Milli İttifak liderlerinden Mustafa Kamalak, iktidar temsilcilerinin dini siyasete alet etmesine tepki gösterdi. Şirk kokan, sapkın ifadeleri hatırlatan Kamalak, “Ben ürperiyorum, tiksiniyorum. Bizim hacılarımız, hocalarımız, müftülerimiz bu alanda sessiz kalıyor. Acaba ben mi yanlış düşünüyorum diye kendimi sorguluyorum.” dedi.


Milli İttifak liderleri Mustafa Kamalak ve Mustafa Destici, gazetecilerle yemekte bir araya geldi. Samimi bir sohbet ortamında gerçekleşen programda ilk olarak söz alan Saadet lideri Mustafa Kamalak oldu. Basın özgürlüğünün demokrasi açısından öneminden bahsetti. İktidarın dini siyasete alet etmesine tepki gösterdi. MHP lideri Bahçeli’nin iktidar olmak istemediğinden İttifak’a karşı çıktığını belirtti. İşte Kamalak’ın açıklamalarından satırbaşları:  


BASIN SUSARSA TOPLUM KOKUŞUR
“Bir ülkede basın özgür değilse orada özgürlükten bahsedemezsiniz. Basının özgür olmadığı toplum kirlenir ve kokuşur. Daha temiz bir toplum için medya kilim altlarına kadar girebilmelidir. Basın susarsa milletimiz gerçekleri nereden öğrenecek? Gerçekleri öğrenmek milletin hakkı değil mi?”


HACILARIMIZ, HOCALARIMIZ NEDEN SUSUYOR?
“Aklı başında insanlar ‘Tayyip Bey’e dokunmak bile ibadettir’ diyor, ben irkiliyorum. Bir başkası da, ‘Allah’ın bütün niteliklerini taşıyor’ diyor, ben ürperiyorum. Öbür taraftan, ‘Bakara makara’ deniliyor, tiksiniyorum. Bizim hacılarımız, hocalarımız, müftülerimiz bu alanda sessiz kalıyor. Acaba ben mi yanlış düşünüyorum, benim mi İslam anlayışım değişti diye kendimi sorguluyorum.”


SEZER PAPA’YA MEKTUP YAZSA NE OLURDU?
“Sayın Cumhurbaşkanı’mız hiç lüzumu yok iken Papa’ya mektup yazdı. Papa için ‘Kutsiyetpenahları’ ifadesini kullandı. Sarayda ağırladı. Papa, gittikten sonra Türkiye’yi soykırımla suçladı. Bizim camianın insanlarına şu soruyu yöneltiyorum: Mesela Ahmet Necdet Sezer Bey hiç lüzumu yok iken Papa’ya öyle bir mektup yazsa ve orada bu ifadeleri kullanmış olsa ve sonrasında soykırım açıklaması yapsaydı acaba bizim mahallenin insanları nasıl bir tepki koyardı?”


TEMEL HAKLAR PAZARLIK KONUSU YAPILAMAZ
“(Çözüm sürecine ilişkin bir soruya) Devlet veya iktidar oradaki halkların temel hakları konusunda pazarlık yapamaz ve devlet zafiyete uğratılamaz. O haklar kullanılarak müzakere ediliyor ve devlet zaafa uğratılıyor. Bu açılımın içi boştur. ‘Bu açılım ya büyük çatışmalara yol açar ya da bölünmeye’ demiştik. Önümüzdeki günlerde bunun gibi olaylar yaşanabilir.”



Destici: Cumhurbaşkanı çalışmalarımızı engelliyor


Milli İttifak liderlerinden Mustafa Destici, basına yönelik baskılara değinerek, iktidarın meydanlarda dilinden düşürmediği tek parti dönemini yaşatmaya başladığını söyledi. Destici, ittifak çalışmaları sürecinde kendilerine randevu bile vermeyen MHP’ye ise kırgındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ise toplu açılış töreni adı altında yaptığı mitingler sebebiyle kendilerini engellediğini belirtti. İşte Destici’nin açıklamalarından bazı bölümler:


MUHALİF BASININ SUSMASI, MUHALEFETİN SUSMASIDIR
“Biz basının özgür olmasını istiyoruz ancak oyunu Cumhurbaşkanı ve Başbakan bozuyor. Mitinglerinde direkt hedef göstererek, bazı medya kuruluşlarının, yani muhalif ya da tarafsız medya kuruluşlarının adeta yok olmasını istiyor. Ben medyanın susturulmasını, muhalefetin susturulmasına eşdeğer görüyorum. En çok eleştirdikleri tek parti iktidarının uygulamalarına doğru bir gidişat var.”


ANKET ŞİRKETLERİ MANİPÜLASYON YAPIYOR
“Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan, HDP’yi döverek büyütüyor. Millî İttifak’ın başarısızlığı için anket şirketleri eliyle manipülasyon yapılıyor. Bizim anket yaptırdığımız şirket, yaptığı anketi kamuoyuyla paylaşamadı.”


MHP, İttifak konusunda usul hatası yaptı: “(MHP ittifaka neden yanaşmadı sorusu üzerine) Çünkü iktidarı değiştirme gibi bir çabaları yok. İttifak yapılmaması için hiçbir sebep yoktu. Biz de yaptığımız saha çalışmalarında yüksek bir sinerji gördük. Yüzde 25-35 bandındaydı. Sayın Bahçeli’nin kararına saygı duyuyorum ancak usul hatası yaptığını düşünüyorum. Randevu bile alamadık. Bunu not ettik.”


SADECE PKK DEĞİL, HALK MUHATAP ALINMALIYDI
“(Çözüm sürecine ilişkin soru üzerine) Biz elbette ki çözümden yanayız. Ancak atılan ilk adım yanlıştı. Orada sadece PKK ve türevlerini muhatap alırsanız neticede bölgeyi onlara bırakmış olursunuz. Geniş bir muhataplık heyeti kurulsun. Bunun içerisinde korucu temsilcileri, bölgedeki aşiret temsilcileri, manevi büyükleri, tüm siyasi partilerin temsilcileri, STK’ların temsilcileri olsun ve bunlarla konuşulsun dedik.”


CUMHURBAŞKANI, ÇALIŞMALARIMIZI ENGELLİYOR
“Sayın Cumhurbaşkanı seçim çalışmalarımızı da engelleyecek bir seçim temposu yürütüyor. Bizim Diyarbakır ve Uşak programlarımız Cumhurbaşkanı’nın programları yüzünden iptal oldu. Ayrıca insanlar miting alanlarımıza girmesin diye faaliyetler yürütülüyor. İçeriye girenler polis kamerasıyla kaydediliyor. Alana sokulacak pankartlarımız denetleniyor. İktidarı eleştiren hiçbir pankartımız miting alanına alınmıyor.”


Zaman

Editör: TE Bilisim