in raporuyla Genelkurmay'a sunulmuştu. Rapor, Hava Kuvvetleri ve Harp Akademisi bünyesinde bir örgütlenmeden söz ediyordu. Ayrıca Doğu Perinçek'in gözaltına alındığı 23 Mart 2008'de, İşçi Partisi'ne düzenlenen baskında, bu MİT belgesi ele geçmişti. 10. dalgada yakalanan albay Cengiz Köylü'nün karargâhevleri oluşumunun tepe noktasında yer aldığı belirtiliyordu. Şimdi karargâhevleri halkası, yeni gözaltılarla genişliyor.
Ergenekon iddianamesinin temeli, darbeye zemin yaratmak üzere çeşitli tertipler yapıldığı ya da yapılacağı varsayımına dayanıyor. Ortaya çıkan çok sayıda bulgu, bu iddiayı giderek güçlendiriyor. Karargâhevleri, iddianamenin önemli ayaklarından birini teşkil edeceğe benziyor.
Türkiye'de bir ilk gerçekleşiyor. "Ne güzel Yunanistan darbecileri yargılıyor" diye hep özenirdik. Artık, bizim demokrasimizin de, standardı yükselmiş olacak ki, darbe teşebbüsleri "ahval-i adiyeden" sayılmıyor. Adaletin her an yakalarına yapışabileceğini bilmek, bundan sonra, asker-sivil herkesi daha dikkatli davranmaya itecektir.
NAZLI ILICAK
[email protected]
Sabah
Trend Haberler

Kahramanmaraş’ta evlilik hayali kuranlara bir kötü haber daha! Bir de bu çıktı

Kahramanmaraş'ta 2025 Kurbanlık Canlı Hayvan Fiyatları Belirlendi

Bilim insanları alarmda: 53 yıllık uzay yolculuğu Kahramanmaraş'ta mı son bulacak?

Deprem sonrası fiziksel rahatsızlıklarda artış: uzmanlardan ağrı ve tedavi uyarısı

Derya Çayırgan kimdir? Başarılı liberonun kariyeri, oynadığı takımlar ve hayat hikâyesi

Türkoğlu dev bir etkinliğe daha imza atıyor
Ekonomiden memnun musunuz?
Ankete Katıl