Kanal 46 yazarı Mesut Tuğrul, "Sahurdaki Sitem ve Şehrin Kaderi: Suç Kimde?" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Sahur vakti, muhabbetin en samimi, sözlerin en içten olduğu anlardan biridir. İşte böyle bir sahur sofrasında, Kahramanmaraş’ın siyasi aktörleri bir araya geldi. Sorular soruldu, cevaplar verildi, projeler konuşuldu. Ancak en dikkat çeken, Bakan Kirişçi’nin sitemkâr ifadeleri oldu: *“Biz elimizden geleni yapıyoruz, bizi motive edecek şeyler yazın.”
Bu söz, aslında yıllardır süregelen bir gerçeğin altını çiziyor: Siyasetçi mi halk mı suçlu? Tavuk-yumurta misali, bu soruya net bir cevap vermek zor. Ancak şurası kesin; bir şehrin kaderi, siyasetçilerin vizyonu kadar, halkın talepleri ve basının takibiyle de şekillenir.
30 Yıllık Çatışma ve Koltuk Savaşları
Kahramanmaraş’ın son 30 yılına baktığımızda, Refah Partisi’nden MHP’ye, AK Parti’ye uzanan süreçte bir türlü sağlanamayan ‘siyasi birlik’ dikkat çekiyor. İl başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları… Hepsi aynı gemide ama farklı kürek çekmiş. Maalesef bu çatışmaların odağında hep ‘koltuk’ vardı; şehrin menfaati değil.
Oysa bugün, perde arkasında cereyan eden küçük çatışmalar bu birlikteliğin tuzu ve biberi olsun. Fakat şunu söyleyebilirim; Milletvekilleri arasında Bakan Kirişçi’nin liderliğinde bir uyum göze çarpıyor. Milletvekilleri arasında bir dayanışma, projeler için ortak bir heyecan var. Peki bu birlik, şehrin sorunlarını çözmeye yetecek mi?
Raylı Sistem, Köprülü Kavşak ve Doktor Açığı: Halk Ne Diyor?
Toplantıda dikkat çeken konuşmalar; raylı sistem, Sanayi Kavşağı, Göksun, Elbistan Yolu, Sümbüllü yol bağlantısı, hastanelerdeki doktor açığı… Bunların hepsi şehrin kanayan yaraları. Ancak asıl soru şu: “Bu projeler halkın ihtiyaçlarına ne kadar cevap veriyor?”
Bir vatandaş olarak düşünün; sabah işe giderken trafikte geçirdiğiniz zaman, hastanede istediğiniz branş doktorundan alamadığınız randevu vb. Siyasetçiler projeleri anlatırken, sizin günlük hayatınızdaki sıkıntılar ne kadar dinleniyor? Bunu da göz ardı etmemek lazım. Şu bir gerçek ki; Şehrimizdeki talep ve istekler artık değişiyor. Geçen yıl konuştuğumuz sorunların yerini yenileri alınıyor.
Basın ve Sorumluluk: “Bizi Motive Edin” Çağrısı
Bakan Kirişçi’nin basına yönelik “Bizi motive edecek şeyler yazın” sözü, aslında medyanın rolünü bir kez daha hatırlatıyor. Basın, sadece eleştiren değil, aynı zamanda doğru adımları takdir eden, yapıcı bir köprü olmalı. Ancak bu, siyasetçilerin icraatlarını sorgusuz sualsiz alkışlamak anlamına da gelmemeli. Bakan Vahit Kirişçi’nin Basından eleştiri yapın ama yapılanları da görmezden gelmeyin serzenişi bence yerindeydi.
Birliktelik açısından 5’i bir yerde olarak lanse edilen Milletvekillerinin bu şehirde doğup büyüyen olarak Ömer Debgici dahil şehir insanı tarafından çok kabul görmüyor. Bunu da sayın vekillerin bence iyi araştırması gerekiyor.
Sonuç: Suçlu Aramak Yerine Çözüm Üretmek
Suçlu aramak kolay. Asıl mesele, siyasetçilerin, gazetecilerin ve halkın aynı masada, aynı hedefler için buluşabilmesi. Kahramanmaraş’ın önünde büyük fırsatlar var ama maalesef depremi avantaja çeviremedik, başka bir yerde deprem olurda devlet tüm imkanlarını şehirden çeker diye de yüreğimiz düşmüyor değil.
Aslında tüm çabamız ve acele davranmamış bu yönde. Yoksa Hatay’dan, Malatya’dan, Adıyaman’dan proje ve fizibilite olarak fersah fersah öndeyiz.
Öncelikle şehir halkı Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’i gerçekten çok seviyor. İcraatlarını takip ediyor, mütevaziliğini takip ediyor, milletvekillerimiz Sayın Görgel’e toplum önünde değil perde arkasında da daha çok destek vermeli. Ak Partinin şuan şehre açılan yüzü Görgel’dir.
Bu yönde bizde şehrimizde yapılan çalışmaları yakından takip ediyor ve gereken yerde gerekli desteği veriyoruz.
Bu vesile ile tüm hemşerilerimizin, İslam aleminin mübarek Ramazan Bayramını kutluyor, esenlikler diliyorum.