Onikişubat Belediyesinin merkeze 50 km uzaklıktaki Kumarlı Mahallesinde yapmayı hedeflediği Hidroelektrik Santraline köylü halkı karşı çıktı. Sularının başında nöbet bekleyen köy sakinleri, şimdi seslerini Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Tarım ve Orman Komisyon Başkanı Kirişçi’ye duyurmaya çalışıyor.

Onikişubat Belediyesinin, Kumarlı’da çıkan su kaynağı üzerine HES kurma çalışması, Onikişubat Belediyesi ile köy sakinlerini karşı karşıya getirdi. Özellikle yaz aylarında suların kendilerine de yetmediğine vurgu yapan köy sakinleri, Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek’in HES Yapımı için her türlü girişimde bulunduğunu, kendilerinin ise karşı çıktığını belirtti.

Ellerine Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğünden aldıkları raporlarla Kanal46 ve Moderatör TV’ye konuşan bölge sakinleri, debinin 200 LT/sn olmasına rağmen, Hanefi Mahçiçek ve ekibi tarafından 8-10 katına çıkartılmış gibi gösterilerek HES yapılmaya çalışıldığını öne sürdü.

Şimdi seslerini duyurmaya çalışan mahalle sakinleri, HES yapımıyla köylerinden göçlerin yaşanacağını belirterek, siyasi gücün halkı ezdiğini söyledi.

DJI_0428

SİYASİ GÜÇ İLE BU SUYU ALMAYA ÇALIŞIYORLAR

2017 yılında kaya gözünden akan suyu Kılıç Holding’den satın alan ve burada balık üretimi yapmak isteyen Sadi Köse: “Aslen Kumarlı Mahallesi’ndenim ama Kahramanmaraş merkezde ikamet ediyorum. Burayı 2017 yılında Kılıç Holding’den aldım. 2019 yılından bu yana da Onikişubat Belediyesi ile mücadele veriyorum. Burada balık üretimi için Devlet Su İşleri’nden suyun tahsisini istedim. Devlet Su İşleri bana suyun yetersiz olduğunu söylediler. 3 defa dilekçe verdim, dosya verdim, ret yedim. 2019 yılında Onikişubat Belediyesi buraya HES için müracaatta bulundu. Karşı geldim. Buranın muhtarıyla beraber işbirliği yaparak siyasi gücü kullanarak işe başladılar. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile acelece kamulaştırma kararı çıkarttılar. ÇED raporuna itiraz için köylü amcalar imza topladı. Devlet Su İşleri’ne, Valiliğe dilekçe verdik. Cumhurbaşkanlığı’na varana kadar dilekçe verdik ama herhangi bir cevap dönmedi. Ben dedim ki; “Bu işin elebaşı muhtar, muhtarı önünüze düşürün ve muhtarla yürüyün” dedim. Muhtar hep kaçtı” şeklinde konuştu.

DSİ’NİN RAPORDA 200 LİTRE DENİLEN DEBİ, BELEDİYENİN RAPORDA 800 LİTRE DENİYOR

Devlet Su İşleri’nin debi olarak kendisine 200 litre olarak rapor sunduğunu, ancak Onikişubat Belediyesi’nin bu debiyi minimum 850 litre olarak gösterdiğini belirten Köse; “Benim elimde hepsi resmi belgeli evraklarım var. Bana bu yetmezken, su düşük denirken, belediye bu suyun en düşük debisini 850 litre olarak gösteriyor. Kaya gözü suyunu nehir vasfına çıkarmışlar. Hanefi Mahçiçek gelsin, su nereye akıyormuş, nehir neredeymiş, vatandaşın derdi sıkıntısı neymiş gelsin tespit etsin. Buraya geldiler bir boru döşediler. Vatandaşın gözünü boyamaya çalıştılar. Köyün ana kanalı kuruyacak, onu hiç düşünen yok. Suyu alıp buradan tribünlere götürecekler. Oradan baraja verecekler. Belediye başkanı ile de görüştük. “Biz oradan suyu alacağız, orada elektrik üreteceğiz sonra da baraja bırakacağız” dediler. Köylü suyu nereden alacak, kanala nereden verecek? İhale süreci açılmış, alınmış hiç kimsenin haberi yok. Ankara’da siyasi güç işi halletmişler. Onikişubat MHP İlçe Başkan Yardımcısıyım. Ben siyaseti kullanmıyorum. Köylülerle, amcalarla yola çıktık. Buna her şekilde karşıyım. Davaları açtım, mahkeme sürecimiz devam ediyor. Anayasa Mahkemesi’ne açtık, ÇED raporu için İdari Mahkeme’ye dava açtık. Savcılığa dilekçe verdim. Devlet Su İşleri’ne dilekçe verdim. Buraya geldiler, kaçak çalışıyorlardı. “Yapamazlar” dedim. Köydeki vatandaşlar muhtara söylüyor. Muhtar da “İzinleri var, yaparlar” diyor. En son dilekçe vererekten işi durdurdum. Madem yetkisi ve evrağı var, gelsin ve yapsın. Bana balık üretimi için düşük denilen ve 200 litre debisi olduğu söylenen su, belediye raporlarında minimum 800 litre maksimum 3000 litre gösteriliyor ve elektrik santrali yapılmak isteniyor” diye konuştu.

DJI_0430

CUMHURBAŞKANIMIZDAN RİCAM BU OLAYI ARAŞTIRMASIDIR, İNCELEMESİDİR

Cumhurbaşkanı’ndan bu olayı araştırıp incelenmesini talep eden Köse; “İhaleyi Mustafa Gök’ün aldığını bizzat kendisinden duydum. Kendisiyle görüştüm. “Karşıyım, yaptırmam, yapamazsınız” dedim. O da yapacağını söyledi. “Köylüyle karşı karşıya gelirsin, köylü perişan olur, yapamazsın” demişsem de hep yapacaklarını söylediler. Dayanakları siyasi güç oluyor. Cumhurbaşkanımızdan ricam bu olayı araştırmasıdır, incelemesidir. Yer burada, biz buradayız, evraklarımız burada. Şikâyetimizi aynı şekilde Vali Bey’e de iletiyoruz. Duysun sesimizi ve bize yardımcı olsun” dedi.

KÖYLÜ BU SU GİDERSE PERİŞAN OLUR

Köylünün bu suyun gitmesi durumdan köyden göçmek zorunda kalacağını aktaran Köse, “Köylü bu su giderse perişan olur, komple göçmesi gerekiyor. Israrla suyu gözünden alalım diyorlar. Ben şöyle bir şey sundum; “Köy tüzel kişiliği yeriniz var, gidin suyu oradan alın, oradan tribüne verin. Madem köye zarar vermeyeceksiniz böyle yapın” dedim. Vatandaşın suyu vatandaşa kalsın. Bunu da kabul etmediler, yok dediler. “Suyun gözünden alacağım” diyor” ifadelerini kullandı.

Kâşgarlı Mahmud ve Divanu Lügati't Türk: 950 Yıllık Miras Kâşgarlı Mahmud ve Divanu Lügati't Türk: 950 Yıllık Miras

BU SUYU VERMEYECEĞİZ

Kumarlı Mahallesi’nde yaşayan Ahmet Yazı ise; “Bizim burada fazla suyumuz yok, arazilerimiz kuru kaldığında mağdur olacağımızdan dolayı bağımız, bahçemiz, cevizimiz, elmamız kuruyacak. Suyu veremeyeceğiz. Vermek istemiyoruz. Yıllardır bunun mücadelesini yapıyoruz” şeklinde konuştu.

KUMARLI HALKININ TAMAMI BU HES’E KARŞI

Kumarlı Mahallesi’nde yaşayan bir diğer vatandaş Hacı Ali Kumru ise; “Kumarlı Mahallesi’nde doğdum ve burada büyüdüm. Okullar dışında hep burada yaşadım. Bu suyun bu aylarda cazibeli hali var ama yazın yetersiz kalıyor. Belediyede buraya HES projesi yapmış. ÇED raporu da yapılmış ama köylü gözetilmemiş. Arkalarına siyasi gücü alarak burayı yapmaya çalışıyor. Köyümüz bu durumdan çok mustarip. Biz bu HES’i yaptırmayacağız. Sonuna kadar karşısındayız. Kumarlı halkının tamamı istemiyor. Acil kamulaştırma kararı almışlar, parayı zorla hesaba yatıracaklar. Seçimden önce bunu onaylatıp, hızlı bir şekilde bu işi sonlandırmaya çalışıyorlar. Halkımız buna çok karşı. Belediye bu HES’i yaparsa, halk birbirine düşer. Bir boru atılmış ama 200-300 metre ilerideki araziye bu su yetmeyecek. Buranın en son ucuna kadar giden bir kanal var, orası tamamen bitmiş olacak” diye konuştu.

2-9

SUYU VERMEMEK İÇİN ÖLENE KADAR ÇABALAYACAĞIZ

Doğduğundan bu yana Kumarlı’da yaşayan Muhammed Eyir ise; “1961 yılında Kumarlı’da doğdum. Buradaki su bize yetmiyor. Mayıs ayından sonra yetmiyor. Ben AK Partiliyim. İlk kurulduğundan bu yana AK Parti’de kaydım var. O zamandan beri bu köy hep AK Parti’ye oy verir. Hanefi Mahçiçek’e de oy verdik. Bizim suyumuzu kesti. Asla suyumuzu vermek istemiyoruz. Suyu vermemek için ölene kadar çabalayacağız. Mayıs ayından sonra gelip suyun ne kadar olduğunu ölçsünler. Ben bahçemi sulamak için buraya 10 kez geldiğim oluyor. Kabak, yeşil fasulye yetiştiriyoruz. Bu su olayı nedeniyle köylüler AK Parti’ye oy vermeyecek. Hanefi Mahçiçek bu suyu zorla elimizden almak istiyor. Milleti korkutuyor. “Sen devlete karşı mı geleceksin, bunu devlet yaptı” diyorlar. Vatandaşta bilmiyor, ne bilsin” dedi.

MAHÇİÇEK, TEMMUZ VE AĞUSTOS’TA GELSİN SUYU GÖRSÜN

Kumarlı’da yaşayan bir diğer vatandaş Musa Köse ise; “Kumarlı Mahallesi’nde doğdum, büyüdüm. Dışarı gitmeyen yerli halklarındanım. Belediyenin yapacağı HES, Kumarlı halkını mağdur edecek. Buradaki vatandaşın köyünü ve vatandaşın köyünü ve vatanını terk etmesine sebep olacak. Biz kırsal kesimde Kumarlı Mahallesi olarak ucu ucuna zor geçinirken, Onikişubat Belediyesi bizi buradan göçmeye, vatanımızdan etmeye zorluyor. Yapmak istedikleri iş, arazimizden geçtiği için bizi kamulaştırma için çağırdılar. Yetkili mühendis ile görüştük. “Biz bunu yapacağız” dediler. “Siz bunu yaparsanız bu köyün göçmesi gerek” dediler. Bizim bu suyu verme niyetimiz asla yok. Fazla su varsa HES yapılsın, ancak fazla su yok. Hanefi bey, siyasi güçle bunu yapıyor. 7. veya 8.ayda gelsin Hanefi Bey, buranın suyu olup olmadığını görsün. Buradaki vatandaşın ne zorluklarla geçindiğini görsün. Mahalle olarak bizim suyumuzu vermemiz mümkün değil” ifadelerini kullandı.

HANEFİ MAHÇİÇEK BİZİM ŞİKAYETLERİMİZİ HİÇBİR ZAMAN DİKKATE ALMADI

Yaklaşık 70 yıldır Kumarlı’da yaşayan Hasan Taşlı ise; “1955 doğumluyum. Doğduğumdan beri bu suya ihtiyacı olan köyün içerisindeyim. Geçen yıl buraya bir mühendis geldi. Bir tane de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan müdür geldi. Halkı topladılar. Halk, istemediğini söyledi. Mühendis bir çizelge çıkarttı ve bu suyun hepsini kullanacağını söyledi. Bizim 2-3 tane kanalımız var ama mühendis bu kanaldan hiç bahsetmedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan gelen müdür, buradaki suya bizim onayımız olmazsa hiç kimsenin dokunamayacağını söyledi. Bunun akabinde belediye başkanı ve muhtar “İlle de bu santrali yapalım” dediler. 10-12 kişi beraber belediye başkanının yanına vardık. Hanefi Mahçiçek bizim şikayetimizi hiç gündeme almadı, dikkate almadı. “Bahçelerimiz, ağaçlarımız kurur” dedik, “Sizin su barajdan gelecek” dedi. “Bizim kanallarda daha yukarı da gelmez” dedik. Ancak, hiçbir şekilde bizi dikkate almadı” şeklinde konuştu.

DEVLET BÜYÜKLERİMİZ BİZE SAHİP ÇIKSINLAR

Taşlı; “Biz burada çeşitli yerlere 70-80 imzayla dilekçe verdik. Bizim dilekçelerin hiçbir karşılığı bize gelmedi. Buradan Kaymakamımıza, Valimize, Bakanlarımıza ve Cumhurbaşkanımıza seslenmek istiyorum. Bir köyün suyunu, ekmeğini alıp köyü komple başka bir yere taşımak gibi bir şey varsa diyecek bir şeyim yok. Yoksa da bize sahip çıksınlar” diye konuştu.